Referandum'da Boş Oy ve Boykot kime yarar?
İmambakır Üküş; Günümüz koşullarında hangi gerekçeyle olursa olsun ''boş oy'' ve ''boykot'' tavrı ''gizli'' ve ''utangaç'' bir ''EVET''ten başka bir şey değildir…
Referanduma kimlerin neden “EVET” ve “HAYIR” oyu kullanacağı giderek netleşiyor…Türkiye hızla “EVET” veya “HAYIR” ekseninde kutuplaşıyor…
Özellikle “EVET” için AKP’nin devletin ve kamunun bütün gücünü kullanacağı çok açık…
Zaten şimdiden valiler, kaymakamlar ve rektörler üzerinden “EVET” kampanyası başlatıldı bile…
***
Bu kez her şeye rağmen AKP’nin işi zor…
AKP toplumu “EVET”e ikna etmekte zorlanıyor…
Bırakın toplumu ikna etmeyi AKP kendi seçmenini bile ikna etmekte zorlanıyor…
AKP seçmeni veya “Sağ-muhafazakar” seçmen bile böylesi otoriter ve kişi odaklı bir rejim yaratacak anayasa değişimine “EVET” demekten çok uzak…
****
Türkiye’nin birçok temel sorunu varken böylesi bir anayasa tartışmasının Türkiye’ye hiçbir yararı yok…
Büyük bir toplumsal uzlaşmaya ihtiyaç varken, bırakın “uzlaşmayı”, üzerinde konuşulma ve tartışma imkanı bile yaratılmadan Türkiye anayasa değişimine zorlanıyor…
Tümüyle dayatmayla Türkiye referandum süreciyle karşı karşıya kaldı…
***
Artık üzerinde tartışılacak bir durum söz konusu değildir…
Alelacele de olsa, dayatmayla da olsa Türkiye referandum gerçeğiyle karşı karşıya…
İstesek de istemesek de Türkiye referanduma gidecek…
İstesek de istemesek de bu anayasa değişimi oylanacak…
***
“Biz oylamayı meşru bulmuyoruz” demek bir çözüm olur mu?
Veya “biz oylamaya katılmıyoruz” demek sorunu çözer mi?
Referanduma katılmamak; geçersiz oy kullanmak veya boykot etmek çözüm mü?
Dahası böylesi tutum ve davranışlar kime ve neye hizmet eder?
***
Günümüz koşullarında hangi gerekçeyle olursa olsun “boş oy” ve “boykot” tavrı “gizli” ve “utangaç” bir “EVET”ten başka bir şey değildir…
Bugünkü toplumsal güç dengesi; bilinç ve örgütlenme düzeyi “boykot”u bir seçenek olarak ortaya koymayı imkansız kılıyor…
Oy kullanmamak veya geçersiz oy kullanmak bir çeşit gizli ve utangaç “#EVET”cilikten başka bir şey değildir…
“HAYIR” demeyen; “#HAYIR”ı örgütlemek için çalışmayan herkes için de bu geçerlidir…
***
AKP’nin kendi seçmenini bile “ikna” etmekte zorlandığı bir süreçte “HAYIR” için enerjik bir kampanya yürütmek yerine ne yaparsanız yapın objektif olarak sizin niyetinizden bağımsız olarak “EVET”e hizmet edeceksiniz…
“HAYIR”ı çoğaltmayan; çoğaltmak için çalışmayan herkes niyetinden bağımsız olarak “EVET”e hizmet edecektir…
Oy kullanmayan veya “benim oyumla ne olur ki” diye düşünen herkes, oy kullanmayarak aslında “HAYIR”ı eksilttiğinin bilincinde ve farkında olmalıdır…
Bir oy bile sonucu değiştirebilir; o kullanmadığın veya geçersiz kullandığın oy belki de sonucu değiştirecek oy’dur…
***
Hiç kimse; “benim oyumla ne olur ki” diye düşünme lüksüne sahip değildir…
Hiç kimse; “ben oy versem ne olur vermesem ne olur” deme lüksüne sahip değildir…
Hiç kimse; “bir oyla ne olur ki” deme lüksüne sahip değildir…
Hiç kimse; “oy versek ne olacak vermesek ne olacak, zaten oyları çalıyorlar” teslimiyetine düşme lüksüne sahip değildir…
***
Bakın; Cumhurbaşkanlığını AKP ve Recep Tayyip Erdoğan nasıl kazandı…
Eğer hepimiz sandık başına gitseydik…
Eğer hepimiz oy kullansaydık…
Hiçbir şekilde AKP’nin ve Recep Tayyip Erdoğan’ın kazanma şansı yoktu…
***
Tabii ki o süreçte CHP yanlış yaptı…
Tabii ki o süreçte MHP yanlış yaptı…
Tabii ki o süreçte MHP kendi dayattığı aday olan Ekmeleddin İhsanoğlu’na sahip çıkmadı…
Ama her şeye rağmen sandığa gidip oy kullansaydık belki bugün farklı bir Türkiye’de yaşıyor olacaktık…
***
Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Türkiye’nin toplam seçmen sayısı 55.701.719’du…
Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde kullanılan oy sayısı 41.284.822 idi…
Katılım oranı %73.72 oldu…
14 milyon civarında kişi oy kullanmadı ve 737.790 civarında oy ise geçersiz sayıldı veya geçersiz oy kullanıldı…
***
Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde seçmenlerin %50’sinden çok daha az bir seçmenin oyuyla Recep Tayyip Erdoğan Cumhurbaşkanı seçildi…
Bunu önlemek mümkündü; ama bunu başaramadık…
Şimdi de bu tek kişiye göre yapılmış; otoriter ve keyfi bir rejim yaratacak olan anayasa dayatmasını hep birlikte önlemek mümkün…
Yeter ki sandığa gidip oyumuzu kullanalım…
Yeter ki sandıktaki oyumuza sahip çıkalım…
***
Geçmişteki tartışmalara takılı kalmanın bir anlamı yok…
Parlamento sürecinde yaşanan eksiklere ve yanlışlara takılmanın bir anlamı yok…
Bugün önümüzde rejim değişikliği oylaması süreci var…
Hep birlikte buna “dur” diyebilecek miyiz; hep birlikte “HAYIR” diyebilecek miyiz?
***
Kimin “HAYIR” dediğinin bir önemi yok…
Kimin neden “HAYIR” dediğinin bir önemi yok…
Kimin “HAYIR”nın ne anlama geldiğinin de bir önemi yor…
Önemli olan hangi gerekçeyle olursa olsun “HAYIR” diyebilmek ve parlamenter demokrasiye sahip çıkmak…
İmambakır Üküş
www.istanbulgercegi.com Genel Yayın Yönetmeni
Nisan’da Referandum, Kasım’da erken seçimİmambakır Üküş; Şimdi ise AKP ve Devlet Bahçeli eliyle ''tek partili''liğe ve ''tek kişinin egemenliği''ne geri götürülmek isteniyor…
Referandum süreci ve CHP | |
Bu sorun CHP’nin ve Kılıçdaroğlu’nun sorunu olmadığı gibi bir partilerarası yarış konusu da değildir. Bu sorun 'bir kişi' ile tüm Türkiye arasındaki bir 'sorun'dur… |
ÜYE YORUMLARI
Facebook Yorumları
Ya gayet belli oluyor bu basbayağı Tayyip düşmanlığı, devletçilik milliyetçilik yok sizde