Kalp ritim bozukluğu sık rastlanan ve hayati riskler içeren bir sağlık sorunu
Kalp, ritmik hareket için düzenli elektrik üreten ve bu elektriksel uyarıyı içindeki dört boşluğa ileten sisteme sahip bir organ. Bu sistemi bozan etkenler kalbin ritmik hareketinde bozulmaya yol açıyor. Uzmanı Doç. Dr. Enis Oğuz, “Kalp
ritim bozuklukları her yaşta görülmekle birlikte ileri yaşlarda daha da sıklaşır ve 80 yaşa gelindiğinde her 10 kişiden birinde, ‘Atriyal fibrilasyon’ adı verilen
ritim bozukluğu oluşur” diyor.
Kalp
ritim bozukluğunda en önemli tanı aracının,
ritim bozukluğu anında çekilen elektrokardiyografi (EKG) olduğu belirtiliyor. Ritim bozukluğu sıklıkla ataklar halinde meydana geliyor. Eğer bu ataklar kısa sürüyorsa o anda EKG çekilmesi mümkün olmayabiliyor. Bu durumda
ritim bozukluğu anı, Holter (olay kayıt edici) gibi uzun süre
kalp ritmini kayıt eden ve hastanın yanında taşıyabildiği elektronik cihazlarla yakalanmaya çalışılıyor. Tanı koymanın bu şekilde de mümkün olmaması halinde, elektrofizyolojik çalışma ile koroner anjiyografiye benzer girişimsel müdahalede bulunuluyor.
Kalp damar hastalarının büyük bölümünde, değişik tür ve ağırlıkta
ritim bozuklukları oluyor. Bazı türlerinin hayati önemi yokken bazıları ani ölümle sonuçlanabiliyor. “Atriyal fibrilasyon” denen
ritim bozukluğuna bağlı felç riski de önemli sonuçlar arasında görülüyor. Eğer bu bozukluk zamanında fark edilmez ve kan sulandırıcı ilaca başlanmazsa
kalp içinde pıhtı oluşup, bir damarı tıkıyor ve inme nedeni olabiliyor. Bunun dışında tedavi edilmeyen
kalp ritim bozuklukları bayılmaya da yol açabiliyor. Kalbin hızlı attığı
ritim bozukluklarında
kalp hızının günlerce yüksek seyretmesi,
kalp yetersizliği gelişmesiyle sonuçlanabiliyor. Kalp krizi geçirmiş ve kalbin kasılma gücü ileri derecede azalmış hastalarda 2 yıl içinde hayati
ritim bozukluğu görülme oranının yüzde 15, atriyal fibrilasyon denen
ritim bozukluğu görülme oranının ise yüzde 2 olduğu belirtiliyor.
Kalbin normalden hızlı atması, “Taşikardi” olarak isimlendirilse de taşikardiler her zaman
ritim bozukluğu ile birlikte olmayabiliyor. Bazen psikolojik nedenler ve yaşam tarzı da
kalp atımını hızlandırabiliyor. Taşikardinin bazı türleri hayati risk taşıyor. Risk, taşikardiye neden olan
kalp hastalığına bağlı olarak ortaya çıkıyor.
Kalp hızında azalma ile birlikte olan
ritim bozukluklarına, “bradikardi” deniyor. Bu sorun genel olarak hayati soruna yol açmayıp, baş dönmesi, göz kararması atakları, bayılma, çabuk yorulma gibi belirtiler veriyor. Bayılma gibi ciddi olaylarla sonuçlanan durumlarda tedavi şeklinin kalıcı
kalp pili takılması olduğu belirtiliyor.