Bugün 5 Aralık Kadın Hakları Günü
Dünya Kadın Hakları Günü her yıl 5 Aralık tarihinde kutlanıyor.
Kadın Hakları Günü olarak kutlanan 5 Aralık tarihinin temelini Olympe de Gouges'un 1791'deki Kadın ve Kadın Yurttaş Hakları Bildirgesi'ne dayanmaktadır.
Dünyanın birçok ülkesinde kutlanan bu anlamlı gün Türkiye’de Mustafa Kemal Atatürk tarafından 5 Aralık 1934 tarihinde “Kadınlara seçme ve seçilme hakkı” tanınmasıyla daha da anlamlı bir gün haline gelmiştir.
İtalya’da1945, Fransa’da 1944, Belçika’da 1960, İsviçre’de 1971 yılında kadınlara seçme ve seçilme hakkı verilmesiyle Türkiye ve Türk kadınları diğer medeniyetlere de öncü olmuştur.
1934 yılından günümüze kadar kadınlarımız, eğitimden sağlığa, yasama, yürütme ve yargıdan iş dünyasına, siyasetten ekonomiye, sanattan spora kadar hayatın her alanında başarıyla görev almışlar ve almaya da devam etmektedirler.
KADIN HAKLARI BİLDİRGESİ VE MADDELERİ
Fransız İhtilali sonrası yayımlanan bildirgeye ek olarak Gouges'un hazırladığı kadın hakları bildirgesine Kadın ve Kadın Yurttaş Hakları Bildirgesi denildi.
Yayımlanan bildirgenin içeriğinde kadınların sosyal, hukuki ve politik alanda erkeklerle eşit haklara sahip olmasının gereklilikleri yer aldı.
Madde I: Kadın özgür doğar ve erkeklerle haklar bakımından eşittir.
Madde II: Her siyasi derneğin amacı, kadın ve erkeğin, doğal ve daimi haklarını korumaktır. Bu haklar; özgürlük, mülkiyet, güvenlik ve özellikle baskıya karşı koymaktır.
Madde III: Her bir devlet gücünün esası kadın ve erkeklerin birliğine ve onların ulustaki varlıklarına dayanmaktadır. (a€¦)
Madde IV: Özgürlük ve adalet diğerine ait olan her şeyin iadesinden oluşmaktadır. Böylelikle erkeğin daimi zulmüne karşı çıkma haklarını uygulamanın sınırı olmamaktadır. Sınırlar doğa ve akıl çerçevesinde düzenlenmelidir.
Madde V: Doğa ve akıl yasaları toplum için zararlı olabilecek tüm davranışları yasaklar. Bu yasaların izin verdiği ve ilahi yasaların yasaklamadığı hiçbir şey engellenemez.
Madde VI: Yasa genel iradenin ifadesi olmalıdır. Bütün kadın ve erkek vatandaşlar şahsen veya bir vekil aracılığıyla yasanın oluşumuna katkıda bulunmalıdır. Bütün kadın ve erkek vatandaşlar yasanın önünde eşit olup; bütün rütbe, pozisyon ve resmi dairelere eşit ölçüde kabul edilmelidir.
Madde VII: Hiçbir kadın bu yasaların dışında bırakılmayacaktır. Kadın belirli durumlarda yasalar önünde suçlanacak, tutuklanacak ve hapsedilecektir. Kadınlar da erkekler gibi, hükmü kesin olan bu yasalara bağlı olacaktır.
Madde VIII: Yasa sadece mutlak, açık ve gerekli cezalar vermelidir.
Madde IX: Suçlu bulunan her bir kadına yasanın yaptırımları uygulanır.
Madde X: Kimse genel bir politika olsa bile, mahkümiyetinden dolayı dava edilemez. Kadın darağacına çıkma hakkına sahiptir, aynı ölçüde konuşmacı kürsüsüne çıkma hakkına da sahiptir.
Madde XI: Fikir ve düşüncelerin özgürce ifadesi kadın haklarının en değerli maddelerinden biridir, çünkü bu özgürlük babaların çocuklarıyla olan babalık bağlarını garanti altına alır. Böylelikle her kadın vatandaş onu gerçekleri gizlemeye zorlayan barbarca önyargılar olmadan "Ben bize ait olan bir çocuğun annesiyim" diyebilir.
Madde XII: Kadınların ve kadın yurttaşların haklarının güvence altına alınması, daha büyük bir yararı ortaya koyar. Bu güvence, bu hakların tanındığı kişilerin ayrıcalığı olmamalıdır, herkesin yararına hizmet etmelidir.
Madde XIII: Devletin giderleri ve idari giderler için kadın ve erkeklerin katkısı eşittir. Kadınlar bütün yükümlülük ve yorucu işlerde katkıda bulunurlar, bu nedenle görev, iş, talep, onur ve zanaatte de paylaşıma katılırlar.
Madde XIV: Kadın ve erkek yurttaşlar kendileri veya temsilcileri aracılığıyla vergilerin zorunlu olup olmadığına karar verme hakkına sahiptir. Kadın yurttaşlar, sadece varlıklarında değil, aynı zamanda resmi kurumlarda, vergilerin toplanması, bunların kullanılması ve süresinin belirlenmesi sürecine eşit oranda katılabildikleri takdirde bunu kabul ederler.
Madde XV: Vergi ödemesinde erkeklerle bir olan kadınlar, resmi devlet memurundan mali işlerle ilgili bilgi alma hakkına sahiptir.
Madde XVI: Hakların garantisinin olmadığı ve güçler ayrılığının belirlenmediği bir toplumun anayasası yoktur. Ulusu oluşturan bireylerin çoğunluğu yasanın biçimlendirilmesinde katkıda bulunmadıysa, o yasa yoktur ve geçersizdir.
Madde XVII: Birlikte veya ayrı olarak mülkiyet her iki cinsin hakkıdır .Kimse ulusun asıl miras payından yoksun bırakılamaz.
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları