Bu nasıl bir oyundur!

Mersin'de Şişecam işçisinin aylardır sürdürdüğü mücadele 200’den fazla işçinin piyasa daralması, ocağın kapanması bahaneleriyle işten çıkarılmasıyla başlamıştı. Bu süreçte kendi rızasıyla işten ayrılanlar, işe geri alınan işçiler oldu. İşlerine devam etmek isteyen 16 işçi mücadele edeceklerini söyledi. Sendika da işveren ile görüşerek işten çıkmak istemeyenlerin işte kalacağını duyurdu. Ama hemen ardından işten atmalar devam etti. İşçiler de Paşabahçe önünde kurdukları çadırda sermayeye karşı, Kristal-İş Genel Merkezi önünde ‘sarı sendikacılığa’ karşı mücadeleye devam ettiler. İstanbul'da eylem yapan cam işçilerinin sendika merkeziyle görüşmelerin sonunda merkezden bir eylem kararı çıktı. "İşçiler, vardiya bittikten sonra fabrikalardan ayrılmayacak!”

Ama işçilerin büyük kısmı bu ‘pasif’ eyleme uymadı. İşveren temsilcilerinin tehditlerinin de etkisiyle, vardiyası biten işçiler, sessizce servis araçlarına bindiler. İşten atılan işçiler “İşveren tehdit etti diye işçiler sendika kararına uymuyorsa, sendikaya olan güven kalmamıştır. Kristal-İş'in bittiği gündür” sözleriyle yorumladılar yaşananları. Atılan işçilerden Bora Mandıracı’nın servis aracındaki arkadaşlarına, “Sizin çocuğunuz yok mu? 20 yıl beraber çalıştık. Sizin vicdanınız yok mu” diye sitem ettiği dakikalarda, işten atılan bir diğer işçi olan Ahmet Akgül ile konuştuk.

Kristal-İş Merkezi'nin aldığı karara işçiler neden sahip çıkmadı?

Buradaki sıkıntı baştan beri bu. Merkez çok doğru bir kararın altına imza atmadı. Burası şube olarak 3 fabrikadan sorumludur. Ama Trakya Cam'ı bu sürecin dışında bırakıldı. Zaten bunun çok sağlıklı bir karar olmadığını, inandırıcı bir karar olmadığını tabana bir nevi intikal ettirmişti. Onun haricinde bağlantıda olduğu gruplarla temsilciliklerle bunu alttan da işledi ve gelinen durum bu. İnsanlar işverenin en ufak tehditine boyun eğer konuma geldi. Yani bu saatten sonra nasıl bir düzenleme yaparlar, bu işten nasıl çıkarlar bilmiyorum.

İşçi arkadaşlarınızın İstanbul'a gitmesi Kristal-İş'in aldığı kararı nasıl etkiledi?

"Şimdiye kadar Kristal-İş'in tarihinde böyle bir şey olmadı. Yani oraya işçinin gidiş amacı öncelikle ekmeğimiz ve bu ekmeğin elimizden alınış şekliyle ilgiliydi. Ve oraya sendikaya işçiye sahip çıkın. Bu dirence sahip çıkın. Sen görevin olan sendikacılığı yap. Kurumu ayağı kaldır. Bu gibi taleplerle gittiler. Öncelikli talepler bunlardı. Çünkü bu zamana kadar, Kristal-İş'in tarihinde hiç bir zaman için işçinin sendikaya karşı yapmış olduğu bir eylem yoktu. Bu işte o kadar ayyuka çıktı ki, atamalar, yapılan uygulamalar, işten çıkarılan kişilerin muhalifliği olsun, işverenle o kadar kafa kol ilişkileri ile ilgili öyle bir görüntü çizdiler ki, biz en son noktada çözümün orda olacağına inandığımız için bunu yaptık.

Gökay Başcan - Birgün

ETİKETLER : türkiye gerçeği, vişne haber ajans, vişne ajans, istanbul gerçeği, türkiye haberleri, son dakika haberler, istanbul haberleri, sondakika, Bu nasıl bir oyundur!