CHP’li Toprak: Özel sektör döviz borçları 1997 Asya krizi alarmı veriyor!

Erdoğan Toprak, 308 milyar dolara ulaşan reel sektör ve finans kesimi döviz borçlarının, hazine garantileriyle birlikte olağanüstü düzeye geldiğini belirterek, tablonun 1997 Asya Finansal Krizi ile örtüştüğünü, şirket ve banka depremlerinin öncü şoklarının her an yaşanabileceğini söyledi....

CHP İstanbul Milletvekili ve Genel Başkan Koordinatör Başdanışmanı Erdoğan Toprak, yüksek faiz ve yüksek kur arasında sıkışan özel sektörün döviz borçlarına dikkat çekerek, hükümete uyarılarda bulundu.

“1997’de Güneydoğu Asya ülkelerinden başlayan ve küresel piyasaları etkisi altına alan Asya Krizi’nin temelinde, özel sektör döviz borçlarındaki artışın ve borçların çevrilememesinin yattığı unutulmamalıdır" diyen Toprak, "2017 sonunda özel sektör döviz borçlarındaki yıllık artış, 22 milyar dolardır. Bir yıl ve daha kısa vadeli döviz borçlarının, sadece anapara tutarının 70 milyar dolar olması, özel sektörün borçların çevrilmesinde ağır bir yük altında olduğunu göstermektedir. 438 milyar dolara ulaşan toplam dış borç stokunun 308 milyar doları özel sektör döviz borçlarıdır. Kamu dış borcunun 129,5 milyar dolar ve özel sektör borçlarının üçte biri tutarında olması, tablonun vahametini değiştirmemektedir. Hükümetin, ‘Borcunu nasıl ödeyeceğini özel sektör düşünsün’ diyecek lüksü yoktur" diye konuştu.

CHP'li Toprak, şöyle devam etti:

"Güneydoğu Asya ülkelerinden başlayan krizde, örneğin Endonezya’nın o dönemdeki toplam 157 milyar dolarlık dış borcunun sadece 54 milyar doları kamu borcuydu. Kalan 83 milyar dolar özel sektöre aitti. Güney Kore’nin krizden önce 154,5 milyar dolarlık dış borcunun, 15 milyar doları kamunun, 139,5 milyar doları özel sektörün borcuydu. Krizin ilk fitilini ateşleyen Tayland’ta ise toplam 102 milyar dolarlık dış borcun 31,5 milyar doları kamuya, 70,5 milyar doları özel sektöre aitti. Bu örnekler, bir ülke ekonomisinin sadece kamunun ağır dış borç yükü yüzünden değil, aynı zamanda özel sektörün dış borçları yüzünden de krize girmesi olasılığının yüksek olduğunu göstermektedir. 308 milyar dolarlık özel sektör döviz borcunun 158 milyar doları finansal kuruluşlara, 150 milyar doları reel sektöre aittir. Yüksek faiz ve yüksek kur sarmalıyla özel sektör, hızla borçlarını çevirememe noktasına sürüklemektedir. Hükümetin 15 milyon dolar ve üzerindeki döviz borçlarının Merkez Bankası’na bildirilmesi, yönündeki kararı sadece bir pansuman tedbiridir. Özel sektörün bir geri ödeme krizi içerisine girmesi, banka sistemini ve tüm ekonomiyi sarsacak, şirket iflaslarını ve finansal bir krize girilmesini tetikleyecektir. Öyle bir durumda, özel sektörün tüm borçlarının devlet tarafından üstlenilmesi zorunlu hale gelecektir. Bu ekonomimizin gelecek 25-30 yılının, yabancı bankerlerin, sıcak paracıların hegemonyasına, ipoteği altına girmesi, oyuncak olması demektir. Acil önlem alınması kaçınılmazdır.”