Ertuğrul Özkök; Dün, saat 16’da meydana gelmiş bir kazanın vahametini anlamam için, neredeyse gece yarısının geçmesi gerekti.
İnsanın nutkunun tutulduğu anlar vardır. Ya anlayamazsınız, ya da nutkunuz tutulur. Dün, saat 16’da meydana gelmiş bir kazanın vahametini anlamam için, neredeyse gece yarısının geçmesi gerekti.
İnsanın nutkunun tutulduğu anlar vardır.
Ya anlayamazsınız, ya da nutkunuz tutulur.
Dün, saat 16’da meydana gelmiş bir kazanın vahametini anlamam için, neredeyse gece yarısının geçmesi gerekti.
***
Önce anlayamadım.
Dedim ya, belki de nutkum tutuldu.
Elim klavyeye gitmedi, gitmek istemedi.
O karanlık dehlizlerden gelecek hayat çığlıklarını bekledim.
Uzun bir geceydi.
Uzun ve ızdıraplı bir gece.
Olayın vahametini anladığımda ise artık yazacak halim kalmamıştı.
***
Milletçe, unuttuğumuz, unutmak istediğimiz kadar büyük bir kaza.
Gece Soma için uzundu. Aileler için daha da uzundu.
Ama bütün Türkiye için de bitmek tükenmek bilmeyen bir geceydi.
Ama öyle bir geceydi ki, kimsenin yapamadığı, yapmak için uğraşmadığı bir mucizeyi gerçekleştirdi.
Siyasetin böldüğü, parçaladığı yüreklerimiz, kırık ve keskin cam parçalarına dönmüş duygularımız bir anda birleşti.
Ortak mutluluklarda birleşemeyen Türkiye, elem ve ızdırap etrafında birleşti.
Yeniden bir millet olduğumuzu hissettik.
Ülkeni dört bir yanından ortak bir dua yükseldi.
Gölcük Depreminden, Van Depreminden sonra unuttuğumuz dayanışma ruhu tekrar yüreklerimize oturdu.
***
Arkadaş; Özellikle, sen siyasetçi arkadaş;
Şu partidenmiş, bu partidenmiş hiç fark etmez.
Zaman, oymuş, buymuş zamanı değil.
Dayanışma, yardım, çaba ve dua zamanı…
Elleri ellere uzatmanın, kalpleri kalplere yapıştırmanın zamanıdır.
Soma’ya koşma, yüreklerimizi orada attırma zamanıdır.
***
Uzun ve uykusuz bir geceydi.
Izdırabın başka gecelere de uzayacağı bir sabaha uyandık.
Bu ülkenin yüreği, ıçerde kalanları kurtarıncaya, cenazelerimizi kaldırıncaya kadar tek bir yürek olarak atacak, atmalı…
Bir milletin ortak matemi başladı…
Hepimiz bu matemi en vakur ve en ortak duygularımızla yaşamalıyız.
Yaşarken gösteremediğimiz saygıyı, samimi bir sükunetle göstermeliyiz.
ENERJİ BAKANI YILDIZ’A TEŞEKKÜR
Olayı öğrendiği andan itibaren işinin başında.
Hepimizi bilgilendiriyor.
Kesinleşmemiş hiçbir bilgiye itibar etmiyor.
Acısını yaşıyor, yaşatıyor, ama paniklemiyor.
Ağzından çıkan her cümle ile bize güvenilir bilgi verdiği duygusunu da veriyor.
Felaketler acı getirir..
O ızdırabı yaşarken, olayın yönetilmesi de çok önemli.
Enerji Bakanı Yıldız, gece boyunca bize güven veren bir çaba gösterdi.
Ertuğrul Özkök - Hürriyet