Avrupa'nın ilk çölü genişliyor

Tarih: 01.11.2021 - 16:46

Kategori: Bilim

Son yıllarda Kuzey Kutup Dairesi'ndeki sıcaklık küresel ısınmanın iki katından daha fazla artıyor. Avrupa'nın ilk çölü olarak bilinen Rusya'nın Kalmıkya Cumhuriyeti bu kapsamda çölleşmeye devam ediyor.

Bilim insanı Svetlana Bodzhaeva, her yazın ardından değişen iklimin yol açtığı hasarı incelemek için Rusya'nın güneyindeki Kalmıkya Cumhuriyeti'nin bozkırlarında engebeli yollarda dört saatlik bir yolculuk yapıyor.

AP’nin bildirdiğine göre kurak arazi yönetimi konusunda uzman olan Bodzhaeva, çoğunluğu sığır yetiştiricilerinden oluşan birkaç yüz kişinin yaşadığı Bergin kasabasını çevreleyen kum tepelerinin yayılmasını durdurmak için ekibi tarafından ekilen çalıları inceliyor ve toprağı kazıyor.

AVRUPA'NIN İLK ÇÖLÜ

Onlarca kavurucu sıcak yaz kuraklığı nedeniyle artan kum tepeleri, son yıllarda bazı bilim insanlarının "Avrupa'nın ilk çölü" olarak adlandırdığı bölgedeki bozkırların azalmasına yol açtı.

Bununla birlikte, Rusya Glasgow'daki COP26 iklim zirvesine hazırlanırken, Kuzey Kutup Bölgesi'nden güney tarım kuşağına kadar ülke genelinde yükselen sıcaklıkların tehdidi altındaki yüzlerce şehir ve kasabadan biri olarak öne çıkan Bergin, dikkatleri üzerine çekiyor.

SICAKLIKLAR İKİ KATTAN FAZLA ARTIYOR

Uzmanlar, Rusya'nın kuzeyinde sıcaklıkların küresel ortalamanın iki katı kadar arttığını açıkladı. Bu nedenle, son beş yıldır Bodzhayeva, yerel halktan çobanların kum tepelerinin etrafına calligonum çalıları dikmelerine yardım ediyor. Bu çalıların kökleri çölün ilerlemesine karşı koymak için toprağı birbirine bağlıyor.

Bodzhayeva, yine de Kalmıkya'daki kumların son iki yılda iki katından fazla arttığını söyledi. Ancak, ekibinin şehrin doğusundaki bir kum tepesini durdurarak bazı başarılar elde ettiğini aktardı:

"Bu çölleşme yatağı birkaç yıl içinde Bergin köyünü tamamen kumla kaplayacaktı.”

Diğer taraftan, Kalmıkya Cumhuriyeti’nin başkenti Elista'da kıdemli bir çölleşme uzmanı olan Alexander Kladiev'e göre, kum tepeleri aşırı otlatmanın neden olduğu toprak erozyonu tarafından yönlendirildi. Kladiev, bölgenin büyükbaş hayvan nüfusunun kırılgan toprağı çiğneyerek bitkilerin kök salmasını engellediğini söyledi.

GEÇEN YIL EN KÖTÜ KURAKLIK YAŞANDI

Ancak, sığır ve koyun yetiştiriciliği yerel ekonominin temel dayanak noktasını oluşturuyor. Kladiev, son yıllarda daha kuru ve daha sıcak hava nedeniyle çölleşmenin hızlandığını belirterek, "Sıcaklık koşulları hiç şüphesiz olarak değişiyor. Yağış miktarı ciddi şekilde düştü. Yazın yağan yağmur çok kısa oluyor ve su çok hızlı buharlaşıyor” diye konuştu.

Yöre halkı ise yağmursuz geçen ayların ardından yiyecek kıtlığı nedeniyle bozkırda binlerce sığırın telef olmasıyla, 2020 yazında on yıllardır görülen en kötü kuraklığın yaşandığını açıkladı.

Kuraklıkta 25 hayvanının yarısından fazlasını kaybeden yerel bir köylü olan Ulyumdzhi Mukabenov, "Sığırlar, ot aradılar ama bulamadılar. Onlara bakamadık. Gerçekten çok üzgünüm” dedi.

Kalmıkya'da yerel çobanlar, yem stoklamak ve hayvanlarını sabahın erken saatlerinde, sıcaklıkların daha düşük olduğu gece saatlerinde meraya çıkarmak için daha fazla uğraştıklarından yakındı. Birçoğu, Rus ve yerel hükümetin gelecekte geçimlerini daha da zorlaştıracak daha yüksek sıcaklıklara boyun eğdiklerini söyledi.

Bergin yakınlarında yaklaşık bin koyundan sorumlu bir çoban olan 58 yaşındaki Zhaksilik Mindigaliyev, en kötüsüne hazırlanırken çalışmaya devam etmekten başka seçeneği olmadığını söyleyerek, "Ana düşmanlar kum, rüzgar ve ısıdır. Her zaman bir sıcaklık vardı, bundan kaçış yok ama son zamanlarda yazları çok sıcak oluyor" dedi.

Bununla birlikte, bölgedeki çobanların kuraklığı atlatmasına yardımcı olmak için bölgesel hükümet olağanüstü hal ilan etti ve federal hükümetten hayvan yemi satın almak için yaklaşık 562 milyon ruble yardım sağladı.

RUSYA STRATEJİSİNİ DEĞİŞTİRMELİ

Kalmıkya Tarım Bakan Yardımcısı Nikolai Abushinov, bölgenin hayvancılığın yüzde 80'ini yardım olmadan kaybetme riskiyle karşı karşıya olduğunu söyledi. Ancak, hali hazırda halk hayvancılıktan elde ettiği gelirinin yüzde 25’ini kaybetti.

Bakanlığın küresel ısınma konusundaki stratejisi sorulduğunda, Abushinov, çabalarının çoğunun artık iklimle ilgili felaketlerin sonuçlarını ele almaya yönelik olduğunu söyledi. Uzmanlar, bu tutumun Rus hükümetinin bir bütün olarak iklim değişikliğine yönelik yaklaşımının bir göstergesi olduğunu ve sorunun köklerine değinmek yerine etkilerini azaltmaya odaklandığını belirtti.

Ancak geçen ay, Rus hükümeti ilk kez 2060 yılına kadar net sıfır karbon emisyonu hedefi belirleyen daha agresif bir karbonsuzlaştırma stratejisi taslağı hazırladı.