'Kimse için 2 kitap dolusu şiir yazmadım ama Erdoğan için 2 kitap yazdım'

Tarih: 17.02.2017 - 12:46

Kategori: Medya

Şair-yazar Ataol Behramoğlu, Can Ataklı'nın Yazıişleri programına katıldı. Behramoğlu, "Erdoğan'la ilgili yazılarım 2 kitap dolusu oldu. Kimse için 2 kitap dolusu şiir yazmadım ama Erdoğan için kitap yazdım" dedi.

Behramoğlu, "Sağda olup da Sezai Karakoç gibi ciddi birikimleri olan yazarların bire bir bu yönetimi ve bu anayasayı destekleyeceklerini sanmıyorum. Sanat eleştiri gerektirir. Sanatta hoşgörü, mizah vardır. Kelle kesme yoktur. Sanat dar kalıplara sığmaz" ifadelerini kullandı.

Ataol Behramoğlu'nun Yazıişleri programındaki açıklamalarından satır başları şöyle:

"-Bu anayasa değişikliği, bir parti meselesi değil. AKP'li arkadaşlara, esnaflar kardeşlerime sesleniyorum. Bu bir memleket meselesi. Ülkeyi tek adama teslim etmeme meselesi.

-CHP, kimliğinin arkada tutularak nasıl bir kampanya yapacak? CHP'nin stratejisi 'Erdoğan ne yapacak' şeklinde olmamalı.

-Parlamenter sistem büyük emekle ortaya çıkmıştır. Anayasa değişikliği tek adam yönetimini getirir. Bunu anlatmak lazım.

-Erdoğan'la ilgili yazılarım 2 kitap dolusu oldu. Kimse için 2 kitap dolusu şiir yazmadım ama Erdoğan için kitap yazdım.

-Erdoğan'la otursak, sadece şiirden bahsetsek eminim ki ortak noktalar buluruz. Geçtiğimiz günlerde Türk milleti asker değil şair doğar dedi. Doğru bir laf. Şiir sevgisi var ama Hitler de hiç de fena bir ressam değildi. Orada ilerleyemedi gitti siyasette Hitler oldu.

-1994'te Yazarlar Sendikası Başkanı seçildim, Erdoğan da belediye başkanı oldu. Belediye başkanlığından alındığı günlerdi, Şehzadepaşa Camii önünden tesadüfen geçerken veda konuşmasını dinledim. 'Bu bir belediye başkanının veda konuşması değil, başka bir şey' dedim. Bu da başka şey çıktı zaten.

-Erdoğan ve partisini destekleyen sanatçı sayısı bir elin parmaklarını geçmez. Bunlar da ya irade zaafı ya çıkar meselesidir. Sağda olup da Sezai Karakoç gibi ciddi birikimleri olan yazarların bire bir bu yönetimi ve bu anayasayı destekleyeceklerini sanmıyorum. Sanat eleştiri gerektirir. Sanatta hoşgörü, mizah vardır. Kelle kesme yoktur. Sanat dar kalıplara sığmaz.

-Heykele ucube dediler, tiyatro basıldı. AKM vicdan azabı gibi duruyor. Devlet Tiyatrolarında oyun oynanacak sahne yok.

-Erdoğan el atarsa AKM'yi açmayacaktır. Bizim gibi olan gelsin, olmayan sesini kessin der. İyimserlik beklemem .

-(Haluk Bilginer'in oynadığı filme sansür) Filmin gösterime girmesi için teknik belge gerek. Oradaki ekibin 'şunu çıkar bunu çıkar' deme hakkı yok. Suç varsa yargı var. Bu sansürün ta kendisi.

-Sanatçı yaptığı işte sorumluluk taşıdığının bilincine sahip olmalıdır. Sınırı aşıp aşmadığının kararını yargı verir. Halkın linç etmeye hakkı da yoktur. Sanatçı fikrini söyler, sanatçı eleştiriye hazırdır. Sanatı yargılama merci siyaset değildir."