Müziğin kitleleri birleştiren ve önyargıları yıkan gücüne güvenen Babylon, yeni sezonda rotasını dünyanın merkezinden uzak, bilinmeyen bölgelere döndürüyor.
Alan Parker’ın 1978 tarihli sansasyonel filmi “Midnight Express/Geceyarısı Ekspresi”nden sıra dışı bir şekilde ilham alan ve bu filmin bilinmeyen kültürlere ve “öteki” topraklara yapıştırdığı önyargıları kırma gayesiyle yola çıkan Midnight Express serisi; müziğin bu anlamdaki “öteki” temsilcilerini Eylül ayında Babylon sahnesine konuk ediyor.
Midnight Express konserleri kapsamında bu hafta Tinariwen, Rainbow Arabia ve Mulatu Astatke gibi grup ve müzisyenler Babylon’da sahne alacak.
Rainbow Arabia // 19 Eylül Pazartesi 20.00 // 25 TL – 20 TL
Babylon “Midnight Express” serisi dahilinde Los Angeles’lı sıra dışı ikili Rainbow Arabia’yı konuk etmeye hazırlanıyor. Rainbow Arabia; Amerikalı kült punk grubu Future Pigeon’ın klavyecisi olarak tanınan Danny Preston ve onun eşi Tiffany Preston’dan oluşuyor. Dans müzik konseptini kendi anlayışlarına göre şekillendirerek Arap, Kuzey Afrika ve Amerikan avangard pop öğelerini korkusuzca kullanan Rainbow Arabia ikilisi, şimdiye kadar Amerika ve Avrupa’da New York’lu topluluk Gang Gang Dance ile turneye çıktı, Wavves ve Mogwai gibi isimlerle aynı sahneyi paylaştı. Suriyeli müzisyen Omar Souleyman’ı en önemli ilham kaynakları olarak gösteren Amerikalı grup, Almanya’nın elektronik müzik denince akla gelen ilk plak şirketi Kompakt üzerinden yayınlanan son EP’leri “Kabukimono“ ile yollarına hız kesmeden devam ediyor.
Kapı açılış: 20.30 Konser: 21.30 Warm-up & After Party: Erel Eryürek
Mulatu Astatke // 21 & 22 Eylül 21.30 // 40 TL – 30 TL
Etiyopyalı müzisyen ve besteci Mulatu Astatke, caz çevreleri tarafından Ethio-Jazz türünün yaratıcısı olarak kabul edilen yaşayan bir müzik efsanesi. Gilles Peterson tarafından “müziğin ulaşılabilecek en üst formunu yaptığı” söylenen Mulatu Astatke, müzik eğitimini Londra, Boston ve New York’ta tamamladı. Kendisi aynı zamanda Berklee College of Music’in ilk Afrikalı öğrencisi. Müziğinde geleneksel Etiyopya folklorik müziğini, klasik caz ve Latin müziğiyle birleştiren sanatçı, şimdiye kadar aralarında Duke Ellington’ın da olduğu bir çok önemli isimle ortak çalışmalara imza attı. Avrupa’dan Amerika’ya hatta Glastonbury Festivali’nda bile performans gösteren müzikal kimliğiyle tamamen kozmopolit bir müzik icra eden Afrikalı usta, 2008 yılında Londra’lı vizyoner caz oluşumu Heliocentrics ile beraber çalışmaya başladı. Jim Jarmusch’un film müziklerini yazan, Harvard ve MIT gibi üniversitelerde müzik üzerine araştırmalar yapan bu yaşayan efsanenin performanslarında kullandığı en önemli enstrüman ise Vibrafon.
Tinariwen // 23& 24 Eylül 21.30 // 40 TL – 30 TL
Afrika’da Mali’nin Kuzey bölgesinde Sahra çöllerinde yaşayan bir avuç Tuareg göçebesi... Tam olarak kaç kişiden oluştuklarını bilmiyoruz fakat ortak ve güçlü bir tutkuları var: Müzik. Tinariwen, ilk olarak Libya’daki mülteci kamplarında 1979’da yöresel çalgı aletlerine ek olarak gitar da kullanarak müzik yapmaya başladı. 90’lardaki ateşkes döneminde çalışmalarını hızlandıran grubun kurucusu ve aynı zamanda solisti olan İbrahim Ag Alhabib 4 yaşındayken bir isyan sonrası babasının ölümüne bizzat tanık olmuş biri. Çöllerde geçen göçebe hayat tarzını benimsemiş olan Tinariwen, yayınlanmış 4 albümü var. Grubun en çok sevdiği şey ise ateş etrafında toplanıp, deve sırtında taşıdıkları akülerle besledikleri elektrogitarlarıyla müzik yapmak. Tuareg geleneğine göre kabileye ait olmayan enstrümanları çalmak uygunsuzluk olarak görülse de İbrahim Ag Alhabib buna pek kulak asmıyor. 2007 tarihli “Aman Iman” isimli albümleriyle büyük çıkışını yakalayan grup şimdi ise Ağustos sonunda yeni albümü “Tassili”yi çıkarmaya hazırlanıyor. Şimdiye kadar Glastonbury, Roskilde ve Coachella gibi dev festivallerde sahne almış bol ödüllü grup Tinariwen’i 23-24 Eylül’de Babylon sahnesinde ağırlayacağız.
Kapı açılış: 20.30 Konser Başlangıç: 21.30 After Party: Grup Ses Beats & Murat Meriç (Turkish Funk)