Bizim Ülke

Tarih: 06.01.2014 - 11:55

Kategori: Medya

Barış Atay; Bir ülke düşünün. O kadar çok şey, o kadar hızlı ve birden oluyor ki konuşacak, söyleyecek, yazacak bir tek kelime bulamıyorsunuz bazen.

Bir ülke düşünün...

O kadar çok şey, o kadar hızlı ve birden oluyor ki konuşacak, söyleyecek, yazacak bir tek kelime bulamıyorsunuz bazen.

Yaşam bulanıklaşıyor, sözcükler anlamsızlaşıyor, karamsarlık ve umut arasında, sonsuz gel-gitler yaşıyorsunuz.

Koca bir ülke insanı için 10 yılı aşkın bir travma hali söz konusu. Şimdilerde, zaten malum olan, ülke olarak dibe batmışlığın bir irin gibi aktığı günleri yaşıyoruz, pembe dizi tadında.

Soyulan bankalar, milyar dolarlar götürenler, kendisi ekmeğini alamazken “soysan da seninleyiz” diyen muktedir hayranları…

Biat etmenin ve siyasi taraftarlığın aslında nerelere kadar gidebildiğini az çok tahmin ediyorduk ama bu günler, ayan beyan görmemizi sağladı.

Şimdiye kadar her şeyi beraber götürmüş (!) olan insanların, çıkar çatışması yaşayınca birbirlerini nasıl terk ettiklerini, hatta ortalık yerde nasıl hakaret edebildiklerini, birbirlerini lanetlediklerini, bir gün önce diğer bakanlarla elele güven pozu veren bakanın -bildiği neler varsa artık- başbakanın asıl patron olduğunu açıklayabildiği ve bunların son iki haftada yaşadıklarımızın yüzde biri olduğu, “5 dakikada değişir bütün işler” mottosunun gerçekten hakkının verildiği (!) bir garip ülke burası.

Yorgun, boğulmuş, bunalmış, çaresiz ve kafası karışık bir ülke. İktidar ve cemaat gibi iki yapının; birbirlerine ters düşünce, dahil oldukları bütün kirliliği ortaya saçmalarını, evinde neredeyse çekirdek çitleyerek izleyen, normalleştiren, “yesinler birbirlerini” diyerek zevk alanlarla, “hangisi çalmıyor ki” diyerek kabullenen ya da “çalıyor ama yapıyor da” diyenlerin beraber yaşadığı ama son raddede hırsızla yüzleşmek yerine birbirlerine saldırdığı, gerçekten hesabını soran insanları ortamı germekle, istikrarı bozmakla, devlet düşmanlığı ile suçladıkları, her şeyin birbirinin içine geçtiği, cumhurbaşkanının bile “ben daha ne yapabilrim ki?” demekte beis görmediği, artık tanımlamakta zorlanılan bir ülke.

Dedim ya insan söyleyecek tek bir kelime bile bulamıyor. “İnsan gerçekten hayret ediyor !” Artık hiç bir birimin kendi işini yapmadığı, yargının emniyete söz geçiremediği, siyasetçilerin her fırsatta yargıya müdahale edebildiği, tırlarla taşınan silahların yardım malzemesi diye yutturulmaya çalışıldığı, ayakkabı kutularından çıkan milyon dolarların bağış, nerdeyse bütün kabineye ve çocuklarına rüşvet dağıtan genç işadamının hayırsever, bütün dünyanın terörist sayıp aradığı adamın, Türkiye sevdalısı bir aile dostu (!) sayıldığı bu ülkede; bütün bunları gündelik yaşantısının parçası olarak görmeyi kabullenen insanlara inat, umut etmeye, hesap sormaya ve mücadeleyi sürdürmeye devam etmek, kendi hayatımıza ve insanlığımıza borcumuzdur.

Biliyorum ki bütün bu karanlığa ve bizi içine çeken bataklığa rağmen, güzel günler gelecek. En güzel günlerimiz henüz yaşamadıklarımız...

Bu ülke, senin ülken umudun çocuğu Berkin...

Sen uyanacaksın ve bizler yeni güne birlikte merhaba diyeceğiz.

Doğum günün tekrar kutlu olsun güzel kardeşim.

Bizim ülke; seni bekliyor...

Barış Atay - Birgün

ETİKETLER : türkiye, istanbul, gerçeği, haberleri, son dakika, Barış Atay - Birgün, Bizim Ülke