Murat Karayalçın ve İstanbul
İmambakır Üküş; CHP’nin iktidar yolunu ancak ve yalnız İstanbul açabilir. Görünen o ki, Murat Karayalçın bu yolu açmak için İstanbul’da göreve talip oluyor…
İstanbul, Türkiye’nin kalbi…İstanbul, Türkiye’de her alanda “öncü” bir kent…
Dünyanın sayılı kentlerinden birisi İstanbul…
Bir çok Avrupa ülkesinden büyük bir kent İstanbul…
***
İstanbul’da birkaç Türkiye yaşıyor…
Türkiye’nin her ilinden büyük bir nüfus İstanbul’da yaşıyor…
İstanbul’da Kastamonu nüfusundan fazla Kastamonulu İstanbul’da yaşıyor…
İstanbul’da Sivas nüfusundan fazla Sivaslı İstanbul’da yaşıyor…
İstanbul’da Çorum’dan fazla Çorumlu İstanbul’da yaşıyor…
İstanbul her yönü ve her anlamıyla Türkiye demektir…
***
Bugünkü AKP iktidarına giden yolu da İstanbul açmıştır…
Tayyip Erdoğan’ın İstanbul Büyükşehir Belediye başkanlığını kazanmasıyla başlayan süreç, Türkiye’yi 12 yıllık AKP iktidarına taşımıştır…
İstanbul’da kaybettik…
Kaybettiğimiz yerde kazanmalıyız…
İstanbul’da kazanmalıyız…
***
İstanbul’u kazanamayan Türkiye’yi kazanamaz…
İstanbul değişirse Türkiye değişir…
Bu nedenle Türkiye’yi değiştirme; Türkiye’yi kazanma mücadelesine İstanbul’dan başlanmak zorunda…
İktidara giden yolu, İstanbul açacaktır…
***
CHP İstanbul örgütlenmesi “yok” hükmündedir…
İstanbul gibi mücadelenin merkezi bir ilde CHP hiçbir mücadelenin öncüsü ve örgütleyicisi değildir…
Bütün toplumsal mücadele ve eylemlerde CHP İstanbul’da “edilgin” ve “kuyrukçu” durumundadır…
AKP’nin yağma ve talan politikalarına karşı ne yazık ki İstanbul’da CHP dişe dokunur hiçbir mücadele yürütmemiştir…
***
İstanbul’da Kent yağmasına yönelik tüm eylemler ve mücadeleler CHP dışında cereyan etmiştir…
Açılan çok önemli davalar ve iptaller daha çok “odalar” üzerinden gerçekleşmiştir…
CHP, bırakın mücadeleyi bir çok “suç”a ortaktır…
AKP’nin İstanbul’daki bir çok uygulamasına ne yazık ki kimi “CHP’li”ler de ortaktır…
***
CHP, İstanbul’da Mustafa Sarıgül’ü aday göstererek AKP karşısında hiçbir “söz” söyleyemez hale gelmiştir…
İstanbul’u yağma ve talan eden AKP’ye karşı Mustafa Sarıgül bütün kampanya boyunca bir tek “laf” etmemiştir…
Tam tersine AKP ve Kadir Topbaş aleyhine alılan sloganları önleyen Mustafa Sarıgül’ün kendisi olmuştur…
İstanbul’un yağmalanmasında en az AKP kadar Şişli’de Mustafa Sarıgül’de suçludur…
AKP’nin yaptığı her uygulama fazlasıyla Şişli’de de yapılmıştır…
Şişli, hukuksuz imar oyunlarının ve imar fazlalıklarının İstanbul’da merkezidir…
***
CHP yerel seçimlerde İstanbul’da kötü bir sınav vermiştir.
CHP il başkanlığı koltuğunu işgal eden Oğuz Kaan Salıcı, il başkanlığı değil Mustafa Sarıgül’ün protokol müdürlüğünü yapmıştır…
30 Mart öncesi Mustafa Sarıgül CHP İstanbul örgütlerinin tümünü karşısına almış ve Oğuz Kaan Salıcı buna imkan vermiştir…
Bu “suç” yalnızca Oğuz Kaan Salıcı’nın değil karşı çıkmayan herkesindir…
***
Artık bu örgüt yapısıyla CHP’nin İstanbul’da var olması mümkün değildir…
Bunu artık herkes çok net bir şekilde görüyor…
İstanbul’un yeniden yapılandırılması CHP açısından kaçınılmazdır…
CHP, yorulan ve yıpranan örgütleri olağan kongre sürecini başlatarak yenilenmesi gerekiyordu…
Örgütsel yenilenme sürecini demokratik bir şekilde işletmek CHP’ye iktidar yolunu açacak fırsatlardan birisiydi…
Ne yazık ki CHP bu fırsatı kendi iç iktidar mücadelesi ve hesapları yüzünden kaçırdı…
***
Bütün partiler olağan kongrelerini yaparken yapmayan bir tek CHP var…
“Seçim veya erken seçim var” gerekçesiyle CHP kongrelerini ertelerken tüm partilerse olağan kongrelerini yapıyor…
***
Kamuoyuna yansıyan veson 28.11.2014’te Cumhuriyet’le Murat Sabuncu’nun yazısında yansıyan haberlere göre CHP genel başkanı İstanbul il başkanlığı için Murat Karayalçın ismini öneriyor…
Günlerdir medyada yüzlerce olumlu ve olumsuz haberle Murat Karayalçın ismi konuşuluyor…
***
Gerçekten Murat Karayalçın İstanbul il başkanı olacaksa bu çok önemli bir adım ve tavır olacak…
CHP’nin İstanbul’da yeni bir “vizyon” ve “iddia” ortaya koyacağının göstergesi…
Murat Karayalçın, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı, SHP genel başkanlığı, Başbakan yardımcılığı ve Dış işleri bakanlığı yapmış bir isim…
Bir siyasetçinin “hayal” edeceği hemen hemen her şeyi yapmış bir isim…
Bunca deneyim ve yaştan sonra İstanbul gibi bir “cangıl”da il başkanlığı yapmayı kabul ediyorsa, bu çok önemli bir tavır ve aynı zamanda bir çok “iddia”yı içinde taşıyan bir hareket…
***
Bir küçük “belde” veya “ilçe”de bile belediye başkanlığı yapıp ta “Han-apartman” sahibi olanları görünce, bu kadar “görev” ve “imkan”dan sonra bile Murat Karayalçın’ın yaşantısı ortada…
İstanbul’a talip olmak için siyaset dışında hiçbir gerekçesinin olmayacağı çok açık Murat Karayalçı’ın…
CHP’nin iktidar yolunu ancak ve yalnız İstanbul açabilir…
Görünen o ki, Murat Karayalçın bu yolu açmak için İstanbul’da göreve talip oluyor…
***
Murat Karayalçın’ın İstanbul il başkanlığına yönelik çeşitli “itiraz”lar dile getiriliyor…
Kimisi, “yaşı”nı gerekçe gösteriyor…
Kimi, “İstanbul’u bilmez” diyor…
Kimi ,“İstanbul’da dolaşması için birkaç rehbere ihtiyacı var” diyor…
Kimisi, “eski SHP’liler İstanbul ili ele geçirecek” diyor…
Kimisi, “neden kongreyle gelmiyor” diyor…
Kimisi, “İstanbul’da aday mı yoktu” diyor…
Kimisi, “gençler ne güne duruyor” diyor…
***
Gerçekten de en doğrusu ve şık olanı Murat Karayalçın’ın kongreyle ve doğal süreçlerle il başkanı olmasıydı…
Ancak görünen bunun mümkün olmayacağıdır…
İstanbul’daki “büyük atılımı” gölgelemek istemeyen ve “Bizans oyunları”na kurban etmek istemeyen CHP genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, süreci doğrudan yönlendirmeyi ve yönetmeyi uygun bulmuş…
Aslında bu “sevindirecek” bir olaydır…
Olağan Kongre döneminde “genel başkan istiyor” diyerek bütün ilçeleri Oğuz Kaan Salıcı’ya desteğe zorlamaktan daha şeffaf ve demokratik bir süreç yaşanıyor şimdi…
***
Sanıyorum bazıları Murat Karayalçın’ın İstanbul’a “tur rehberliği” için geleceğini sanıyor…
Bu yüzden Karayalçın”a “rehber” öneriyor…
İstanbul’u Nişantaşı, Beykoz Konakları ve Doğan Medya’dan ibaret sananlara diyecek bir şey yok…
İstanbul’un iyi bir “yöneticiliğe” ve iyi bir “lider”liğe ihtiyacı var…
Hem de toplumun her kesimiyle ilişki kurabilecek ve her kesimin “saygısını” kazanacak bir liderliğe ihtiyacı var…
Murat Karayalçın geçmişi, deneyimi ve birikimiyle bu “liderliği” yapacak insanlardan birisidir…
***
Sarıgül’ün 30 Mart seçimlerinde CHP’lileri dışlayıp-öteleyip her yerde “TDH”lılarla, sarı bayraklarla iş yapması tepkilere yol açmıştı…
Karayalçın’ın il başkanlığı medyada konuşulmaya başlanınca Murat Karayalçın adına ortalığa çıkan “eski CHP’liler” de en çok tepki çeken kesim oldu…
Herkes eline kağıt-kalem alıp Murat Karayalçın adına “liste” yapıyor/”liste” yazıyor…
“Birileri” özellikle Murat Karayalçın’ı bu bu “noktada” yıpratmaya gidiyor…
Murat Karayalçın İstanbul’a “eski SHP’lileri” ihya etmek için değil, İstanbul’da CHP’ye iktidar yolunu açacak bir örgütlenme için gelecektir…
Aksi, düşünülemez bile…
***
“Kongre olsaydı ben aday olurdum” diyenler…
“İstanbul’da bir çok aday var” ne diye dışarıdan geliyor diyenler…
Alt alttan alta bir çok şey dillendiriliyor…
Ne çok “istekli” varmış ama bugüne kadar bir tek adım atmamış…
Ne çok “iddialı” isim varmışta hiç bugüne kadar ortaya çıkmamış…
Herkeste bir “yetenek” bir “iddia”…
Sorma gitsin…
***
Fadime’nin kocası ölmüş…
Evde feryat figan…
Fadime oturmuş ölen kocası Cemal’e ağıt yakıyor…
Uy uy komşiler…
“Kocam Cemal ne güzel Keman çalar idi…
Kocam Cemal ne güzel Horon oynar idi…
Kocam Cemal ne güzel saz çalar idi…
Kocam Cemal ne güzel türkü çalar idi…
Kocam Cemal ne güzel piyano çalar idi…
Deyip, deyip dövünüyormuş Fadime…
En son “ne güzel piyano çalar idi” deyince komşular dayanamamışlar…
Kız Fadime, Cemal keman çalmaz idi, horon oynamaz idi, saz çalmaz idi, Cemal piyanoyu görmemiş idi ki nereden çalacak idi demişler…
Fadime “olsun o hep hayal eder idi” demiş…
***
Zamanında çıksaydınız da herkeste sizin ne yaptığınızı bir görse idi…
İmambakır Üküş
İstanbul Gerçeği Genel Yayın Yönetmeni
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları