Fındık bol ama üretici kaygılı

Tarih: 28.07.2017 - 00:00

Kategori:

Yalçın Bayer: Fındık hasadına sayılı günler kaldı. Karadenizli üreticinin neredeyse tek geçim kaynağı olan fındık, önceki yıllara göre bu yıl oldukça fazla.

Resmi rakam henüz açıklanmasa da tahminler bu yıl rekoltenin 700 bin ton dolayında olabileceği yönünde.
Fındığın bol olması sevindirse de düşük fiyat korkusu üreticiyi yine kaygılandırıyor. Geçen yıl 14-15 liradan serbest piyasada işlem gören ürün, geçen süreçte 9-8 liraya kadar geriledi. Fiyatı yükselir diye ürününü pazara indirmeyen köylü büyük zarara uğradı. Hâlâ evinde geçen yılın fındığını ‘ha bugün ha yarın artar’ diyerek saklayanlar bile var. Geçen yılki ürün piyasada halen 7-8 liradan alıcı bulabiliyor. Hem de Toprak Mahsulleri Ofisi’nin (TMO) üç ay önce piyasaya müdahale etmesine karşın. TMO’da durduramadı fiyatların gerilemesini. Ordu’da üreticiler düşük fiyatı protesto etmek, kamuoyu oluşturmak amacıyla minarelerde sala okuttu, cenaze namazı kılarak çuvallarla toprağa gömdü. Ama boşuna...
‘Atı alan Üsküdar’ı geçmeden’ ister TMO ister başka bir kurum aracılığı ile olsun devlet ürünlerin pazara indirilmesi ile birlikte hemen alımlara başlamalı. Yoksa, bu sezon da üretici yokları
oynar, kan ağlar.
Şükrü KARAMAN

GÜNÜN SÖZÜ

“İnsan sevgisiyle başlayan yeni bir düzene ihtiyaç var!” Doğan KUBAN

AFŞİN-ELBİSTAN SİZLERE ÖMÜR

BU satırları yazarken, bu işleri bilen bir mühendis ve bir Maraşlı olarak büyük bir üzüntü duyuyorum. Yıllardır özelleştirilmek istenen santral, Enerji Bakanı Berat Albayrak tarafından alınan bir kararla kapatılmıştır. Kapatma gerekçesi, sözde santrala ‘toz tutma’ tesisatı yapmak için en az 4 yıl kapalı tutulmasıymış. Böylece mevcut 368 işçi işten çıkarılmıştır. Sonra da santral modernize edilip özelleştirilecektir. A Elektrik Santralı 1340 Mw=7.5milyar kwsaat gücündedir. Aşağıdaki imalarım, her seçimde AKP’ye %72 oranında oy veren K.Maraşlılaradır. Bakın nasıl satılacaktır:
1- Kurulması düşünülen 1400 MW gücündeki, C elektrik santralı, Lütfü Elvan’ın ‘torpiliyle’ Konya Karapınar’a kaydırılmıştır.
2- 600 MW gücündeki C santralı da Enerji Bakan Yardımcısı Murat Mercankanalıyla, Eskişehir Alpu’ya kaydırılmıştır.
3- Böylece Afşin-Elbistan havzası ölü şehir haline getirilmektedir.
4- Afşin-Elbistan havzaları ölüme ve işsizliğe terk edilmiş olacaktır.
5- Hükumet, sendikayı sindirmiş görüntüsü de verecektir.

6- K.Maraşlı politikacılar, halkın yüzüne nasıl bakacaktır? Aslan ÖZMEN Yüksek Mühendis

ADD’DEN İÇTÜZÜK UYARISI

ATATÜRKÇÜ Düşünce Derneği diyor ki:
İçtüzük değişikliği Meclis içi darbe niteliğindedir. Cumhuriyet’in kurucu ilkelerine, Anayasa’ya aykırıdır. Halkımız bu içtüzük değişikliğinin sıradan bir değişiklik olmadığını bilmelidir. Bu içtüzük değişikliği ile Gazi Meclisimiz kalıcı olarak ‘işlevsizleştirilmiş olmaktadır. 16 Nisan’da getirilen rejim değişikliği ile hedeflenen, Atatürk Cumhuriyeti’nin sonlandırılmasıdır. İçtüzük değişikliği ile Meclis susturularak bir büyük adım daha atılmaktadır. Bu Meclis’ten çıkarılacak yasaların ömrü az ve o yasaları çıkaranların sorumlulukları ağır olarak ADD olarak ‘bu tarihi değişimin’ önemini topluma anlatmayı görev biliyoruz.”

‘NİKÂH’ ÜZERİNDEN DE TOPLUM BÖLÜNÜYOR

İSTANBUL Kadın Kuruluşları Birliği ve İstanbul Barosu Kadın Hakları Merkezi, hükümetin 25 Temmuz’da TBMM’ye sunduğu müftülüklere nikâh kıyma yetkisi veren Nüfus Hizmetleri Kanunu’nda değişiklik tasarısıyla ilgili olarak; “Son yıllarda adım adım eğitimde, yönetimde, hukukta, kadın-erkek eşitliğinde laik Cumhuriyetimizden geri adımlar yaşanıyor. Meclis’e sunulan bu tasarı da laik hukuk devleti ilkesini ortadan kaldıracak nitelikte. Tasarının gerekçesinde ‘vatandaşlarımızın evlenme işlemlerini kolaylaştırmak’ deniliyor. Belediyelerin hizmetlerinde hangi zorluklar yaşandı, araştırıldı mı? Müftülükler dini makamlardır, evlendirme memuru olarak resmi nikâh yetkisi verilmesi, laik Medeni Kanun’dan vazgeçiştir” açıklaması yapılarak, tasarının acilen geri çekilmesi isteniyor.

BİLİYOR MUSUNUZ

- YÖK Başkanı Prof. Dr. M. A. Yekta Saraç’ın, İslam coğrafyasında yer alan 30’un üstünde ülkeden 120 üniversite rektörünün katıldığı forumun İslam ülkelerindeki yükseköğretimlerin sorunlarının çözülmesi açısından önemli bir fırsat olduğunu dile getirdiğini...
- SP İstanbul örgütünün 30 Temmuz Pazar 17.00’de Yenikapı Meydanı’nda ‘Büyük Kudüs Mitingi’ni gerçekleştireceğini...
- KADİR Has Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Aydın’ın, Avrupa-Akdeniz Üniversitesi’nin (EMUNI) Senato üyeliğine seçildiğini...
- TMMOB Mimarlar Odası ve Milas Ticaret ve Sanayi Odası’nın (MİTSO) düzenledikleri ‘10. Karia, Karialılar ve Mylasa Sempozyumu’nun 4-5 Ağustos tarihlerinde Milas Milashan Otel’de yapılacağını...
- TÜRKİYE’de son zamanlarda kadınların giyiminin bahane edildiği saldırılar sonucunda bir araya gelen kadınların sosyal medyada #KıyafetimeKarışmaetiketiyle başlattıkları kampanya için, yarın 19.00’da ortak ve imzasız bir eylemle ‘Kıyafetime Karışma’ demek için Kadıköy Süreyya Operası önünde bir araya geleceklerini...

MESAJ PANOSU

- 2007’de Isparta’da düşen Atlasjet uçağında ölen 57 kişiden biri olan Boğaziçi Üniversitesi Fizik Bölümü doktora öğrencisi Özgen Berkol Doğan anısına kurulan kütüphane 29 Temmuz Cumartesi 17.00’de yapılacak etkinlikle yeni binasında açılacak. (Kadıköy’de eski Maarif Koleji karşısındaki Safa Sokak No: 20)
- “İSTANBUL’un tarihi siluetinin AKP yönetiminde nasıl katledildiğini, yeşil alanların ranta nasıl kurban verildiğini Meclis’te birçok kez dile getiriyor CHPMilletvekili Didem Engin. Şimdi de Rumelihisarüstü–Aşiyan Füniküler Hattı Projesi gerekçe gösterilerek Aşiyan Parkı’nda yapılan çalışmaları Meclis gündemine taşıdı. “İstanbul’da %2.2 olan yeşil alan oranı, Londra’da %33, Viyana’da %45. Yol kenarlarına çimen-çiçek ekerek bu gerçeği kamufle edemezsiniz” dedi.

OKUYUNUZ

TÜRK TURİZMİNİ BEKLEYEN TEHLİKE

TÜRSAB Yurtdışı Temsilcisi Hüseyin Baraner, Almanya Dışişleri Bakanı Sigmar Gabriel’in Türkiye’ye seyahat uyarısını sertleştirmesinin tesir etmediğini “Biz iptaller gelir diye korkuyorduk, o iptaller gelmedi. Satışlar aynı şekilde devam ediyor” şeklinde köşenize beyanatta bulunmuştur.
Öncelikle bilinmelidir ki Alman Devleti, Türkiye´ye seyahat edeceklerin seyahatlerini iptal ettiklerinde ödedikleri tutarı geri alabilecekleri şeklinde bir açıklaması şu ana kadar yapılmamıştır. Böyle bir açıklamada Alman turistin, Türkiye rezervasyonlarında büyük iptallerin olabileceğini Alman kamuoyu nezdinde görebiliyoruz. Şu anda Türkiye´ye gelen Alman turistler, rezervasyonlarını haftalar veya aylar öncesinden yapan kişilerdir.
Sigmar Gabriel´in bu açıklaması sonrasında, Alman kamuoyunun açıklamaya destek vermesi ile Türk turizminin Eylül ayı ve sonrasındaki rezervasyonlardan etkilendiğini görmekteyiz. Türkiye´de birçok oteller şu anda önceden açıklamış oldukları Eylül ve sonrasında ki ayların fiyatlarında indirime gitmis durumdalar. Bu Avrupa’dan Türkiye´ye olacak rezervasyonların etkilendiğinin bir göstergesidir.
İki ülke arasında yaşanan siyasi krizin bir an önce çözülmesi gerektiğini öncelikle Türkiye kamuoyunun bilmesi, bu gelişmeleri dikkatle takip edip, ciddiye alması gerekir.
Unutulmamalıdır ki Alman kamuoyu siyasetçisini ve siyasetçisinin açıklamasını dikkate alır. 2015 yılında yapılan bir araştırmanın sonucunda Alman toplumunun en çok güvendiği kurum ‘Başbakanlık’ kurumudur.
Başbakan Binali Yıldırım´ın, Türkiye´deki Alman sanayi kuruluşların yöneticileri ile bir araya gelecek olması iki ülke arasındaki krizin çözülmesi açısından önemli bir adımdır.
Erdal TEKİN-Almanya-NRW Sosyal Demokrat Dernekeleri Koordinatörü AB Uzmanı

Yalçın Bayer: Hürriyet