CHP'li Sarıbal: Afrin bölgesinden 50 bin ton zeytinyağı alımı için herhangi bir çalışma yapıldı mı?

CHP Genel Başkan Yardımcısı Orhan Sarıbal, "Afrin bölgesinden 50 bin ton zeytinyağı alımı için herhangi bir çalışma yapıldı mı? Bu zeytinyağları kimlere satıldı, kim alıyor? Tunus'tan zeytinyağı geliyor mu, kim alıyor bunları? Bizim zeytinimiz dalında" dedi.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Orhan Sarıbal, CHP Genel Merkezinde düzenlediği basın toplantısında, gıda güvenliği ve egemenliğinin Türkiye'nin en önemli konusu haline geldiğini belirtti. 

Küresel ısınma ve iklim değişikliğine bağlı olarak Türkiye'de daha fazla afet yaşandığına dikkati çeken CHP'li Sarıbal, Hatay Erzin'de dolu nedeniyle narenciye bahçelerinin zarar gördüğünü, bölgede yaşayan çiftlere yönelik nakit yardımı ve borç ertelemesi yapılması gerektiğini ifade etti. 

Türkiye'de şu sıralar zeytin hasadının yapıldığını belirten Sarıbal, bu yıl 1 milyon 500 bin ton rekolte beklenen zeytini alacak, pazara sunacak mekanizmaların bulunmadığını söyledi.

Orhan Sarıbal'ın basın toplantısından öne çıkanlar şöyle: 

"Türkiye'nin bazı bölgelerinde zeytinlerin dalında kaldı. Afrin bölgesinden 50 bin ton zeytinyağı alımı için herhangi bir çalışma yapıldı mı? Bu zeytinyağları kimlere satıldı, kim alıyor? Tunus'tan zeytinyağı geliyor mu, kim alıyor bunları? Bizim zeytinimiz dalında 

Siyasal iktidardan acilen şunu bekliyoruz, her şeye para buluyorsunuz. Hızlıca, Ziraat Bankasını faaliyete geçirin Marmarabirlik'e, TARİŞ'e, zeytin tüccarlığı yapan kuruluşlara düşük faizli kredi olanağı açın

Türkiye'nin gübre kullanımında bu yıl yüzde 30-40 azalma olduğunu anlatan Sarıbal, bunun gelecek yıl verimin az olacağının göstergesi olduğunu kaydetti.

Türkiye'nin ciddi bir gıda krizine doğru gidiyor. Doğru tohum ve gübreleme yapmıyorsanız, üretim azalacaktır. Bir an önce gübrede ciddi bir indirim yapın, çiftçiye gübre desteği verin ya da bedava tohum ve gübre dağıtın, tarlalarımız boş kalmasın.

AKP iktidarı 2010 yılında et ithal etmeye başladı, o gün bu gündür 6,5 milyon adet canlı hayvan ithal ettiler ve 7 milyar dolar para ödediler. Türkiye, 1980 yılında 43-44 milyon nüfusuyla 88 milyon hayvana sahipken, nüfusun şu anda mültecisi ve turistiyle 85 milyon olmasına rağmen hayvan varlığı 60 milyon ama inanın bu kadar yok.

Türkiye ekim ayı başında 300 tır kemiksiz et ithal etti. 300 tıra birer kilo sarıp 300 kilo da getirebilirsiniz, 30'ar ton sarıp 9 bin ton da getirebilirsiniz. İhaleyi kim aldı? Kaç ton et geldi? Bu etler nereye dağıtıldı? Hangi şirketler tarafından bu etler alındı? 16 saatte nasıl 300 tır et için bir anlaşma, görüşme yapıldı da sonuca varıldı? Bunu bilmiyoruz.

Şimdi bir kez daha "et fiyatlarına balans ayarı" vermek için ithalata başvurulacak. Balans verilecekse, sarayın mutfağına verilmesi lazım. Çünkü halkın balansını değil, jantını bozdular, jant bozulunca o balans tutmaz

Son açtıkları ihalede, 'etin kilogram fiyatının 5,2 avroyu geçmeyeceği' söylendi. Bugünkü parayla yaklaşık 30 lira oluyor. Bunun iç taşımacılığı var, sattırdıkları yerin elektriği, suyu, personeli var, nereden bakarsanız bakın 40 liranın altına et satamazlar.