1 Mayıs, Emekçilerin Birlik ve Dayanışma Gününü Kutluyoruz!

1 Mayıs, Emekçilerin Birlik ve Dayanışma Gününü Kutluyoruz!

Dünya emekçilerinin birlik, mücadele ve dayanışma günü olan 1 Mayıs, 1886 yılından bu yana geçen 128 yıldır yaşanan uyanışı geleceğe taşıyan bir bayram günü olarak kutlanmaktadır.

Ülkemizde ise ilk olarak 1923 yılında "Amele Bayramı" olarak kutlanmasına ve 1977 katliamının üzerinden 37 yıl geçmesine rağmen, emekçilerin 1 Mayıs bayramını özgürce kutlamaları önündeki engeller devam etmektedir.

Dünyada genel olarak emekçiler aleyhine bir sürecin yaşandığı günümüz koşullarında, ülkemizde çalışanların durumu çok daha vahim boyutlar kazanmaktadır. AKP iktidarının izlediği “emek karşıtı, rantçı ve yağmacı” politikalarla, var olan ekonomik, sosyal ve demokratik kazanımlar ortadan kaldırılırken, en küçük insani talepler dahi akıl almaz baskılarla yok edilmeye çalışılmaktadır.

Genel olarak “emek istismarının” yanı sıra binbir emek, özveri ve alınteri ile yaratılan kamu kaynaklarının küresel ve yerli kimi sermaye gruplarına peşkeş çekilmesi, son yıllardaki “emek sömürüsünün” en önemli biçimlerinden biri haline gelmiştir. Bu çerçevede iktidar tarafından gündeme getirilen “kentsel dönüşüm” ve “çılgın projeler" ile kentsel ve doğal alanlarımız ekonominin ve yeni sermaye gruplarının finans kaynağı olarak görülmektedir. Halkın birikimi olan kamusal ve kültürel varlıklarımızla birlikte bütün yaşam değerlerimiz yok edilmektedir.

Emekçilerin yaşadığı mahalleleri hedef alan “rantçı” politikalarla kentsel mekânda var olan “varsıl-yoksul” ayrışmasının daha da derinleşmesi, kültürel zenginliklerimizin ve toplumsal barışın tamamen ortadan kaldırılması gibi insanlığın yarattığı evrensel değerlerle bağdaşmayan, toplum ve çevre haklarını yok sayan “yıkım ve talan” süreçleri yoğun bir şekilde uygulamaya konulmaktadır.

İktidarın bütün bu “emek gaspı” niteliğindeki uygulamaları yetmiyormuş gibi, ülkemiz emekçileri için tarihsel bir anlam ifade eden 1 Mayıs’ı Taksim’de kutlama isteği de ısrarlı biçimde engellenmekte ve şiddet yöntemleri uygulanmaktadır.

“Gezi Direnişi” ile de açıkça ortaya konduğu şekliyle, Taksim başta olmak üzere tüm meydanlar, sokaklar, kamusal alanlar hepimizin ortak değeri ve ortak yaşam alanıdır. Birarada yaşayabilme umudumuz, kültürümüz, tarihimiz, ortak belleğimizdir; meydanlar, toplumun demokratik gösteri ve kutlama hakkını gerçekleştirebilmesine açık olmalıdır.
Bizler, bir kent suçu niteliğindeki Yenikapı dolgu alanında değil; adaletsizliğin yaşandığı yerde, 1977’den bugüne kadar orada kaybedilen tüm canlar adına adaleti aramak için, toplumsal bellekte önemli yer tutan Taksim Meydanı’nda her türlü baskı ve şiddete karşı, coşkulu ve barışçıl bir şekilde 1 Mayıs’ı kutlamak istiyoruz.

Mimarlar Odası olarak, bu anlayışla 1 Mayıs’ta, emek üzerindeki anti-demokratik uygulamalara, emeğin güvencesiz çalıştırılmasına karşı verilecek mücadelede emekten yana güçlerle birlikte davranacağımızı bildiriyor, tüm çalışanların 1 Mayıs Birlik ve Dayanışma Günü’nü kutluyoruz. 25 Nisan 2014

TMMOB MİMARLAR ODASI
Merkez Yönetim Kurulu

ETİKETLER : türkiye, istanbul, gerçeği, haberleri, son dakika, 1 Mayıs, Emekçilerin Birlik ve Dayanışma Gününü Kutluyoruz!