loading
close
SON DAKİKALAR

Akşener'den Erdoğan'a: İncirlik’in kapısına kilit vur

Akşener'den Erdoğan'a: İncirlik’in kapısına kilit vur
Tarih: 22.10.2019 - 10:20
Kategori: Siyaset

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener partisinin grup toplantısında konuştu.

Akşener'in konuşmasından satır başları şöyle:

"-ABD Başkanı harekat durduktan sonra ne dedi biliyor musunuz? Okul bahçesindeki çocuklar gibi kavga etmeleri gerekiyordu. Kavga ettiler ayırdım. Sayın Erdoğan ise, bu konuyu önceliğimiz olarak görmüyoruz, dedi. Mehmet'imin kanı pahasına mücadele ettiği bu meseleyi, cumhurun başkanı önceliği olarak görmüyor. Türk milletinin başını öne eğdin. Görüşmem dediğin adamla koltukların yan yanaymış gibi poz verdin yazıklar olsun.

-ABD Başkanı’nın mektubunda bir tek gülücük emojisi eksik. Türkiye ilk kez sınır ötesi operasyonu yapmıyor. Tarih 1997, Irak’ın kuzeyine Çekiç Harekâtı başladı. Altında benim de imzam vardır. O harekât 4 ay sürdü. PKK’ya çok ağır bir darbe indirildi. Ne ABD’den misafir ağırladık ne de dönemin ABD Başkanı ağzını açabildi. Çünkü kararlılığımızı biliyorlardı. Nasıl oldu da ABD Başkanı her türlü tehdit ve hakareti kendine hak görüyor. Nasıl oldu da PKK ile Türkiye eş tutulabiliyor. Bu küstahlık cevapsız bırakılamaz, yenilip yutulamaz, üstü örtülemez,bunu yapanlara dostum denilemez Sayın Erdoğan. Senin dostun sana hayal bile edemeyeceğin imkanları veren milletindir. Senin milletine hakaret edenlerle dost olamazsın. Yeri ve zamanı geldiğinde cevabı verilecektir diyerek milletimizi oyalayamazsın. Teröristin üzerine yürürken yürüdüğün yola kilit vuruyorlarsa sen de İncirlik’in kapısına kilit vur.

-Mutabakat metnindeki belirsizliklerin yeni bir oyalama sürecinin habercisi olmasından da endişe ediyoruz. Bazı sorular havada duruyor. Güvenli bölgeyi kim nasıl yönetecek. Şam yönetimi ile nasıl bir temas yapılacak. Teröristlerin silahlarını kim toplayacak? Güvenli bölge esasen Suriye’nin tamamıdır. Gerekeni yapmak durumundayız. Süleyman Şah Türbesi’nin de durumunu hatırlatalım. Barış Pınarı Harekâtı sınırımızın ötesinde bir güvenli bölgeyi hedef aldığına göre bu tarihi mirasın devir alındığı bölgeye dönmesi gerekiyor. İktidar beklentimiz odur ki, harekâtı durdurduğunuza göre bölge artık güvende. Buyurun Süleyman Şah’ın incinen yüreğini tamir edin.”

-Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemine geçtiğimiz günden bu güne işsizlikteki artış ortada. Bir milyon 100 bin üniversiteli olmak üzere 8 milyonu aşkın insanımız işsiz. Şehirlerimizde işsizlik üst üste 16 aydır artmaya devam ediyor. Son iki ayda 2 milyon vatandaşımız daha işsiz kaldı. Adana’nın nüfusu 2 milyon 200 bin. Son iki ayda Adana’nın nüfusuna yakın işsizimiz var demek. Sakarya’nın nüfusunun iki katı kadar vatandaşımızı işsiz kaldı demek. Sayın Erdoğan ve damadı için bunlar birer rakamdan ibaret.

-Haydarpaşa Garı aynı zamanda eski filmlerde iş bulmak umuduyla İstanbul’a gelenlerin ayak bastıkları yerdir. İhaleye İBB de girmek istedi. Önce sen girme dediler. İmamoğlu ısrar etti, ihaleye girildi. İhaleyi İBB değil onun 3 bin maaşlı çalışanı kazandı. Şaşırtıcı ama gerçek. İhaleyi kazanan kişi iki yıl öncesine kadar İBB’nin maaşlı çalışanı. Bu arkadaş aynı zamanda Okçuluk Vakfı yöneticisi. Hani şu İBB’den yıllık 17 milyon lira destek alan vakıf, hani şu Malazgirt Savaşı’nda atılandan fazla ok atılan vakıf. Sermayesini katına çıkarmış. İhaleyi yapan demir yolları işletmesinin bağlı olduğu bakan Cahit Turhan kendisi önce Karayolları Genel Müdürlüğü yaptı, sonra gitti mütaahhitlerin genel müdürü oldu. İhaleyi alan kişiye nereden bu para diye sormadı. Birilerinin gözü yine rantta, fakirin, fukaranın ekmeğinde. Haram olsun, zıkkım olsun.

-İnşallah milletimiz yetkiyi verdiğinde büyük gücün nasıl harekete geçeceğini hep birlikte göreceğiz. işsizlik denince inşaat başta olmak üzere sektörel daralmadan söz ediyorlar. Beş yılda hızlı bir şekilde artışa geçen işsizlik sektörel daralmaya bağlanamaz. Harcamalardaki düşüş önce şirketlerin cirosunu düşürüyor. Cirosu düşen şirket de ilk iş olarak çalışan sayısını düşürüyor. Biz de diyoruz ki millî gelir artınca hizmet sektöründe artacak miktarla beraber işsizlik de azalacaktır. Bu döngüyü ayakta tutabilmenin yolu da yatırımlara öncülük etmek, teşvik etmektir.

-İYİ Parti iktidarında Türkiye vakit kaybetmeden üretime dayalı bir ekonomik modele geçiş yapacak. Türkiye kalitesiz büyüme hastalığından kurtulacak. Tekrar 17. büyük ekonomi olacak. Tarımın millî gelirdeki payını yüzde 10'un üzerine çıkaracağız.

-Öyle iş insanlarını toplayıp her biriniz iki kişiyi işe alsanız diye nutuk atmaktan  bahsetmiyorum. İstihdam yaratmak için adım atmaktan bahsediyorum. Türkiye bu kaynaklara sahip. Yeter ki ekonominin merkezine üretimi, üretimin merkezine kaliteyi koyalım. Çünkü kaliteli üretim rant paylaşmaktan başka bir iş bilmeyenleri çıkarmayı gerektirir."

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları