"16 Nisan referandum sandığı 'Kirli Sandık'tır"
DİB'in basın açıklamasında, referandum öncesinde, referandum gününde ve sonrasında ihlaller ve yasadışı uygulamalar yapıldığı belirtilirken, "Demokrasi İçin Birlik olarak biz de bu sürecin adını koymak istedik: 16 Nisan referandum sandığı 'Kirli Sandık'tır" denildi.
Referandumun OHAL koşullarında gerçekleştirildiği hatırlatıldığı toplantıda, 'toplumun oylamaya sunulan Anayasa değişikliği hakkında bilgilenmesi ve özgür kanaatini oluşturması bizzat hükümet tarafından engellendi. Kamu kaynakları taraflar arasında ayrım gözetilerek, bütün seçimlerde geçerli olan eşit özgür propaganda için adil yarış ilkeleri çiğnendi. Kamu kaynakları 'evet' için kullanıldı. Fikir-ifade-basın özgürlüklerinin alabildiğine kısıtlandığı; milletvekillerinin, belediye başkanlarının ve gazetecilerin hapse atıldığı; Meclis'in üçüncü büyük partisinin referandum sürecinden fiilen dışlandığı 16 Nisan Referandumu bu özellikleriyle, bütün toplumun uzlaşacağı bir toplumsal sözleşmeye dayanak teşkil etme niteliğini kaybetti' ifadelerine yer verildi.
Referandum günü YSK'nın kanuna aykırı aldığı kararla referandum sonuçlarının güvenilirliğini yitirdiği dile getirilirken, "YSK kararıyla dönüşü olmayacak bir biçimde şaibe altına giren bir seçim süreci olarak tarihe geçti. Devasa maddi imkanlara, baskı ve şiddete rağmen, çaba ve emekle 'hayır' iradesini dillendirenler referandum sürecinden demokrasi mücadelesini daha güçlü sürdürme azmiyle çıktılar" denildi.
Referandum sürecinde ve referandum günü yaşanan usulsüzlükler
"Bu referandum sonuçları iptal edilmezse, 'Kirli Sandık'ın gölgesi, bundan böyle yapılacak bütün seçimlerin üzerine düşecek. Bu toprakların 150 yıllık seçim geleneği derin bir yara almış olacak' denilen Demokrasi İçin Birlik'in açıkladığı referandum süreci ve referanduma ilişkin bazı usulsüzlük ve ihlaller şöyle:
-Referandum OHAL koşullarında yapıldı. Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi'nin anayasa ve hukuk konularındaki referans kurumu Venedik Komisyonu da duruma dikkat çekti. Venedik Komisyonu, siyasi özgürlüklerin yoğun bir biçimde sınırlandırılmasının anayasa referandumu için gerekli demokratik çerçevenin oluşmasını engellediğini belirterek, referandumun OHAL kaldırılana kadar ertelenmesini ya da siyasi özgürlüklerin azaltılmasına son verilmesini talep etti.
-Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) ön raporunda, 16 Nisan Anayasa Değişikliği Referandumu'nun eşit şartlara sahip olmayan bir ortamda gerçekleştiği ve kampanyanın iki tarafının eşit olanaklara sahip olamadığı belirtildi. Rapora göre, reformun kilit unsurları konusunda seçmenlere tarafsız bilgi sağlanmadı ve sivil toplum örgütlerinin katılımı mümkün olamadı. Medyada tek bir tarafın baskın şekilde yer alması ve medyaya yönelik kısıtlamalar seçmenlerin çoğulcu fikirlere erişimini azalttı. Devlet, seçmenlerin Anayasa değişiklikleri ile ilgili tarafsız ve eşit bilgi almasını temin etmeyerek bilinçli bir seçim yapma olanaklarını sınırlandırdı.
Medyada 'Evet'e 485 saat; 'Hayır'a 45,5 saat
-Aralarında TRT, Kanal D, CNNTürk, Fox TV, HaberTürk'ün bulunduğu 17 ulusal televizyonun yayınlarına ilişkin RTÜK'ten alınan veriler, tarafsız kamu yayıncılığı yürütmesi gereken TRT1 yayınlarında bile muhalefetin görmezden gelindiğini ortaya koydu. 1-20 Mart tarihlerindeki canlı yayınlarda cumhurbaşkanlığına 169 saat, AKP'ye 301,5 saat, Milliyetçi Hareket Partisi'ne (MHP) 15,5 saat, CHP'ye 45,5 saat ayrıldı, HDP'ye hiç yer verilmedi. "Hayır" 45,5 saat, "evet" 485 saat yani on katı yer buldu.
-Gazeteciler tutuklandı, basın özgürlüğü yok edildi. Avrupa Konseyi Venedik Komisyonu'nun hazırladığı medya raporunda OHAL kararnameleri uyarınca medya kuruluşlarının yargı incelemesine tabi olmaksızın topluca kapatılması gibi adımların 'uluslararası insan hakları hukukunun gerekleri ışığında kabul edilemez ve son derece tehlikeli' olduğu belirtildi. Raporda, Türkiye'de 190 medya kuruluşunun kapatıldığı, 2.500 gazetecinin işsiz kaldığı, 150'den fazla gazetecinin de gözaltına alındığı ya da tutuklandığı bildirildi. Twitter'ın 2016'nın ikinci yarısına ilişkin şeffaflık raporuna göre Türkiye her türlü içerik engeli talebi konusunda birinci oldu. Türkiye'deki mahkemeler 6 ay içinde 844 içeriğin engellenmesi için başvuru yaptı.
Kamu kaynakları 'Evet'e
-CHP, 1-20 Mart arasındaki 20 günlük dönemde devlet görevlilerinin de dahil olduğu 'evet' kampanyasını somut örneklerle raporlaştırdı. 26 örnek olay belirtilen rapora göre, cami duvarlarına 'evet' pankartları asıldı, kamu yöneticileri kamu binalarında 'evet' konferansı verdi. Kamu kuruluşlarının yöneticileri sosyal medya hesaplarından 'evet' dediklerini duyurdu. Herhangi bir afişin asılmasının yasak olduğu tarihi surlara 'evet' pankartları asıldı. Silopi'de polis 'evet' bildirisi dağıttı.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile Başbakan Binali Yıldırım'ın kullanma yetkisinde olan örtülü ödenek harcamaları da referandum döneminde olağanüstü artış gösterdi. İlk iki ayda yapılan toplam harcama geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 62,5 oranında artarak 446 milyon liraya çıktı. Kamu görevlileri "evet" mitinglerinde görevlendirildi, katılmaya zorlandı. Lise öğrencileri "evet" mitinglerine götürüldü. Gitmeyenler disiplin soruşturmasına tabi tutuldu. Şeffaflık Derneği'nin Mart ayı raporuna göre, Cumhurbaşkanının evet propagandası yaptığı 19 törende devlet kaynakları kullanıldı.
YSK'ya, Cumhurbaşkanı'nın kampanya faaliyetleri ile ilgili bir şikayet yapıldı. YSK, Cumhurbaşkanı üzerinde yetkisi olmadığı hükmünü verdi.
-Anayasa'ya göre tarafsız olması gereken Cumhurbaşkanı'nın kamu yöneticileri "evet" kampanyasına etkin bir biçimde katıldı. Üst düzey kamu yöneticileri "hayır" oyu verecekleri terörist ilan etti.
"17 Nisan tarihine kadar toplam 16.738 kişi gözaltına alındı"
-İçişleri Bakanlığı verilerine göre 2017 Şubat ve Mart aylarında 12.321 yurttaş gözaltına alındı. 606 kişi tutuklandı. Yine İçişleri Bakanlığı verilerine göre 17 Nisan tarihine kadar toplam 16.738 kişi gözaltına alındı. TİHV'in gözaltı ve tutuklamalar ile ilgili günlük raporlarıyla karşılaştırıldığında bu rakamların "hayır" çalışmalarına katılanlar, gazeteciler, sokağa çıkma yasağı ilan edilen bölgelerdeki yurttaşlar, Newroz kutlamaları nedeniyle yapılan gözaltı uygulamaları, Halkların Demokratik Partisi üye ve yöneticileri ve by-lock iddiasıyla gözaltına alınan ve tutuklananlardan oluştuğunu görülüyor.
-Meclis'in 2. büyük muhalefet partisi referandum çalışmalarından elimine edildi. HDP'nin referandum sonrası raporuna göre, Anayasa değişiklik teklifinin Meclis Genel Kurulu'nda kabul edilmesinden referandumun gerçekleştiği güne kadarki yaklaşık 85 günün bilançosu şöyle: "Hayır" çalışması yürüten 2.462 kişi (2.165'i HDP ve bileşenlerinden) gözaltına alındı, 453 kişi (429'u HDP ve bileşenlerinden) tutuklandı. 29 kişinin yaralandığı, 1 kişinin yaşamını yitirdiği bu süreçte, "Hayır" çalışmalarına 151 fiziki saldırı gerçekleşti. DBP'li 83 belediye eş başkanı tutuklandı, 84 belediyeye ise kayyım atanarak bizzat Içişleri Bakanı tarafından el kondu.
HDP, referandum öncesinde karşılaşılan gözaltı, tutuklama, hayır çalışmalarının engellenmesi, hayır çalışmalarına fiziki saldırılar, sandıkların birleştirilmesi, tehdit, ölümle tehdit, kamu hizmetinin durdurulması tehdidi ve eylem yasaklarına ilişkin 477 ihlal örneğini raporlaştırdı.
"YSK, 'Hayır' propagandasını mülki idare amirlerinin keyfine bıraktı"
-"Hayır" kampanyası sürdüren eski İçişleri Bakanı Meral Akşener'in çeşitli illerde yapacağı toplantı ve mitingler engellendi. Ankara'da yapacağı "hayır" mitingine Ankara Valiliği'nce izin verilmedi. Aynı esnada Ankara Belediye Başkanı Melih Gökçek twitter hesabından Ankara'da yapılacak "evet" mitingi için belediye otobüsleri ve metroların ücretsiz yolcu taşıyacağını duyurdu. Adana ve Van'da miting ve gösteriler yasaklandı, aralarında Saadet Partisi, Hak ve Adalet Platformu ve Yeni Asya gazetesi ile Türkiye Komünist Partisi'nin yer aldığı kurum ve platformların planladığı çok sayıda etkinlik yer bulamadı ya da valiliklerce engellendi.
-YSK sivil toplum kuruluşlarının kampanya faaliyeti yürütemeyeceği kararı aldı. "Hayır" kampanyası yürütecek sivil toplum kuruluşlarının propaganda yapıp yapamayacakları, doğrudan hükümete bağlı olan mülki idare amirlerinin keyfine bırakıldı. Adana, Diyarbakır, Isparta ve Van valilikleri halka açık etkinlikleri yasakladı.
-YSK tarafından alınan 218 karardan, basılan oy pusulası sayısı hakkındaki karar da dahil olmak üzere 180 tanesi yayınlanmadı.
-Yurtdışı seçimlerinde ikinci en fazla oy alan parti olan HDP'nin sandık kuruluna üye vermesinin önü kapatıldı. HDP referandum raporuna göre, bazı ülkelerde müşahitler de oy verme işlemleri sırasında konsolosluk görevlilerince sandık çevresine alınmadı. HDP'nin YSK üyesi Mehmet Tiryaki, il ve ilçe seçim kurullarının aldığı karar sonucu 35.000 seçmenin oy kullanacağı sandıkların taşındığını açıkladı. HDP raporuna göre, 2.022 sandık seçmen kurulu adayı, kuraya girmeden önce reddedildi. Muş, Batman, Mersin, Diyarbakır, Hatay gibi kentler başta olmak üzere birçok kentte sandık kurulu üyelerinin üyelikleri, "iyi ün sahibi olmadıkları" gerekçesiyle ilçe seçim kurullarının kararıyla düşürüldü.
CHP, referandumun ardından 11 usulsüz yöntemi tespit ettiğini açıkladı
-YSK, oy kullanma işlemi devam etmekteyken, Seçimlerin Temel Hükümleri Ve Seçmen Kütükleri Hakkında Kanun'un mühürsüz oy pusulalarını geçersiz sayan maddesine aykırı olarak, "oy verme işlemi öncesinde zarf ve oy pusulalarına vurulması gereken mührün zorunlu olmadığı"nı açıkladı. Yüksek Seçim Kurulu'nda referandumun iptali talebinin reddedilmesine şerh düşen Cengiz Topaktaş, "Anayasa'nın 79. maddesi, seçimlerin yargı denetiminde yapılacağını hüküm altına almıştır. Burada Anayasa'nın ihlali söz konusudur," diyerek durumu "anayasanın ihlali" ifadesiyle tanımladı. CHP Genel Başkan Yardımcısı Erdal Aksünger, "İki buçuk milyona yakın geçersiz sayılması gereken oy kabul edilmiştir" diyerek seçim sonuçlarına itiraz ettiklerini duyurdu. YSK'nın kararından sonra mühürsüz pusulalar mühürlendi. YSK mühürsüz oy pusulalarının sayısını saptayamadı.
-CHP, referandumun ardından 11 usulsüz yöntemi tespit ettiğini açıkladı. CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Seçim Koordinasyon Merkezi Başkanı Erdal Aksünger, "İlk kez bu kadar büyük ihlale tanık oluyorum," dedi.
Raporda, "evet" yazan kaşeler, eksik oy pusulası, müşahitlerin darp edilmesi, açık sayımın ihlali, tutanak usulsüzlükleri, yerel yöneticilerin müdahalesi, başkalarının yerine oy kullanma, açık oy kullanma, seçmen sayısından çok oy kullanılması, sadece "evet" çıkan sandıklar gibi ihlal yöntemleri saptandığı açıklandı.
-HDP yalnızca İstanbul'da 25 ayrı usulsüzlük çeşidi tespit etti.
"Doğu ve güneydoğuda kolluk gücünün baskısıyla vatandaşa açık oy kullandırıldı"
-Sandık güvenliğine yurttaş katılımını organize eden sivil girişim Oyum Güvende, Anayasa Değişikliği Referandumu'nda Türkiye genelinde 132 usulsüzlük tespit etti. Oyum Güvende raporuna göre, en fazla usulsüzlük 74 ihlalle "seçim usulüne ilişkin" gerçekleştirildi.
-Referandum sürecinde sosyal medyada gündeme gelen ve CHP tarafından YSK'ya taşınan "evet" kaşeleri, YSK tarafından gündeme alınmadı. Örnek: Hatay'ın Reyhanlı ilçesinde kurulan 159 sandığın bazılarında, seçim başladıktan sonra oy pusulalarına basılan mühürde, "Evet" yazdığı ortaya çıkmıştır. Olayın ilçe Seçim Kurulu'na bildirilmesinin ardından "Evet" yazan mühürler toplatılarak yerine "Tercih" yazan mühür dağıtılmıştır.
-Özellikle doğu ve güneydoğuda kolluk gücünün baskısıyla vatandaşa açık oy kullandırıldı. Örnek: Ağrı'nın Eleşkirt ilçesine bağlı Toprakkale Köyü'nde 1083 no.lu sandıkta Erzurum'un Horasan ilçesinde ve bazı köylerde açık oy kullandınldı. Adıyaman'ın Doyuran Köyü'nde açık oy kullandırıldı, tutanak tutuldu. Muş'un Çatbaşı Köyü'nde AKP'li olduğu bilinen muhtar M.K. her seçmenle birlikte oy kabinine girip seçmenin kullandığı oyu kontrol etti. Urfa'nın Karaköprü ilçesinde bulunan Şerif Özden Ortaokulu'nda AKP'li sandık başkanı halka açık oy kullandırdı. Muş'un Malazgirt ilçesine bağlı Kızılyusuf Köyü muhtarı zorla açık oy kullandırdı. Urfa'nın Siverek ilçesine bağlı Çığırık Köyü Raif Mumcu İlköğretim Okulu'nda köylülere silah zoruyla açık oy kullandırıldı. Bingöl'ün Sudüğünü Köyü'nde de köylülere açık oy kullandırıldı.
"18 ilde 420 sandıkta hiç 'Hayır' oyu çıkmadı"
-Çoğu doğu ve güneydoğuda 960 sandıkta sadece "evet" çıktı. Muhalif müşahitlerin sandıklara yaklaştırılmadığı yerlerde bu sonuçlara rastlandı. HDP referandum raporuna göre, ağırlıklı olarak HDP ve AKP'nin oy aldığı 18 ilde (Adıyaman, Ağrı, Ardahan, Batman, Bingöl, Bitlis, Diyarbakır, Dersim, Elazığ, Hakkari, Iğdır, Kars, Mardin, Muş, Urfa, Siirt, Şırnak ve Van) 420 sandıkta "sıfır" hayır oyu çıkmıştır. Bu sandıkların neredeyse tamamının köylerde kurulmuş sandıklar olduğu açıklandı. Bu sandıklardaki seçmen sayısı 61.711. Yine bu illerde 1.118 sandıkta ise "evet" oy oranının % 90 ve üzerinde çıktığı tespit edilmiştir. Buradaki seçmen sayısı 237.121'dir. Bu sandıkların da 791'inde HDP'nin sandık kurulu üyesi olmadığı açıklandı.
-Hayır ve Ötesi, 961 sandıkta blok evet oyu kullanıldığını açıkladı. Rapora göre Şanlıurfa'nın Akçakale, Viranşehir, Hilvan ve Muş'un Hasköy, Yozgat'ın Çekerek ilçeleri ile Sakarya'nın Akyazı ilçesi olmak üzere 961 adet seçmen sandığında kullanılan 89.158 oyun tamamı "evet" mühürlü olup, "hayır" mühürlü oy adet ve yüzde olarak "sıfır". -
-2.645 sandıkta seçmen sayısından fazla oy kullanıldığı, 669 sandıkta bu rakamın çok yüksek olduğu tespit edildi. İstanbul Fatih'te 12 seçmenli bir sandıkta 190 oy kullanılırken gerekçe olarak, görevli güvenlik görevlilerinin o sandıkta oy kullandığı gösterildi. CHP, güvenlik görevlilerinin tespiti için çalışma başlattı.
"Ankara'nın Yenimahalle ilçesindeki MEV Ortaokulu 2123 no'lu sandıkta tutanaklar yırtıldı"
- AGİT raporunda ikamet ettikleri yerleri terk etmek zorunda kalanların seçmen kaydı konusunda da endişeler dile getirildi. Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Yüksek Komiserliği tarafından referans gösterilen çeşitli kaynaklara göre bu sayı 355.000 ila 500.000 kişi arasındadır. Referandum gününde, Uluslararası Referandum Gözlem Heyeti üyeleri bu seçmenlerden bazılarının oy kullanamadığı yönünde bilgilendirildiklerini açıkladı.
-Şanlıurfa'da Mehmet Saçlı İlköğretim Okulu'nda her sınıfta silahlı iki polis oturdu. CHP ve HDP referandum raporlarında, birçok Kürt kentinde yurttaşlar asker, jandarma ve korucu baskısı ve silah tehdidi altında oy kullanmak zorunda kaldıkları belirtildi. Muhtarlar, belediye başkanları, kolluk güçleri, kaymakamlar "hayır" oyu çıkmaması için baskı kurdu. HDP müşahitleri sandık çevrelerine alınmadı. Müşahitlerin dövülerek sandık çevresinden uzaklaştırılması ve açık oy kullanmaya zorlama gibi ihlaller olduğu belirtildi. Çanakkale'deki İbrahim Bodur Lisesi'nde 'Hayır ve Ötesi'nden 4 kişinin ANAP müşahit kartıyla görev yapmasına itiraz eden AKPliler polis çağırdı. Bunun üzerine çevredeki yurttaşlar da 4 müşahide destek olarak yaşananlara itiraz etti. Polis, 4'ü müşahit 7 kişiyi "Seçim Kanunu'na muhalefet" gerekçesiyle gözaltına aldı.
-Van'ın Özalp ilçesindeki 3 Nisan Ortaokulu'nda ilçe Emniyet Amiri, HDP görevlisini okul dışına çıkardı. İstanbul'un Sultanbeyli ilçesindeki Vega Okulları'nda müşahitler okula alınmadı. Ankara'nın Yenimahalle ilçesindeki MEV Ortaokulu 2123 no'lu sandıkta tutanaklar yırtıldı.
CHP raporuna göre ilk anda 10 binin üzerinde tutanak hatası
-Batman'da oy kullanım işlemlerini takip etmek isteyen uluslararası gözlemciler (AGIT) engellendi. Açık sayım ihlali Sandıklar kapatıldıktan sonra kolluk güçleri sayımın yapıldığı yerlerde kapıları tutarak vatandaşın geçmesine izin vermedi. Açık sayıma müdahale edildi.
-Bazı tutanaklarda çetelenin altında evet ve hayır oylarının yeri değiştirildi. Bir tutanakta 72 "evet" işareti bulunan çetelenin altında 248 "evet", "248" hayır işareti bulunan çetelenin altına da 72 "hayır" yazıldı. CHP raporuna göre ilk anda 10 binin üzerinde tutanak hatası tespit edildi.
-Referandum sonuçlarının erken açıklanması 16 Nisan saat 23.25'te, YSK daha sandıkların tümü sayılmadan ilk sonuçların "Evet" lehine olduğunu duyurdu, fakat herhangi bir sayı bildirmedi. YSK, üç siyasi partinin 16 Nisan Referandumu'nun iptal edilmesi talebini oy çokluğuyla reddetti. YSK gerekçesinde, "Henüz sandık sonuçları belirmeden ve tercihler üzerindeki olası etkisi bilinmeden alınan bu karar, eşitlik ve tarafsızlık ilkesine de uygun objektif bir karardır. Bu itibarla mühürsüz oy pusulalarının geçerli kabul edilmesi kararının seçimin neticesine tesir eden bir müdahale olarak değerlendirilmesi mümkün değildir" denildi.
Özlem Çoban