CHP'den iklim değişikliği ve hava kirliliği için acil çözüm önerisi
CHP Doğa Haklarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Denizli Milletvekili Gülizar Biçer Karaca, ülkemizdeki iklim değişikliğinin ve hava kirliliğinin etkilerinin araştırılması amacıyla TBMM Başkanlığına iki ayrı araştırma önergesi sundu.
Karaca, en son Antalya’da yaşanan şiddetli yağışların iklim değişikliklerinin bir sonucu olduğunu vurguladı. İklim değişikliklerinin etkilerini her geçen gün daha da derinden hissedeceğimize dikkat çeken Karaca’nın TBMM gündemine taşıdığı iklim değişikliği ile ilgili araştırma önergesi Polonya’da başlayan Birleşmiş Milletler 24. İklim Değişikliği Konferansı (COP24) ile gündeme gelen iklim adaletsizliğinin giderilmesi, iklim krizinin sonlandırılması için dünya ülkelerinin alması gereken önlemleri, somut adım atılması için bağlayıcı kararları ve sorunun acil boyutunun ülkemiz açısından değerlendirilmesini kapsamakta.
İklim değişikliğinin hem dünyamız hem de ülkemiz açısından acilen önlem alınması gereken bir sorun olduğunu dile getiren CHP'li Biçer Karaca, TBMM bünyesinde kurulacak bir komisyon ile Türkiye’nin iklim politikasının detaylarıyla araştırılması ve Birleşmiş Milletler İklim Zirvesi sonuçlarının tartışılmasını ve acil önlemlerin alınması gerektiğini söyledi.
Karaca, Türkiye’nin gelecek kuşaklarını da töhmet altında bırakacak kararları hayata geçirmekteki sorumluluğunu yerine getirebilmesi için bilimsel verilerle, ekoloji hareketinin taraflarıyla, sivil toplum kuruluşları ve iklim konusunda çalışma yürüten araştırmacılardan oluşan geniş ve şeffaf katılımı Türkiye’nin iklim politikasını doğru ve zamanında gerçekleştirmesine vurgu yaptı. Acil önlem alınmazsa sonuçlarının herkesi etkileyeceğine dikkat çeken Biçer Karaca, sonuçlar geri dönülmez hale gelmeden bütünlüklü bir politikanın oluşturulması gerekliliğini vurguladı.
HAVA KİRLİLİĞİ DÜNYA SAĞLIK ÖRGÜTÜ STANDARTLARINA GETİRİLMELİ
Biçer Karaca, iklim değişikliğinin yanı sıra hava kirliliğini de TBMM gündemine taşıdı. Karaca, çevre sorunlarının çeşitlenerek artmakta olduğunu, hava kirliliğinin ise insan sağlığını tehdit eden şeylerin başında olduğunu vurguladı.
Dünya Sağlık Örgütü verilerine dikkat çeken Karaca, "Türkiye Avrupa bölgesindeki hava kirliliği düzeyi en yüksek ülkeler arasında yer almaktadır. Ayrıca ülkemizde tüm illerde yalnızca iki kirletici olan (PM10 ve SO2)’nin ölçülmektedir. Ülkemizde sadece 2 kirletici ölçülüyor. Bir tanesi partiküler madde (PM10), diğeri de kükürt dioksit. Havayı kirleten 200 üzerinde etmen vardır. En tehlikeli kirleticilerden biri olan PM2.5 için halen ulusal değerimiz değildir. Yönetmeliğimize göre henüz bir sınır değer belirlenmemiş olan PM2.5 birçok istasyonda hala ölçülmemektedir" dedi.
Karaca, Dünya Sağlık Örgütü’nün kriterlerine göre ülkemizde hava kirliliği açısından sadece 1 ya da 2 il olduğunu, ülkemizde hava kirliliği açısından yaklaşık 20 ilin ciddi sorunlarla karşı karşıya kaldığını, 50 kadar ilin ise hava kirliliği açısından problemli olduğunu gündeme getirdi.
Karaca, Türkiye’nin hava kirliliği sorununun araştırılması, hava kirliliğinin insan sağlığı ve çevre açısından olumsuz etkilerinin tespit edilmesi, hava kirliliğini arttıran faaliyetlerin araştırılması ve hava kirliliği ile mücadelede gerekli yasal düzenlemelerin yapılması amacıyla verdiği araştırma önergesiyle ülkemizin çarpıcı sorunlarından birini daha gündeme taşıdı. İklim değişikliği kadar hava kirliliğinin de ülkemiz için önemli bir sorun teşkil ettiğine dikkat çeken Biçer Karaca, PM10, PM2.5 ve SO2 başta olmak üzere tüm kirleticilerin limitleri Dünya Sağlık Örgütü limitleri ile uyumlu hale getirilmesinin gerekliliğine vurgu yaptı.
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları