loading
close
SON DAKİKALAR

Taksim’den vazgeçmek işçi sınıfına ihanet değil mi?

Taksim’den vazgeçmek işçi sınıfına ihanet değil mi?
Tarih: 27.04.2016 - 00:00
Kategori:

İmambakır Üküş; Bırakın AKP’li Süleyman Soylu ve CHP İl Başkanı Cemal Canpolat ve bu işleri tertipleyen tertip komitesi yasağı birlikte kutlasın…

Bu yıl DİSK, KESK, TTB ve TMMOB’den oluşan “1 Mayıs tertip komitesi” 1 Mayıs’ı Bakırköy’de “Pazar yeri”nde kutlama kararı almış…

DİSK’ten, KESK’ten, TTB’den ve TMMOB’den önce çalışma bakanı Süleyman Soylu “beklenen uzlaşma sağlandı 1 Mayıs Bakırköy’de Pazar yerinde kutlanacak” açıklaması yapmış…

Ayrıca Süleyman Soylu “Taksim’de ise sembolik olarak anıta çelenk bırakılacak” demiş…

Böylece işçi sınıfı pazar yerine mahkum edilmiş; Taksim’in ise “sembolik” değeri olduğu ilan edilmiş…

***

Aslında bunun böyle olacağı başından itibaren belliydi…

DİSK, KESK, TTB ve TMMOB Taksim için göstermelik olarak başvurmuştu; zaten aylardır ne 1 Mayıs için ne de Taksim için hiçbir çalışma yapılmamıştı…

Çok büyük ihtimal başından itibaren Bakırköy için ön görüşmeler yapılmıştı…

Bu “girişim”in öncülüğünü ise daha önce Fethullah Gülen’in “Cami-Cemevi projesi”nin de sözcülüğünü yapmış olan CHP İstanbul İl Başkanı Cemal Canpolat “devlet yer göstersin 1 Mayıs’ı orada kutlayalım” diyerek yapmıştı…

***

Gerçekten insan “merak” etmeden duramıyor?

CHP İstanbul il başkanı o açıklamayı kime güvenerek ve kiminle görüşerek almıştı…

CHP’nin “Taksim olmasın” diye bir kararı mı vardı?

Yoksa AKP, Taksim yasağını meşrulaştırmak için CHP İl Başkanı Cemal Canpolat’ı mı görevlendirmişti?

***

DİSK, KESK, TTB ve TMMOB zaten başvuru yaparken de Taksim için “sembolik” başvuru yapmıştı…

Başından itibaren bu “tertip komitesi” Taksim’de değil AKP’nin “izin” verdiği bir alanda 1 Mayıs’ı kutlamayı “tertip” etmişti…

Sonuçta işçi sınıfını Bakırköy’de pazar yerine mahkum ettiler…

Böylece AKP’nin Taksim yasağını meşrulaştırdılar…

***

Herkes “güvenlik” gerekçesinin arkasına sığınıyor…

Herkes AKP’nin “kışkırtmaları”nın arkasına sığınıyor…

Herkes AKP’nin “provokasyonları”nın arkasına sığınıyor…

Peki; Bakırköy’de olunca “güvenlik sorunu” olmayacak mı?

***

10 Ekim Ankara mitingi “izinli” bir miting değil miydi?

10 Ekim Ankara mitinginin “güvenliği”nden devlet sorumlu değil miydi?

10 Ekim Ankara mitingi “yasal” bir miting değil miydi?

Ne oldu; Ankara kana bulandı…

***

Suruç’ta katliam yapıldı…

Barış mitinginde katliam yapıldı…

Ankara’da insanlar servise binerken katliam yapıldı…

Ankara’da insanlar durakta otobüs beklerken katliam yapıldı…

İstanbul’da insanlar caddede dolaşırken katliam yapıldı?

***

“Provokasyon” veya “katliam olur” korkularıyla mı yaşayacağız?

“Provokasyon” veya “katliam olur” korkusuyla sokağa çıkmaktan vaz mı geçeceğiz?

“Provokasyon” veya “katliam olur” korkusuyla alanlara çıkmaktan vaz mı geçeceğiz?

Ne olacak; AKP baskıcı politikalarına boyun mu eğeceğiz?

***

“Taksim’de niye ısrar ediliyor” deniyor…

Taksim 1977’den bu yana başta işçi sınıfı olmak üzere bu ülkenin bütün ilerici güçleri için 1 Mayıs alanıdır…

Bu uğurda bu ülkede büyük bedeller ödenmiştir…

Taksim’den vazgeçmek bu mücadeleye ihanet etmek değil mi?

***

“Taksim’de niye ısrar ediliyor” diyene cevabımız AKP Taksim yasağında niye ısrar ediyor?

Taksim herkese açıkken; herkes her etkinliğini Taksim’de rahatça yaparken niye Taksim işçi sınıfına yasak?

AKP Taksim’den neden bu kadar korkuyor…

AKP Taksim’i mahkeme kararına rağmen neden yasaklıyor demeliyiz; esas yasakta “ısrar eden” AKP’nin kendisidir…

***

Taksim’den vazgeçmenin bir diğer gerekçesi ise “kitlesel kutlama” olarak sunuluyor…

Hatta hayatta yüz kişiyi bir araya getirme becerisi olmayan CHP İl Başkanı Cemal Canpolat “başka yerde izin versinler 1 milyon kişiyle 1 Mayıs’ı kutlayalım” demişti…

Amacından koparılmış ve içeriği boşaltılmış ve AKP’ye boyun eğmiş bir etkinlikte kaç kişiyi bir araya getirdiğinizin ne önemi var?

Ayrıca kitleler bu etkinliğe de “güvenlik” ve “provokasyon” endişesiyle katılmazlarsa ne olacak?

***

AKP yasağı ve baskısı aşılamıyorsa; ortada bir ciddi “güvenlik’’ riski varsa, çözüm AKP’nin yasağına boyun eğme olmamalıydı…

Eğer 1 Mayıs Taksim’de kutlanmayacaksa, AKP’nin istediği yerde değil, işçi sınıfının istediği yerde olmalıydı…

1 Mayıs’ı Taksim’de kutlama talebinden vazgeçmeksizin başka bir yer tespit edilebilirdi…

Örneğin Metal işçilerinin son dönemde mücadelelerinin bayrağı olan Bursa’da Metal işçileriyle dayanışma amacıyla 1 Mayıs kutlanabilirdi…

***

Neden Bursa değil Bakırköy pazarı?

Neden AKP’nin yasağına boyun eğiliyor?

Neden AKP’nin “izniyle” ve AKP’nin “gösterdiği” yerde miting yapılıyor…

Neden AKP’nin yasakçılığının ve 1 Mayıs düşmanlığının üstü örtülüyor…

***

Daha vakit varken bu yanlıştan dönülmelidir…

İstanbul için Taksim dışında hiçbir yerde 1 Mayıs kutlanamaz; buna izin verilemez…

İstanbul’da kutlanamıyorsa Bursa’da Metal işçileriyle dayanışma için kitlesel olarak kutlanmalıdır…

AKP’nin yasağına boyun eğerek, AKP’nin “izniyle” 1 Mayıs kutlanamaz…

***

Taksim’den vazgeçmek işçi sınıfına ihanettir…

Taksimden vazgeçmek o uğurda ödenen bedellere ihanettir…

Taksim’den vazgeçmek o meydanda kaybettiğimiz şehitlerimize ihanettir…

Taksim’den vazgeçmek AKP’nin yasaklarına ve baskılarına boyun eğmektir…

***

Bakırköy’de Pazar yerine gitmek işçi sınıfına ihanettir…

Bakırköy’de Pazar yerine gitmek 1 Mayıs mücadelesinde kaybettiğimiz şehitlerimiz anısına ihanettir…

Bakırköy’de Pazar yerine gitmek AKP’nin Taksim yasağına boyun eğmek; kabul etmektir…

Bakırköy’de Pazar yerine gitmek 1 Mayıs günü AKP’nin uyguladığı devlet şiddetini meşrulaştırmak demektir…

***

Bakırköy’de Pazar yerinde 1 Mayıs kutlanamaz…

İstanbul’da 1 Mayıs 1Mayıs alanında kutlanır…

Bırakın AKP’li Süleyman Soylu ve Tertip Komitesi Bakırköy’de birlikte kutlasın…

Bırakın AKP’li Süleyman Soylu ve CHP İl Başkanı Cemal Canpolat ve bu işleri tertipleyen tertip komitesi birlikte yasağı kutlasın…

İmambakır Üküş
İstanbul Gerçeği Genel Yayın Yönetmeni



ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları