Satış ihalesinde sahte teminat mektubu kabul Belsa Plaza'yı, yargı soruşturmak bile istemedi.
CHP Kocaeli Büyükşehir Belediye Meclis Üyesi Ali Haymanalı, Belsa Plaza davasında Savcılığın bu kararını gerekçe gösteren bazı köşe yazarlarının “CHP’liler mutlaka neyi nasıl istediklerini anlatamamış, böyle bir karar çıkmasına çanak tutmuşlardır” dediğini ve bu eylemi yargıya taşıdığı için hem kendisini hemde şahsı üzerinden tüm CHP’lileri suçladıklarını dile getirdi.
Haymanalı yaptığı açıklamada, “Belsa Plaza’nın satış ihalesinde sahte teminat mektubu kabul etmelerinden dolayı haklarında suç duyurusunda bulunduğum Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı İbrahim Karaosmanoğlu ve 13 arkadaşı hakkında, Kocaeli Cumhuriyet Başsavcılığı geçtiğimiz günlerde soruşturmaya gerek olmadığına karar vermişti.
Savcılığın bu kararı gerekçe gösteren bazı köşe yazarları “CHP’liler mutlaka neyi nasıl istediklerini anlatamamış, böyle bir karar çıkmasına çanak tutmuşlardır” diyerek bu eylemi yargıya taşıyan şahsım üzerinden tüm CHP’lileri suçlamaktadırlar” dedi.
Haymanalı sözlerini şöyle sürdürdü; “Sahte teminat mektubunu veren Maan Guarantee Şirketi, sahte teminat mektubunu alan Büyükşehir Belediyesi İhale Komisyonu ve açıkça suç sayılan bu eylemi soruşturmaya değer görmeyen savcılık orta yerde dururken, şahsım üzerinden CHP’lilerin suçlanmasını kınıyor, bu olayla ilgili gelişmeleri tarihsel sıralamaya göre aşağıda açıklıyorum.
22/10/2008 tarihinde yapılan Belsa Plaza’nın satış ihalesini alan Maan Guarantee Firması, sözleşmede belirtilen 17/11/2008 tarihine kadar satın almayı gerçekleştirememesi üzerine firmanın teminatını gelir kaydetmeyen Büyükşehir Belediyesi yetkilileri hakkında 24/11/2008 tarihinde Valilik Makamı ile Kocaeli Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundum.
Kocaeli Cumhuriyet Başsavcılığı, 4483 Sayılı Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması hakkındaki kanun gereğince suç duyurusunda bulunduğum olay ve olaya karışan şüpheliler hakkında soruşturma yapabilmesi için İçişleri Bakanlığı’ndan izin istemiştir.
İçişleri Bakanlığı tam tamına ihale tarihinde iki sene bir ay geçtikten sonra 28/09/2010 tarihinde soruşturmaya gerek yoktur kararını vermesi üzerine Danıştay nezdinde verilen bu karara itiraz ettim.
Bu arada Büyükşehir Belediyesi Belsa Plaza’nın ihalesinden Bir yıl üç ay sonra İçişleri Bakanlığı’nın soruşturmaya gerek yoktur kararını verdiği tarihten de Bir yıl önce sahte teminat mektubunu veren Maan Guarantee Firması hakkında suç duyurusunda bulunmuştur.
Kamu zararına sebebiyet veren kamu görevlisinden bu zararların tazminini düzenleyen yasada zaman aşımı süresinin Bir yıl ile sınırlandırılmış olmasını dikkate aldığınızda, Büyükşehir Belediyesi’nin ilgili firma hakkında dava açması için Bir yıl üç ay beklemesi ile İçişleri Bakanlığı’nın karar vermek için İki seneden fazla beklemesinin tesadüfî olmadığı ortaya çıkar.
Bu durum bile tek başına sahte teminat mektubunu veren Maan Guarantee Firması ile sahte teminat mektubunu kabul eden Kocaeli Büyükşehir Belediyesi yetkilileri arasındaki işbirliğini göstermektedir.
Danıştay nezdinde yapmış olduğum itiraz Birinci Daire’de görüşülerek, 25/03/2011 tarih ve 2011/150 Esas, 2011/425 Karar Numarası ile alınan karar da İçişleri Bakanlığı tarafından verilen ‘soruşturmaya gerek yoktur’ kararı kaldırılarak soruşturmanın önü açılmıştır.
Danıştay Birinci Daire’nin bu kararının bir nüshası soruşturmayı yapacak Kocaeli Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderilmiş, ancak Kocaeli Cumhuriyet Başsavcılığı, daha önce İçişleri Bakanlığı’ndan istemiş olduğu soruşturma iznine ve Danıştay’ın soruşturma gereklidir kararlarına rağmen soruşturmaya bu defa gerek görmemiştir.
Şimdi; Sahte teminat mektubunu veren Maan Guarantee Firması, bir telefon uzaklığındaki gerçeği görmeyen veya görmek istemeyen Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri ve İhale Komisyonu Başkanı Münir Karaloğlu ile komisyonun diğer üyeleri,
Önce soruşturma açılmasını talep eden, Danıştay Birinci Daire’den soruşturma izni çıktıktan sonra soruşturmaya gerek yoktur kararını veren Kocaeli Cumhuriyet Başsavcılığı orta yerde dururken tüm bu olayları yargıya taşıyan benim şahsımda CHP’lilerin suçlanmasını Kocaeli Kamuoyunun vicdanına bırakıyorum.”