Tarih:
25.05.2015 - 14:45
Kategori:
Gündem
Silivri Gezi Direnişi Davası görüldü ve 6 Ekim 2015'e ertelendi
Gezi parkı olayları sırasında gösteri ve yürüyüş kanununa muhalefetten dolayı hakkında dava açılan 26 kişi bugün Silivri Adliyesinde hakim önüne çıktı...
2 yıl aradan sonra Gezi Parkı protestolarına katıldıkları ve yasalara aykırı hareket ettikleri gerekçesiyle 26 kişi hakkında dava açıldı. Gezi parkı olayları sırasında gösteri ve yürüyüş kanununa muhalefetten dolayı hakkında dava açılan 26 kişi bugün Silivri Adliyesinde hakim önüne çıktı...Davaya katılan 23 kişinin ifadesi alındı. Sanıklardan 2 kişi askerde 1 kişi sınavda olaması nedeniyle ifade veremedi... Dava 6 Ekim 2015 saat: 13.00'a ertelendi...
Davaya katılan tüm sanıklar aynı ifadeyi verdiler İfadelerinde;
Sayın Hakim Bizler bu ülkeyi seviyoruz. Ağacımıza, meydanlarımızı, parklarımızın yağmalanıp AVM'lere dönüştürmesine, kısacası ülkemin geleceğine kastedenlere karşı Anayasamızdan gelen itiraz hakkımızı kullandık.
Bizler suç işlediğimizi kabul etmiyoruz. Suç işleyenlere karşı, birer yurtsever olarak demokratik protesto hakkımızı kullandığımızı düşünüyoruz. Yürüyüş eylemimizde herhangi bir şiddet, kamu malına zarar verme yoktur...
Bugün yapılan yargılama basit bir yol kapatma davası değil, ülkesine ve geleceğine sahip çıkan yurtseverlerin yargılanmasıdır.
Bugün yargılanmak istenen bu ülkenin, Silivri'nin vicdanıdır.
Herkes bilmelidir ki, bu ülkenin yurtseverleri oldukça, ülkemizin geleceğinden umut kesilmez.
Suçlamaları kabul etmiyoruz" dediler ve Dava 6 Ekim 2015 saat: 13.00'a ertelendi...
Dava süreci nasıl başladı?
.
2013 Haziran’ın da Taksim Gezi Parkı’n da ki yüzyıllık ağaçların kesilerek yerine AVM yapılmak istenmesine İtiraz eden Taksim ve çevre aktivislerince başlatılan direnişin, “Ağacıma, Kentime, geleceğime sahip çıkıyorum” kampanyasına dönüşmesi üzerine, tüm Türkiye ve Dünyanın bir çok merkezinde yankı bulmuştu.
2013 Haziran’ın da Taksim Gezi Parkı’n da ki yüzyıllık ağaçların kesilerek yerine AVM yapılmak istenmesine İtiraz eden Taksim ve çevre aktivislerince başlatılan direnişin, “Ağacıma, Kentime, geleceğime sahip çıkıyorum” kampanyasına dönüşmesi üzerine, tüm Türkiye ve Dünyanın bir çok merkezinde yankı bulmuştu.
Siyasi iktidara tepki protestoları
Giderek Siyasi iktidarın anti demokratik tüm uygulama ve sınırlamalarına karşı demokratik tepki ve protestoya dönüşmüştü. Neredeyse yüz yılın halk hareketine dönüşen Gezi Direnişi, Silivri’de de demokratik protesto hakkının kullanılması çerçevesinde “kitlesel Basın Açıklamaları” yapılmıştır.
Anayasal hakkın kullanılması için binlerce insan bu basın açıklamalarına katılarak, siyasi iktidardan faklı düşündüklerini, demokrasinin iktidarlara, halka rağmen her istediklerini yapma hakkı vermediğinin mesajı verilmiştir.
Siyasi iktidarın kendinden farklı düşünenlere tahammül göstermemesi sonucu şiddet tüm toplumu etkilemiştir.
Gencecik çocuklarımız öldürülmüş, yüzlercesi yaralanmış, binlercesi kelepçelenerek gözaltına alınıp tutuklanmış, işkenceden geçirilmiştir. Neredeyse tüm Türkiye gaza boğulmuştur. Oysaki faklı düşünenlerin istek ve taleplerini bireysel ve toplu olarak kullanmak, açıklamak İnsan Hakları Evrensel Beyannamesinde, Avrupa Nihai Senedinde ve anayasamızda da düşünce özgürlüğü ve en temel insan hakkı kapsamında değerlendirmiştir.
Silivri’deki yansıması da bu şekilde gerçekleşmiştir. Bu nedenle iki yıl aradan sonra, Gezi direnişine katıldıkları gerekçesiyle ki; bu soruşturmalar başladığında yüzlerce Silivrili basın yoluyla “ Bu bir suçsa biz bu suçu işledik” diye beyanda bulunmuşlardır.
Gencecik çocuklarımız öldürülmüş, yüzlercesi yaralanmış, binlercesi kelepçelenerek gözaltına alınıp tutuklanmış, işkenceden geçirilmiştir. Neredeyse tüm Türkiye gaza boğulmuştur. Oysaki faklı düşünenlerin istek ve taleplerini bireysel ve toplu olarak kullanmak, açıklamak İnsan Hakları Evrensel Beyannamesinde, Avrupa Nihai Senedinde ve anayasamızda da düşünce özgürlüğü ve en temel insan hakkı kapsamında değerlendirmiştir.
Silivri’deki yansıması da bu şekilde gerçekleşmiştir. Bu nedenle iki yıl aradan sonra, Gezi direnişine katıldıkları gerekçesiyle ki; bu soruşturmalar başladığında yüzlerce Silivrili basın yoluyla “ Bu bir suçsa biz bu suçu işledik” diye beyanda bulunmuşlardır.
Bizce bu dava siyasi bir davadır.
Anlaşılan topluma, demokratik haklarını kullanmak isteyen herkese gözdağı verilmek istenmektedir. Tüm yurtseverlerden ve Silivri halkından talebimiz, bu davaya muhatap olanlarla dayanışmamızı güçlendirmektir. 25 Mayıs 2015 Pazartesi günü saat 09:00 da başlayacak duruşmaya katılarak demokratik tepkimizi sürdürmemiz, demokratik haklarımızdan vazgeçmediğimiz anlamı taşıyacaktır.
Silivri Cumhuriyet Savcılığı tarafından haklarında dava açılan isimler şunlar:
Önder Çolak, Tarık Dirik, Berker Esen, Kübra Bektaş, Uğur Çalış, Nermin Araç, İbrahim Orçin, Tamam Köroğlu, Coşkun Aksoy, Murat Çatak, Emre Yaşar Kahraman, Aysun Sezgin, Orhan Öpçin, Bircan Cevizli, Bilge Önat, Canberk Alpay, Kader Aydın, Mert Sevimli, Berke Yükselen, Melek Çilem, Eliş Açış, Utku Yiğit Yılmazer, Süheyl Kırkıcı, Turan Aslan, Zafer Orkun Sezgin ve Duran Söyler.
Vişne Haber Ajansı - Dilfiraz Değerli
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları
