CHP heyeti, SADAT hakkında suç duyurusunda bulundu
CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan başkanlığındaki CHP Heyeti, bugün Ankara Adliyesine gelerek SADAT hakkında suç duyurusunda bulundu.
-CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan: “Kanunlarımız karşısında paramiliter örgütlenmeler Türkiye’de suçtur. SADAT paramiliter örgütlenmesiyle Türkiye Cumhuriyeti kanunları çerçevesinde suç işlemek üzere kurulmuş ve sarayın da desteğini arkasına alarak faaliyet yürüten bir suç örgütüdür.” dedi.
-CHP Genel Başkan Yardımcısı Muharrem Erkek, “Bu yapılara da hiçbir zaman meydanı bırakmayacağız. Bu memleketin her köşesindeki her sandıktan çıkan seçmenin iradesine sahip çıkacağız. Hiçbir güç, hiçbir yapı milli iradenin üstünde değildir. Bugün milli iradeyi tanımayacaklarını, sandıktan çıkacak sonucu tanımayacaklarını söyleyebilecek kadar fütursuz bir hale gelmişlerdir. Gücü nereden aldıkları da malumdur.”
CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan başkanlığındaki CHP Heyeti, bugün Ankara Adliyesine gelerek SADAT hakkında suç duyurusunda bulundu. Suç duyurusunda; CHP Genel Başkan Yardımcıları Bülent Tezcan, Muharrem Erkek ve Gülizar Biçer Karaca ile TBMM Adalet Komisyonu Sözcüsü Zeynel Emre, TBMM Anayasa Komisyonu Sözcüsü İbrahim Özden Kabaoğlu, TBMM İçişleri Komisyonu Sözcüsü Yaşar Tüzün ile TBMM Güvenlik ve İstihbarat Komisyonu Sözcüsü Yüksel Mansur Kılınç şikayetçi olarak yer aldı.
ANKARA CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞINA VERİLEN ŞİKAYET DİLEKÇESİ İÇİN TIKLAYINIZ
Suç duyurularının ardından CHP Heyeti Ankara Adliyesi önünde açıklama yaptı.
Heyet adına konuşan CHP Genel Başkan Yardımcıları Bülent Tezcan ve Muharrem Erkek şu açıklamalarda bulundu:
Bülent TEZCAN- Değerli basın mensupları; bugün Ankara Adliyesi’nde, Cumhuriyet Başsavcılığına; Genel Başkan Yardımcılarımız, CHP Anayasa Komisyonu Üyelerimiz, Adalet Komisyonu Üyelerimiz, Güvenlik ve İstihbarat Komisyonu Üyelerimiz ve İçişleri Komisyonu Üyelerimizle birlikte, paramiliter bir suç örgütü olan SADAT hakkında suç duyurusunda bulunduk. Bunun için Ankara Adliyesi’ndeyiz. Daha önce Sayın Genel Başkanımızın yaptığı açıklamalarla da ortaya çıktığı üzere SADAT paramiliter bir yapıdır. Kanunlarımız karşısında paramiliter örgütlenmeler Türkiye’de suçtur. SADAT, paramiliter örgütlenmesiyle Türkiye Cumhuriyeti kanunları çerçevesinde suç işlemek üzere kurulmuş ve sarayın da desteğini arkasına alarak faaliyet yürüten bir suç örgütüdür.
Bugün kendi sitelerinde yaptıkları yayın ve açıklamalarda, ilanlarda açık bir şekilde gayri nizami harp eğitimi ve terör eğitimi verdiklerini ikrar etmektedirler. Verdikleri kursun sonucunda mezun olanların suikast, bombalama, sabotaj, tedhiş, terör gibi yetenekleri kazandıklarını açıkça deklare eden bir suç örgütüyle karşı karşıyayız. Bu saydıkları faaliyetlerin tamamı Türk Ceza Kanunu çerçevesinde suçtur.
Ayrıca yine SADAT'ın yetkililerinin yaptığı açıklamalardan anlıyoruz ki; SADAT silah ticareti yapmaktadır, silah ticaretine aracılık yapmaktadır. Bu açıkça 6136 sayılı yasa kapsamında suçtur. Ve SADAT bunları yaparken öbür taraftan bir yan kuruluşu olan, aynı kişilerin birlikte hareket ettiği ASSAM adlı bir kuruluş eliyle anayasal düzeni değiştirmek üzere ASRİKA Federasyonu adı altında bir devlet kurarak anayasal düzeni değiştirme hedefi içerisinde olduğunu, böyle bir girişim ve çaba içerisinde olduğunu açıkça ifade etmektedir.
Bu girişimle SADAT yetkilileri ve şüpheliler, bu yapıyla anayasayla güvence altına alınmış Türkiye Cumhuriyeti Devletinin bayrağını değiştirmeyi, resmi dilini değiştirmeyi, üniter yapısını değiştirmeyi, egemenliğini değiştirmeyi, başkentini değiştirmeyi vaat etmektedir. Bunu hedeflemektedir ve işin daha vahim olanı SADAT yetkilileri bunu cebir ve şiddet yoluyla hedeflediklerini açıkça ortaya koymaktadırlar. Yaptıkları açıklamalar, verdikleri eğitimler, paramiliter bir yapı oluşturmaları ve bunu yaparken özellikle yetkililerinin yaptığı açıklamada ‘mehdinin geleceği zamana hazırlık yapacağız’ mesajıyla bu hedeflerine ulaşabilmek için Türkiye’de bir kaos ortamı, terör ortamı, şiddet ortamı yaratacaklarını söylemekten kaçınmayacak kadar pervasız, şiddete başvuracaklarını bu şekliyle deklare edebilme rahatlığı içerisinde hareket etmektedirler.
Şimdi soruyoruz: SADAT bu gücü nereden alıyor, kimden alıyor?
Yine SADAT yetkililerinin benzer çerçevede verdiği bir başka mesaj, sosyal medya hesaplarından verdikleri bir başka mesaj… Sandıkta kaybedecekleri iktidarı, şiddet yoluyla vermeme konusunda gereğini yapacaklarını, sandıkta kaybetseler bile iktidarı devretmemek için gereğini yapacaklarını söyleyecek kadar küstahlaşmış ve pervasızlaşmıştırlar. Bu sözlerin, bu girişimlerin, bu yapıların, bu organizasyonların tamamı suçtur. Ve herkes biliyor ki, SADAT bu amaçla kurulmuş bir örgüttür ve ne yazık ki arkasında saray rejimi vardır. SADAT paramiliter bir örgüttür, paramiliter örgütlenmeler suçtur. Sarayın desteğinin olması bunu suç olmaktan çıkarmaz, sadece sarayı olsa olsa bu suçun ortağı haline getirir. O yüzden Türkiye’de sorumlu bütün makamların bu konuyu ciddiyetle ele alması ve savcıların harekete geçmesi gerekiyor. Bugün yaptığımız iş budur. SADAT’ın bütün saydığımız şikayet dilekçesi ve ekleriyle savcılığa verdiğimiz dosyada açıkça görülecektir ki, SADAT şüpheliler, terör ve şiddet yoluyla anayasal düzeni değiştirmek ve suç işlemek için örgüt kurmuşlardır. Eylemlerinin Türk Ceza Kanunundaki karşılığı 220, 309, 311, 312 ve 314. maddeler, 6136 sayılı yasaya muhalefet ve 3713 sayılı terörle mücadele kapsamı içerisinde kalan suçlardır. Bugün Milletvekillerimizle, Genel Başkan Yardımcımız Ve Komisyon Üyelerimizle, Komisyon Temsilcilerimizle Cumhuriyet Başsavcılığına bu konuda suç duyurusunda bulunduk. Bunun takipçisi olacağız.
Muharrem ERKEK- Değerli basın mensupları; Cumhuriyet hakimi dememiş, Cumhuriyet bakanı dememiş, Cumhuriyet valisi dememiş, Cumhuriyet savcısı demiş. Şimdi bugün başvurumuzu yaptık. Cesur savcılara ihtiyacımız var. Cumhuriyeti, demokrasiyi koruyacak savcılara ihtiyacımız var. Tüm soruşturmaların, tüm yargılamaların amacı; hakikati, gerçeği ortaya çıkarmaktır. Gerçeği bizler biliyoruz, toplum biliyor. Gerçeğin üzerini hiçbir güç örtemez. Onun için SADAT’la ilgili başvurumuzu ciddi bir şekilde Cumhuriyet Savcıları incelerse, gerçeğin üzerine giderse, korkmazsa, siyasi iktidarın baskısı altında kendini hissetmezse zaten gerçek ortaya çıkacaktır. İktidarlar; hukuktan, adaletten uzaklaştıkça suç organizasyonlarına yakınlaşırlar. SADAT ciddi bir suç organizasyonudur ve elinde elverişli araçlar da mevcuttur. Bugün tweet attığı için, yazı yazdığı için, düşüncelerini açıkladığı için terörle ilişkilendirilen gençler, üniversite öğrencileri, siyasetçiler, gazeteciler varken, cezaevlerine atılan insanlar varken tweet attığı için, siyasetten yasaklanan insanlar varken bugün; demokratik, laik, sosyal hukuk devletine kasteden bir yapıya karşı Cumhuriyet Savcıları ne yapacak biz de yakından takip edeceğiz.
Evet, bu yapı Cumhuriyetimizin niteliklerine, devletimizin niteliklerine karşı çok ciddi bir kasıtla hareket eden bir organizasyondur. Biz de bu yapıyı Cumhuriyet Halk Partisi olarak sonuna kadar takip edeceğiz ama hiç kimsenin de endişesi olmasın öyle bu yapılara da hiçbir zaman meydanı bırakmayacağız. Seçim güvenliği konusunda da son derece ciddi çalışıyoruz. Bu memleketin her köşesindeki her sandıktan çıkan seçmenin iradesine sahip çıkacağız. Hiçbir güç, hiçbir yapı milli iradenin üstünde değildir. Bugün milli iradeyi tanımayacaklarını, sandıktan çıkacak sonucu tanımayacaklarını söyleyebilecek kadar fütursuz bir hale gelmişlerdir ve gücü nereden aldıkları da malumdur.
Çok teşekkür ediyoruz.
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları