CHP, 'Yargı Reformu İçin Öncelikle Atılması Gereken Adımlar'ı açıkladı
![CHP, 'Yargı Reformu İçin Öncelikle Atılması Gereken Adımlar'ı açıkladı CHP, 'Yargı Reformu İçin Öncelikle Atılması Gereken Adımlar'ı açıkladı](https://www.istanbulgercegi.com/uploaded/bilgilendirme/2019/buyuk/chp-yargi-reformu-icin-oncelikle-atilmasi-gereken--1562242829.jpg)
AKP’nin hazırladığı Yargı Reformu Strateji Belgesi’ne dair çalışma yürüten CHP Anayasa ve Adalet Komisyonu Milletvekilleri, hazırladıkları “Yargı Reformu İçin Öncelikle Atılması Gereken Adımlar” başlıklı çalışmayı düzenledikleri basın toplantısıyla açıkladı.
Yargı Reformu Strateji Belgesi’nin 30 Mayıs'ta Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı tarafından Saray’da kamuoyuna açıklanmasının ardından çalışmaya başlayan CHP Anayasa Komisyonu ve Adalet Komisyonu üyesi milletvekilleri, İstanbul Milletvekili ve Anayasa Hukuku Profesörü Prof. İbrahim Özden Kaboğlu’nun öncülüğünde ortak bir çalışma yaparak hazırladıkları “Yargı Reformu İçin Öncelikle Atılması Gereken Adımlar” başlıklı çalışmayı düzenledikleri basın toplantısıyla paylaştılar.
3 bölümden oluşan metinde adımlar sırasıyla; “Hükümet sistemi demokrasiyle bağdaşmalıdır”, “Anayasal düzlemde öncelikle yapılması gerekenler” ve “Yasal düzlemde öncelikle yapılması gerekenler” şeklinde listeleniyor.
ÖZEL BİR KOMİSYON KURULMALI
Yürütülen ortak çalışmanın ilk çıktılarının paylaşıldığı toplantıda gerçekçi bir yargı reformu için TBMM’de grubu bulunan siyasi partilerin eşit sayıda üyelerinin ve grubu olmayan parti temsilcilerinin görüşlerinin alınabileceği özel bir komisyonun çalışması uyarısı yapıldı. CHP'li Anayasa ve Adalet Komisyonu Milletvekillerinin Yargı Reformu Strateji Belgesi üzerine ortak çalışması ise devam edecek.
Metinde; reformun sınırlı bir değişimi kapsadığını, salt teknik bir rapor olduğunu ve temel sorunları inkâr ettiğinin altını çizilerek, “Temel sorunlara yönelik bir çözüm iradesini ortaya koymayan bir yargı paketinin getireceği yenilik, hangi isimle takdim edilirse edilsin bir reform değil, gerçek sorunları örten bir makyajlama faaliyetinin ötesine geçmeyecektir” ifadeleri kullanıldı.
Anayasa’nın üstünlüğü ilkesinin zaafa uğradığını belirten metinde, “Cumhurbaşkanı’nın parti genel başkanlığından çekilmesi, normalleşme yolunda atılması gereken ilk adımdır ancak yeterli değildir. Esasen OHAL ortam ve koşullarında, anayasal kamuoyu oluşmadan dayatılan ve hükümet sistemini değiştiren Anayasa değişikliğinin demokratik usullere uygun olarak yeniden ele alınması siyasi ve hukuki bir ihtiyaçtır. Bu ancak, hükümet sistemine ilişkin bir reform ile mümkündür” denildi.
ÇÖZÜM ÖNERİLERİ: YARGI REFORMUNDA DİKKATE ALINMASI GEREKEN İLKELER
Basın açıklamasında, yapılması gereken ilk çözüm önerileri şöyle sıralandı:
- Anayasanın amir hükümleri uygulanmalıdır,
- HSK’nın siyasi yapısından arındırılması gerekmektedir,
- OHAL uygulamalarının yarattığı hak ihlalleri giderilmeli,
- Düşünce ve ifade özgürlüğüne saygı gösterilmeli,
- Toplantı ve Yürüyüş Hakkına Saygı gösterilmeli,
- Hukuk devleti, Cumhurbaşkanının tarafsızlığı, mahkemelerin bağımsızlığı ve kişi güvenliği ve özgürlüğü hakkı doğrultusunda adil yargılanma hakkı hedeflenerek, gerekli düzenlemeler yapılmalıdır.
SİYASETÇİLERDEN AKADEMİSYENLERE MAHPUSLUK
Metinde güncel örneklere de yer verilerek; Selahattin Demirtaş’tan Sırrı Süreyya Önder’e, Eren Erdem’den Selçuk Kozağaçlı’ya, Güray Öz’den Füsun Üstel’e kadar birçok siyasetçi, gazeteci, akademisyen, avukat, öğrenci, sendikacı ve daha başka toplumsal kesimlerden muhalif insanların haksız şekilde mahpus olduklarına dikkat çekildi.
DAVALAR İNTİKAM ARACI OLMAMALI
Metinde; 24 Haziran’da görülmeye başlanan, Taksim Dayanışması üyelerinin de yargılandığı Gezi Davası, davanın görüldüğü mekân (Silivri Ceza İnfaz Kampüsü) ve usul/yöntem açısından önceki kumpas davalarına benzetilerek, şöyle denildi:
"Osman Kavala, Gezi ve Canan Kaftancıoğlu davalarında görüldüğü gibi, ihtilaflı ifade ya da faaliyetlerin gerçekleştiği tarihten yıllar sonra, siyasi konjonktüre göre soruşturmalar açılabilmekte, yargılamalar yapılabilmektedir. Ceza soruşturması, bu şekilde bir siyasi şantaj ve intikam aracı olmaktan çıkarılmalıdır."
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları