loading
close
SON DAKİKALAR

İsyan ve nisyan!

İsyan ve nisyan!
Tarih: 12.02.2016 - 00:00
Kategori:

Melih Aşık; PYD’yi terör örgütü olarak kabul etmediğini açıklayan ABD’ye fena halde kızgınız. Tepkimizi, isyanımızı lafa 'Eyy Amerika' diye başlayıp en ağır sözlerle dile getiriyoruz... Ama karşı taraf hiç oralı olmuyor.

PYD’yi terör örgütü olarak kabul etmediğini açıklayan ABD’ye fena halde kızgınız. Tepkimizi, isyanımızı lafa “Eyy Amerika” diye başlayıp en ağır sözlerle dile getiriyoruz... Ama karşı taraf hiç oralı olmuyor.
Aslında stratejik ortağımızın! ikiyüzlü olduğuna, çıkarları için her an herkesi satabileceğine kuşku yoktur. Yoktur da soracağı şeyler de yok mudur?
Örneğin, “Ey Türkiye, bu PYD terör örgütüyse sen daha düne kadar onun başı Salih Müslim’i ülkene defalarca davet edip görüşmedin mi?” diye sorabilir. Veya, “Kobani’de PYD’ye yardım etmeleri için topraklarını peşmergelere açmadın mı?” diye kıs kıs gülebilir...
Ayrıca “Eski defterleri” karıştırınca hatırladık. Neyi mi? AKP Diyarbakır Milletvekili Galip Ensarioğlu’nun çok değil, dört ay kadar önce, 7 Ekim 2015 tarihli yandaş Sabah gazetesinde yer alan demecini... Haberi okuyalım:
“AK Partili Ensarioğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın PYD’yi terör örgütü olarak gördüğünü açıklaması ile ilgili değerlendirme yaparken, ‘Türkiye, Rojava’da IŞİD ile savaşan bin 600 PYD’linin tedavisini yapmıştır. Şimdi bile Dicle Üniversitesi’nde yatan yaralı Rojavalılar var, bütün hastanelerde var. Türkiye’nin yaptığı budur...”
Dış politikada o kadar açık verildi, o kadar yanlış adımlar atıldı ki... Herkes kendini haklı çıkarmak için yeterince gerekçe bulabiliyor...


Gerekçeler boşlukta!
İktidar neden yeni bir anayasa yapılmasını istiyor? Çünkü parlamenter sistemde işler yürümüyor iddiasında.. Ayrıca darbe anayasasından özgürlükçü anayasaya geçmek istiyormuş...
Velev ki bunlar doğru. Ama iktidar aynı zamanda neler diyor? “Türkiye, özgürlükler bakımından Batı ülkelerinin hiç de gerisinde değildir... Herkes düşünce ve kanaatlerini özgürce açıklayıp yaymakta serbesttir... Silahsız olmak koşuluyla toplantı ve gösteri yürüyüşleri hakkını kullanmakta hiçbir sorun yoktur... Basın özgürlüğü mü? Orada Batı’nın bile ilerisindeyiz! Hapishanelerde yatan gazeteciler gazetecilik değil, casusluk yaptıkları için yatmaktadır. Gazetecilikten yatan bir tek kişi bile yoktur” demiyor mu? Daha nasıl özgürlük olacak ki!...
Başkanlık sistemi için gerekçe gösterilen, “parlamenter sistemin artık miadını doldurduğu... Ülkenin ekonomik, sosyal vb. gelişmesinin önünde engel teşkil ettiği... Örneğin milli gelirin 10 bin dolarda donup kalmasının temel sebebinin parlamenter sistem olduğu” iddiasına gelince...
Hadi bunu da doğru kabul edelim. Ama o zaman da, bu iktidar döneminde gerçekleştirildiği söylenen müthiş ekonomik kalkınma... “Cumhuriyet hükümetlerinin 80 yılda yapamadığını 8 -10 yılda yaptık” söylemleri havada kalmış olmayacak mı?
Uzun lafın kısası... Parlamenter sistemi ortadan kaldırma gerekçelerinin hangisine elinizi atsanız, elinizde kalıyor.



SPİL
Manisa’nın merkez ilçesi Şehzadeler’de CHP ilçe binasına mescit açıldı.
SOL’da Ahmet Çınar’ın yazdığına göre...
Kimi partililer bu durumu laikliğe aykırı bularak itiraz ettiler, ilçe binası önünde laiklik nöbeti tutmaya başladılar...
Bu arada Manisa Milletvekili Dr. Tur Yıldız Biçer de, CHP ilçe binasında mescit açılmasını eleştirdi. Yerel haberler yayımlayan Spilhaber adlı internet sitesinin muhabiri Berna Memiş’in haberine göre Kemal Kılıçdaroğlu, Manisalı vekil Tur Yıldız Biçer’i bu konuda uyarmış.
Ahmet Çınar diyor ki:
“Bu arada kısa bir araştırma yaptım, AKP’nin Şehzadeler ilçe binasında mescit yok. AKP’liler namaz için cami yerine gönül rahatlığıyla CHP’ye gidebilirler!”





CHP AKP’yi
taklit ederek oy kazanma peşinde!
* * *
ABD PYD’yi düşman görmediğine göre.
İncirlik Üssü’nü PYD’ye destek için de kullanacaktır.
Türkiye böylece kendi toprağından kendi silahıyla vurulacaktır.
Akif Kökçe



SABRİ
Galatasaray kulübünün ana uğraşlarından biri de sağ bek Sabri’nin ayağını kaydırmak. Başkan dahil kulüp bunun için seferber. Sürekli Sabri’nin oynadığı mevkiye yeni elemanlar alıyorlar. Bu elemanlar birkaç maç oynuyor, tutmuyor, yine Sabri’ye muhtaç oluyorlar.
Son olarak Denayer alındı, tutmadı, Linnes alındı o da vasatı aşamıyor. Sabri kenarda oturtuluyor. Takım yürümeyince Sabri ikinci yarıda kurtarıcı olarak sahaya sürülüyor. Takım canlanıyor. Son iki maçta bunu açıkça gördük. Sabri takıntısı kulübün düştüğü zavallı durumu da gösteriyor.
Gereksiz transferlerle kulübü iflas noktasına getirmişsin.
Şimdi taraftara bileklik satacaksın da kasaya para koyacaksın.. GS’nin haline bak...

Melih Aşık - Milliyet

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları