Rektörden barış akademisyenlerini soran Avrupalıya 'performans' yalanı!

Mersin Üniversitesi Rektörü Çamsarı, işten attığı 9 barış akademisyeniyle ilgili olarak Avrupalı meslektaşlarının sorularına 'performans yetersizliği'yle cevap verdi. Rektör, 'objektif değerlendirmeler' sonucu akademik başarının ölçüldüğünü savundu.

Mersin Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Çamsarı’nın 9 barış akademisyenini işten çıkarma gerekçesini, yurtdışındaki üniversitelerden gizlediği ortaya çıktı.

Resmi tebliğlerde ve idare mahkemesine verilen savunmalarda akademisyenlerin sözleşmelerinin barış bildirisine imza attıkları için açılan adli ve idari soruşturmalar nedeniyle yenilenmediğinin belirtilmesine rağmen, Rektör Çamsarı, yabancı üniversitelerden gelen tepki mesajlarına yanıt verirken akademisyenlerin “performansları” nedeniyle sözleşmelerinin yenilenmediğini ileri sürdü.

Mersin Üniversitesi’nde Barış İçin Akademisyenler grubunun “Bu Suça Ortak Olmayacağız” başlıklı bildirisine imza atan akademisyenlerin sözleşmeleri Rektörlük tarafından yenilenmedi.

Soruşturmalar henüz sonuçlanmamışken gerçekleştirilen işlemler, yurtdışındaki pek çok üniversiteden Mersin Üniversitesi’ne uygulamaya tepki gösteren kınama mesajları geldi.

‘Ayrımcı tutum yok’

Cumhuriyet'ten Kemal Göktaş'ın haberine göre; Bremen ve Lozan üniversitelerinin kınama mesajlarına Mersin Üniversitesi Rektörü Çamsarı kendi imzasıyla verdiği yanıtlarda, Mersin Üniversitesi’nde yaşananların olağan idari uygulamalar olduğu, “objektif değerlendirmeler” sonucu akademik başarının ölçüldüğü savunarak “belli bir gruba yönelik ayrımcı tutum” olmadığını ileri sürdü. Söz konusu akademisyenlerin bölüm, fakülte ve jüri raporlarının olumlu olduğuna, çoğu akademisyenin puanlarının kriterlerin katbekat üstünde olmasına hiç değinilmeyen cevaplarda, resmi tebligatlardaki asıl gerekçelerden de bahsedilmedi.

Aynı zamanda Üniversitelerarası Kurul Başkanlığı’nı da yürüten Prof. Dr. Çamsarı, yurtiçinde gerek davalarda verdiği savunmalarda gerekse tebligatlarda sözleşme yenilememe nedeninin açıkça atılan imzalar olduğunu vurgularken, Avrupalı meslektaşlarına “performans” savunması yapması dikkat çekti.