loading
close
SON DAKİKALAR

AYM’den kadınlar aleyhine karar

AYM’den kadınlar aleyhine karar
Tarih: 02.12.2016 - 12:10
Kategori: Kadın

Anayasa Mahkemesi, dini nikah, çocuk evlilikleri gibi eril bir bakışla aldığı kararlara bir yenisini daha ekledi.

Anayasa Mahkemesi, dini nikah, çocuk evlilikleri gibi eril bir bakışla aldığı kararlara bir yenisini daha ekledi. Mahkeme, 2003 yılında eşinin kendisinden habersiz olarak yaşadıkları konutu ipotek ettirerek kredi çekmesi ve ardından da borç ödenmediği için eve el konulmasına karşı yaptığı başvuruyu ‘aile hayatına saygı hakkı ihlal edilmemiştir’ diyerek reddetti. Mahkeme, Yargıtay’ın bu konudaki yorumunu 2015 yılında değiştirmesini, olayın ise 2003 yılında yaşanmasını kararına dayanak yaptı.

Kadınların görüşü olmadan evleri üzerinde işlem yapılmasına hak veren karar, Melahat Karkin isimli kadının, eşinin 2003 yılında evlerini banka kredisi karşılığı ipotek ettirmesi ve borcun ödenmemesi üzerine de bankanın evi icra yoluyla satması işlemine itirazı üzerine alındı.

Kadın ve çocuklar zarar gördü

BirGün'den Nurcan Gökdemir'in haberine göre; Melahat Karkin, evde çocukları ile birlikte yaşadığının bilinmesine ve kendisinin onay vermemesine karşın evin üzerine ipotek konulmasının ‘kötü niyetli ve haksız’ olduğu gerekçesiyle ipoteğin iptali istemiyle dava açtı. İzmir 13. Aile Mahkemesi, ipoteğin kaldırılmasına hükmetti, ancak Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, 2013 tarihli kararı ile bankanın kötü niyetli olduğunun kanıtlanamadığı gerekçesiyle kararı bozdu. Mahkeme Yargıtay’ın bozma kararına uydu, karar düzeltme istemini de reddetti. Karar, Melahat Karkin’in aleyhine kesinleşti.

Bunun üzerine Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuruda bulunan Melahat Kahkin, konutun kaybının genellikle kadın eş ve çocukların zarar görmesine neden olduğunu, bunun da “Ailenin korunması ve çocuk hakları’ başlıklı madde olmak üzere Anayasa’nın birçok maddesinin ihlali anlamına geldiğini belirtti.

Yargıtay gördü, AYM görmedi

Anayasa Mahkemesi, başvuruyu değerlendirirken konutun sahibi olan eşin tasarrufta bulunabilmek için eşinin kabulünün gerektiği yönünde 15 Nisan 2015 tarihinde aldığı kararı temel aldı. Yargıtay, bu tarihten sonra yargısal uygulamanın yönünü değiştirmesi ve farklı bir yorum tarzı benimsemesine karşın Anayasa Mahkemesi dava konusu olayın içtihat değişikliğinin yaşandığı tarihten önce karara bağlanmasını ret kararına gerekçe oluşturdu.


ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları