loading
close
SON DAKİKALAR

Akif Hamzacebi; Partimizin sürekli olarak ''Cumhurbaşkanı Adayı''nı, ''aday belirleme yöntemi''ni konuşması CHP’nin enerjisini tüketmektedir!

Akif Hamzacebi; Partimizin sürekli olarak ''Cumhurbaşkanı Adayı''nı, ''aday belirleme yöntemi''ni konuşması CHP’nin enerjisini tüketmektedir!
Tarih: 03.02.2025 - 13:00
Kategori: Siyaset

Akif Hamzacebi'den Cumhuriyet Halk Partisi yönetimine; Partimizin sürekli olarak “Cumhurbaşkanı Adayı”nı, “aday belirleme yöntemi”ni konuşması CHP’nin enerjisini tüketmektedir. Bu sorun Yönetmelik, Yönerge vs düzenlemesi ile de aşılamaz.

CHP Eski Grup Başkanvekili ve Genel Sekreteri Mehmet Akif Hamzacebi Cumhuriyet Halk Partisinin Cumhurbaşkanı Aday Adayı açıklaması sürecine ilişkin olarak 3 Şubat 2025 Pazartesi günü sosyal medya hesabımdan bir basın açıklaması yaptı.

Akif Hamzacebi açıklamasında;

CHP'nin Cumhurbaşkanı Adayı Kim Olmalı?

CHP'nin Cumhurbaşkanı Adayı ne zaman ve nasıl belirlenmeli?

CHP'nin önceliği nedir?

- CHP Cumhurbaşkanı adaylığı konusunda uzun sürecek bir tartışmanın içine girdi. Cumhurbaşkanı adayının futbol sahalarından bildiğimiz "sağ açık", "sol açık" gibi terimlerle tarif edilmeye çalışılmasıyla hız kazanan süreç devam ediyor. Böylesi tariflerle CHP’nin Cumhurbaşkanı adayını tanımlamaya çalışmak, tarif edilmek istenen kişilere zarar veriyor.

Cumhurbaşkanlığı seçimine daha uzun bir zaman olduğu halde ve ülkenin öncelikli başka sorunları varken Partimizin sürekli olarak “Cumhurbaşkanı Adayı”nı, “aday belirleme yöntemi”ni konuşması CHP’nin enerjisini tüketmektedir.

Genel Başkanımız Sayın Özgür Özel’in 28 Ocak 2025 tarihindeki Grup konuşmasıyla konu başka bir aşamaya evrilmiştir. Genel Başkan konuşmasında CHP’nin Cumhurbaşkanı adayını parti üyelerinin belirleyeceğini, CHP TBMM Grubunun da üyelerden çıkan bu eğilime uygun hareket edeceğini (üyelerin kararını tatbik edeceğini ) açıklamıştır.
Hemen ifade edeyim ki bu yöntemin CHP’yi Cumhurbaşkanlığı seçiminde bir çıkmaza götürecek olmasından endişe ederim.

Görüşümün hukuki ve siyasi gerekçelerini aşağıda sunuyorum.

1- Anayasa Madde 101/2’ye göre siyasi partilerden Meclis’te grubu bulunanlar Cumhurbaşkanı adayı gösterecekleri kişiyi partilerinin grup genel kurulu kararıyla belirlerler. Yani CHP’nin Cumhurbaşkanı adayını belirleme yetkisi Anayasaya göre CHP TBMM Grubuna aittir. Nitekim Sayın Özel de yetkinin CHP TBMM Grubunda olduğunu dikkate alarak Meclis Grubunun aday belirlerken,  üyelerin ortaya koyduğu iradeye göre hareket edeceğini söylemiştir.

Ne var ki siyasi parti gruplarının Cumhurbaşkanı adaylarını belirleme süreci, seçim tarihi yaklaşırken YSK’nın ilan edeceği seçim takvimine uygun olarak işlemek durumundadır. Şu anda, seçimlerin yenilenmesine karar alınmadığı veya normal seçim zamanı gelmediğine göre CHP’nin Cumhurbaşkanı adayını belirleyeceği hukuki bir zemin yoktur.

Bu nedenle CHP’nin, seçim tarihi netleşmeden ve YSK Cumhurbaşkanlığı seçimine ilişkin  seçim takvimini ilan etmeden Cumhurbaşkanı adayını belirlemeye yönelik bir süreç başlatması ve bunun sonucunda adayı  belirlemesi hukuken mümkün değildir, siyaseten de doğru değildir.

- Cumhurbaşkanı Adayını Grup Genel Kurulu belirleyeceğine göre, parti üyeleri arasında yapılacak oylamada çıkan sonuç, ancak tavsiye mahiyetinde olabilir. Şüphesiz ki üyelerin görüşü tavsiye mahiyetinde de olsa önemlidir.

Ancak Parti Tüzüğünde Cumhurbaşkanı Adayıyla ilgili tavsiye mahiyetinde dahi olsa üyelerin görüşünün nasıl alınacağına ilişkin bir hüküm yoktur. Tüzüğün “Cumhurbaşkanı Adayının Saptanması” başlıklı 54. Maddesi ise uygulanabilir değildir. Zira bu madde son genel seçimlerde CHP’nin yüzde 5’ten fazla oy almakla birlikte Mecliste grubu olmaması halinde uygulanabilir. O halde dahi maddenin uygulamasında sorun vardır. (Tüzük yazılırken tüzüğün mimarlarına (!) bunları hatırlatmıştım ancak dikkate alınmamıştı).

- Bu konuda akla gelen yöntem, Tüzükte yazılı olmasa da eğilim yoklaması olabilir. Ancak eğilim yoklamasının adı son tüzük kurultayında güya ön seçim yapıyormuş gibi “örgüt denetiminde ön seçim” olarak değiştirilmiştir. Örgüt denetiminde ön seçimin hangi hallerde yapılacağı Tüzükte bellidir. Bu haller arasında Cumhurbaşkanı adayının ( aslında aday adayı ) belirlenmesi yoktur.
Buna rağmen örgüt denetiminde ön seçim yoluna gidilirse bu hukuki olmaz.

- Bu sorun Yönetmelik, Yönerge vs düzenlemesi ile de aşılamaz. Tüzük değişikliğine gidilerek, CHP TBMM Grup Genel Kuruluna tavsiye mahiyetinde bir karar almak üzere “örgüt denetiminde ön seçim” yöntemi ihdas edilebilirse de  bu çözüm de derde deva değildir.

CHP, iktidarın hukuksuzluklarını anlatırken, kendisi Cumhurbaşkanı adayını belirlemede hukuku zorlayan yollara başvurmamalıdır.

- Ayrıca örgüt denetiminde ön seçim, mahiyeti gereği hakim denetiminde olmayacağı için sonuç  sürekli tartışma konusu olabilecektir.

- Buna göre üyelerle yapılacak örgüt denetiminde ön seçimde ismi çıkan kişiyi Cumhurbaşkanı adayı göstereceğiz demek, erken bir niyet beyanından öteye geçemez.

Bu da gelecekteki CHP Grup Genel Kurulu iradesini şimdiden ipotek altına almaya çalışmak olur. Grup Genel Kurulu bu kararı,  YSK’nın ilan edeceği seçim takvimini beklemeden şimdi de alabilir denilebilir. Durum yine değişmez, alınan karar CHP’nin iç işlemi olup YSK’ya bildirilmeyeceği için o kişi bu aşamada aday değil CUMHURBAŞKANI ADAY ADAYI olur.

- Ayrıca şimdi yapılacak örgüt denetiminde ön seçimde  en çok oyu alan bir aday, iki- üç yıl sonra yapılacak örgüt denetiminde ön seçimde aynı oyu alamayabilir. İleride, Cumhurbaşkanı adayını belirlemek üzere YSK’nın ilan edeceği seçim takvimindeki tarihlere göre toplanacak  CHP Grup Genel Kurulunun bugünkü duruma göre karar alacağının da  bir garantisi yoktur.

Sonuç olarak üyelerle yapılacak örgüt denetiminde ön seçimi kazanan kişi sonrasında CHP grup Genel kurulu tarafından cumhurbaşkanı adayı olarak ilan edilse dahi cumhurbaşkanı adayı değil Cumhurbaşkanı Aday Adayı olur.

Bu aşamada hukuken aday değil aday adayı belirlenmiş olacağına göre Partiyi ve milleti yıllarca bununla meşgul etmeye gerek var mı?

2- Bir de şu var. Cumhurbaşkanlığı seçiminin yapılacağı tarihe kadar CHP, Genel Başkan ve diğer parti organlarının seçimini  içeren bir Kurultayı yapmak zorundadır. Kurultay sonrasında oluşacak yeni parti yönetiminde Cumhurbaşkanı adaylığı konusunda farklı düşünceler oluşabilir.

3- İşin esasını ilgilendiren önemli bir konu da Cumhurbaşkanlığı seçiminin tarihidir. Yasal tarih 2028 Mayıstır. Seçimlerin yenilenmesine karar verilmesi halinde muhtemel tarihler 2027 Mayıs veya sonbahar gibi gözükmektedir. Seçimin erkene alınıp alınmayacağı veya hangi tarihe alınacağını belirleyecek unsurlardan ilki Sayın Erdoğan’ın anketlerdeki oy oranıdır. TBMM kararı işin sonraki kısmıdır.
İhtimal dahilinde görülmediği için konuşulmamakla birlikte anketler bir daha seçilmesi yönünde bir eğilimi göstermiyorsa seçimlerin yenilenmesi hiç konuşulmayacak ve Erdoğan süresini sonuna kadar kullanacaktır.

Bu nedenle erken bir tarihte yapılması halinde dahi, Cumhurbaşkanlığı seçimine iki yıldan fazla bir zaman varken CHP’nin aday göstermek için acele etmesi niye?

4- CHP’nin Genel Başkanı doğal Cumhurbaşkanı adayıdır. Öyle olmak zorundadır.  Bununla birlikte  Sayın Özgür Özel Cumhurbaşkanı adayı olmayacağını açıklamıştır. Zaman ne gösterir, aday belirlemek için Grup Genel Kurulunun toplanacağı tarihe kadar neler olur bilinmez tabi. Ancak CHP Genel Başkanının Cumhurbaşkanı adayı olmayacağını açıkladığı bir süreçte, Partide sanki  başka aday olabilecek kimse yokmuş gibi adayı "sağ açık-sol açık" kavramları arasına sıkıştırmak, hele "gönlümde bir aday var ama...", veya "adayımız hazır"  gibi cümlelerle ipucu vermeye çalışmak  demokrasi kültürüne uygun düşmemektedir.

5- Cumhurbaşkanı adayını belirleyecek olan CHP TBMM Grubunun,  "sağ açık-sol açık" ve benzeri kavramların yol açtığı açmazı aşarak başarılı olacak bir aday etrafında birleşeceğine inanıyorum.

6- Şunu da unutmayalım bugünkü konjonktürde Genel Başkan dışındaki bir CHP adayının Cumhurbaşkanı seçilmesi halinde Partide yapacağı ilk iş Kurultayı toplayarak Genel Başkanlık koltuğuna oturmak olacaktır.

Adaylık konusunda parti üyelerinin eğilimi önemlidir. Bunu kimse ikinci plana atamaz. Bunun yanında adayın halktaki karşılığı, diğer partiler veya tabanlarıyla ittifak yapabilme yeteneği, seçimi kazanarak bilgi ve tecrübesiyle ülkeyi yönetebilecek bir kapasiteye sahip olması da önemlidir.
Ancak işin bu kısmı ihmal edilmektedir.

7- CHP Genel Başkanının Cumhurbaşkanı adayı olmaması halinde, adayın belirleneceği Grup Genel Kurulu toplantısında "sağ açık-sol açık" veya üyeler arasında yapılan yoklamadan çıkan aday adayları dışında başka aday adaylarının da çıkacağından şüphe etmiyorum. İki büyükşehir belediye başkanı dışında Cumhurbaşkanı adayımız yok anlayışı CHP’nin gücünü, örgütteki birikimini, kadrolarını farketmemektir.

Bu kadrolar CHP’de vardır. Bunlar milletvekili olabilir/ olmayabilir, belediye başkanı olabilir/ olmayabilir, tanınmış olabilir/ yeterince tanınmamış olabilir. Cumhurbaşkanlığı seçiminde bu unsurlar ikinci planda kalır.

8- Unutmayalım ki Sayın Erdoğan 2014’ten bu yana Cumhurbaşkanlığı seçimlerini hep yüzde 51-52 oy oranlarıyla kazandı. Son seçimdeki ilk tur oyu da yüzde 49.5’tur.

9- CHP 2019 yerel seçimlerinde İBB Başkanlığına Sayın Ekrem İmamoğlu’nu aday gösterdiği zaman tanınırlık oranı  yüzde 15’leri bulmuyordu ve adaylık için ön seçim, eğilim yoklaması gibi yollara gidilmemişti. Sonuçta CHP İBB’yi kazandı. Ön seçim (ve tanınırlık, anketler vs) önemsizdir demiyorum. Sadece, bu unsurlara Cumhurbaşkanlığı seçiminde kaldırabileceğinin üzerinde bir önem atfedildiğini söylemek istiyorum.

10- CHP’nin Cumhurbaşkanı adayını belirlemek için şimdiden üyelerin eğilimine başvurmak ilk bakışta demokratik ve akla uygun bir yöntem gibi gözükse de yeterli değildir, ülkemiz siyasetinin gerçeklerine uygun değildir.

11- Konjonktüre göre  üyeler arasında yapılacak yoklamadan bir büyükşehir belediye başkanı çıkacaktır. Bu durum Partide sorunların bitimi değil başlangıcı olacak, sonuçta CHP Cumhurbaşkanlığı seçimine gücünü kaybetmiş olarak girecektir.
- Sormak lazım, partinin enerjisini kendi iç meseleleriyle tüketeceği, başarılı iki büyükşehir belediye başkanımızı tartıştıracağı, ülke gündemini aylarca-senelerce CHP’nin Cumhurbaşkanı adayıyla meşgul ederek güç kaybedeceği bir yola niye giriyorsunuz?

- Aday adayı ilan edilen bir büyükşehir belediye başkanı
iki- üç yıl süreyle Türkiye’yi dolaşacaktır. Belediye başkanı olduğu şehrin hizmetlerinde önemli bir aksama olduğu zaman bu süreç o belediye başkanının aleyhine olmayacak mıdır?

- Sonuçta CHP’nin Cumhurbaşkanı aday adayı ilanı, 23 yıllık (seçim tarihinde en az 25 yıllık olacak ) bir iktidar döneminin sonunda yıpranmış AK Partiye, toparlanması için alan açmaktan başka bir sonuç vermeyecektir.

12- CHP’nin Adayı, YSK’nın seçim takvimine uygun olarak ilan edildiği andan itibaren karşısındaki adaya bağlı olmaksızın Cumhurbaşkanlığının  en güçlü adaydır. Önemli olan adayın performansı, ülkeyi yönetebileceği konusunda vereceği güven ve kitleleri kucaklayabilme kabiliyetidir.

Kazanma azim ve kararlılığında olan Aday seçimi kazanacaktır.
Aday ilan etmek için telaşa gerek yok.

CHP'nin önceliği nedir?

* CHP’nin Cumhurbaşkanı adayının kim olacağını konuşmak suni bir gündemdir. Başarılı iki büyükşehir belediye başkanımızı yıllar sürecek bir tartışmanın içine atarak yıpratmamalıyız.
Bu gündemden derhal çıkılmalı.

* CHP’deki esas sorun Cumhurbaşkanı adayının kim olacağı değil, Partide iki başlı yönetimin varlığıdır. CHP iki liderli  yapıyla  devam edemez, etmemelidir. CHP’nin tarihinde olmayan bir yönetim yapısı sürdürülebilir değildir.

Bu yapı CHP adayının Cumhurbaşkanlığı seçimini kazanmasının önündeki en büyük engeldir.

* Yeni bir siyasal mücadeleyi başlatmak için iki başlı yönetim anlayışının tasfiye edilerek partiye tümüyle hakim bir liderliğin inşa edilmesi şarttır.

* İki başlı yönetim sorununu aşmanın yolu Cumhurbaşkanı Adayı ilan etmek değildir.

CHP’nin önceliği Cumhurbaşkanı adayını belirlemek değil bu olmalıdır. Diğer her şey bundan sonra gelir.

SON SÖZ: Umutsuz durumlar yoktur, umutsuz insanlar vardır. Türkiye’yi buradan çıkaracak güç CHP’de vardır.

Saygılarımla.  

M. Akif HAMZAÇEBİ

Kaynak : istanbulgercegi.com

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları