loading
close
SON DAKİKALAR

Bu Apo neymiş de biz bilmiyormuşuz!

Bu Apo neymiş de biz bilmiyormuşuz!
Tarih: 03.10.2012 - 00:00
Kategori:

Emin Pazarcı yazdı, ''Öcalan'ın her şehit haberinin ardından İmralı'da zevk içinde ellerini ovuşturduğunu bile söyleyebilirim...''

Söylentilerin, dedikoduların bini bir para... "Fısıltı gazeteleri" son günlerde çok iyi çalışıyor. Öyle bir dönemdeyiz ki, salla sallayabildiğin kadar! Her kafadan ayrı bir ses çıkıyor, herkes farklı bir değerlendirmede bulunuyor. Vatandaşın kafasının içi karmakarışık!

PKK, terör ve Abdullah Öcalan'la ilgili iddialardan bahsediyorum...

Son gülerde bir "haber" dolaşıp duruyor:

Neymiş, Abdullah Öcalan son gelişmelerden alabildiğine rahatsızmış. Terör örgütünün son saldırılarını hiç mi hiç tasvip etmiyormuş; ateş püskürüyormuş. Hatta, "Terör tırmandırıldıkça toplumsal köprülerin yıkıldığını" düşünüyormuş.

Miş de miş miş... Öcalan bunları kime söylemiş? Kim kimden dinlemiş? Bu değerlendirme gazetelere, televizyonlara nasıl ulaşmış?..

İşte o belli değil!

Yazılıp çizilenlere ve söylenenlere bakılırsa, belli olan tek "gerçek" Abdullah Öcalan'ın gelişmelerden rahatsız olduğu!

* * *

İyi güzel de, neden rahatsız olsun Abdullah Öcalan? Mantığı var mı bunun?

Terör örgütünü kuran O. Silahlı mücadeleyi başlatan da O. Geçmişte, silah kullanarak, "vura, vura" sonuç alacaklarını, Türkiye'yi belli bir noktaya getireceklerini düşünen ve savunan yine O.

Üstüne üstlük, terör örgütü de siyasi uzantıları da kendisini incitecek bir adım atmış değiller. Tersine, "Öcalan'a özgürlük" sloganlarını dillerinden düşürmüyorlar. "Lider Apo" diyorlar, başka bir şey demiyorlar.

Bütün bunlara rağmen, "Abdullah Öcalan rahatsız" iddiası ortalıkta dolaşıp duruyor. Acaba ne oldu da Öcalan rahatsızlık duymaya başladı? Yoksa, kafasına sert bir cisim mi düştü?

Sanmam; ne Öcalan'ın kafasına bir şey düşmüştür, ne de gelinen noktadan rahatsızlık duyuyordur. Tam tersine, mutlu olduğunu, her şehit haberinin ardından İmralı'da zevk içinde ellerini ovuşturduğunu bile söyleyebilirim.

Peki, nereden çıktı bu "rahatsızlık" iddiası?

İşte bu konuyu enine boyuna çok iyi düşünmek lazım!

* * *

Hele hele, son PKK saldırılarının ardından Apo'nun "Eyvah, bu eylemler bütün köprüleri yıkıyor" diye dövündüğüne inanmak için oldukça saf olmak lazım.

Adam örgütü zaten "bölücülük" düşüncesi ile kurmuş. Bunun için gençlerin eline silah vermiş. Kurduğu örgüt ise, toplumsal ayrışmayı körüklemek için yıllardır bölgede "her evden bir cenaze" taktiği ile hareket ediyor.

Bu gerçeğe rağmen, "Apo, yoğunlaşan PKK eylemlerinden rahatsız" deniliyorsa, işin içinde bir iş var!

PKK vuruyor, birileri de Apo'yu "sevimli" göstermeye çalışıyor. Topluma, "Ama bu adam farklı" mesajı pompalanıyor. 
Kitleler, Apo devreye sokulursa akan kanın durabileceğine inandırılmak isteniyor.

Tam bir piar çalışması!

Bizim medyanın hali de evlere şenlik.

Düşünmeden, mal bulmuş gibi hemen üzerine atlıyorlar.

* * *

Bu ülkede günlerdir, "İyi PKK'lı, kötü PKK'lı" tartışmaları yapılıyor. Bir "şahin" ve "güvercin" benzetmesidir, devam edip gidiyor. Herkes, Suriye Diktatörü Beşar Esad'ın sınıf arkadaşı olan Bahoz Erdal'ın üzerine yükleniyor. Sanırsınız Bahoz Erdal tasfiye edilse her şey süt liman olacak.

Yazıp-çizip yorumlar yapıyorlar:

- Aslında Murat Karayılan, PKK'nın silah bırakmasından yana, ama Bahoz Erdal öyle değil...

Murat Karayılan, Kandil'den "Bu nereden çıktı?" diye bağırsa da, "Biz devrimci halk savaşımızı sürdürüyoruz" türünden sözler söylese de fark etmiyor.

Bizimkiler atışa davam ediyor... "Yok, yok" diyorlar:

- Bakmayın siz bu sözlere. Öyle dese de öyle değil!

Elele verip olmazı oldurmaya çalışıyorlar.

Terör baronlarından "güvercin" imal etmeye çalışıyorlar!

Bölge gerçeği ise, her gün ocaklara ateş düşürüyor.

Anaların feryatları gözyaşlarına karışıyor. Bölgeden şehit haberleri gelmeye devam ediyor...

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları