loading
close
SON DAKİKALAR

KHK ile ihraç edilenler: Geleceğimiz belirsiz

KHK ile ihraç edilenler: Geleceğimiz belirsiz
Tarih: 26.06.2017 - 13:33
Kategori: Gündem

KHK ile ihraç edilen araştırma görevlileri ve doktora öğrencileri hem haklarındaki soruşturmalarla hem de yaşam şartlarıyla mücadele ediyor.

Barış İçin Akademisyenler tarafından imzaya açılan“Bu suça ortak olmayacağız” bildirisine imza atan akademisyen, araştırma görevlisi ve doktora öğrencileri çeşitli baskılarla karşı karşıya kaldı. Kimi işinden oldu, kiminin doktora programı iptal edildi. Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölümü’nden akademisyen Ali Rıza Güngen, İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilimler Fakültesi’nden doktora öğrencisi İrfan Keşoğlu ve Galatasaray Üniversitesi’nden doktora öğrencisi Eda Aslı Şeran KHK sonrası yaşadıklarını Cumhuriyet'ten Zehra Özdilek'e anlattı.

TOPLUM BEDEL ÖDÜYOR


ALİ RIZA GÜNGEN: Bildiriye imza attıktan sonra hedef gösterildim, soruşturmalara maruz kaldım. Danıştay’ın disiplin soruşturmasının zemini olmadığına dair kararı nedeniyle üniversiteden atılmam hukuken olanaksız hale gelmişti ki dört ay sonra KHK ile atıldım. Hakkımda başlatılan ceza soruşturmasını kapattıklarını sanmıyorum. Üniversitedeki işime son verilmesi ve doçentlik başvurumun iptal edilmesine ilişkin davalar açtım, AİHM’ye başvurdum. Türkiye’de hayat zor, çeviri yaparak kısmen düzenli gelir yaratmaya uğraşıyorum. Dolayısıyla aslında daha uzun saatler boyunca emek harcıyorum. Bunun bedelini bütün toplum ödüyor.

İMAM HATİP ZİHNİYETİ


İRFAN KEŞOĞLU: Bildiriye imza attıktan sonra gelecek planlarım değişti. Birçok soruşturma ile karşı karşıya kaldım. İlk defa emniyete gidip ifade verdim. İlk defa mahkeme salonunda bulundum. Cezaevi önünde ilk defa birilerini bekledim. Uzman olduğumuz alanlarda çalışma imkânı bulmak çok zor. Niteliksiz işlerde, az maaşlarda çalışmak zorunda kalıyoruz, onu da bulabilirsek. Barış bildirisi AKP tarafından üniversitelerdeki muhaliflerini tasfiye etmek ve kadrolaşmak için bir fırsat olarak görüldü. Türkiye’nin en köklü üniversitelerini imam hatibe dönüştürmek isteyen ve gittikçe demokrasiden uzaklaşan bir irade var karşımızda.

BÜYÜK BİR BELİRSİZLİK

EDA ASLI ŞERAN:
Geleceğim tamamen belirsiz. Akademik motivasyonumuz çöktü. Yurtdışı planları, başka alanlara kayma planları başladı. Bir yandan da insanlar yurtdışına gittikçe geride bırakılma hissi ile çöküntü var. Nâzım Hikmet’in, ‘İşsiz kalırsam diye düşündü 23 yaşında... Ve zaman zaman işsiz kalarak...’ dizeleri aklıma geliyor. Bu geleceksizlik hali beni olumsuz etkiliyor. Pek çok kadın arkadaş baba evine, sevgilisinin evine ya da evlenme fikri yokken evlenme fikrine doğru gidebiliyor. 10 yıldır bağımsız bir hayat için mücadele etmişim, tekrardan babamın evine dönmek istemiyorum.


ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları