DİSK-AR: Gerçek işsiz sayısı 6,4 milyona ulaştı
DİSK-AR’ın yayımladığı işsizlik ve istihdam raporuna göre, gerçek işsiz sayısı 6,4 milyona ulaştı.
Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu Araştırma Dairesi (DİSK-AR), Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) açıkladığı Ağustos 2018 dönemi İşgücü İstatistikleri ile İŞKUR tarafından açıklanan Ekim 2018 dönemi verilerini ve Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) tarafından açıklanan Ağustos 2018 dönemi sigortalı istatistiklerini değerlendirdi.
Rapora göre DİSK-AR’ın işsizlik ve istihdama ilişkin değerlendirmeleri şöyle:
GERÇEK İŞSİZ SAYISI 6,4 MİLYONA YAKLAŞTI
"Standart işsizlik hesaplaması dışında alternatif ve gerçek bir işsizlik hesaplama yöntemi olarak kabul edilen geniş tanımlı işsiz sayısı DİSK-AR tarafından Ağustos 2018 için 6,3 milyon olarak hesaplanmıştır. Geniş tanımlı işsiz sayısı geçen yılın aynı dönemine göre
(Ağustos 2017) 404 bin kişi artmıştır. Ağustos 2017’de 5 milyon 948 bin olan işsiz sayısı 6 milyon 352 bine yükseliş göstermiştir.
Çalışmayan nüfusun 1 milyon 648 binini iş aramayıp çalışmaya hazır olanlar oluşturdu. İş aramayıp çalışmaya hazır olanların 1 milyon 158 bini kadınlardan oluşuyor.
Dar tanımlı işsiz sayısı geçen yılın aynı döneminde göre 266 bin artış göstererek 3 milyon 670 bine ulaştı.
KAYITLI İŞSİZ SAYISI İKİ AYDA 500 BİN ARTTI
İŞKUR Ekim 2018 verilerini açıkladı. İŞKUR verileri TÜİK’e göre daha güncel ve öncü gösterge niteliğinde. İŞKUR verileri, TÜİK işgücü istatistiklerine göre işsizlikte yükselişin eğilimini daha net ortaya koymaktadır. İŞKUR’a göre kayıtlı işsiz sayısı son iki ayda 500 bin, son bir yılda ise 604 bin arttı. Kayıtlı işsizler içinde kadınlar son bir yılda 387 bin artarak erkeklerin önüne geçti. Kayıtlı kadın işsiz sayısının erkeklerden 111 bin fazladır. Bu durum kadınların iş bulma aracı olarak erkeklerden daha fazla İŞKUR’u tercih ettiğini göstermektedir.
Öte yandan İŞKUR’a yapılan işsizlik sigortası başvuruları giderek artıyor. Eylül 2018’de 140 bin olan işsizlik sigortası başvuru sayısı Ekim 2018 tarihinde 168 bine ulaştı. İŞKUR verileri işsizlikte artış eğiliminin önümüzdeki aylarda süreceğine işaret ediyor. Ekonomik krizin de etkisiyle önümüzdeki aylarda işsizlikte tırmanma kaçınılmaz görünüyor.
işsizlikteki artış eğilimi Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) verileri tarafından da teyit edilmektedir. SGK Ağustos 2018 verilerine göre Temmuz 2018’de 16 milyon 226 bin olan aktif sigortalı sayısı (4-a kapsamında) 15 milyon 862 bine geriledi. Böylece sigortalı işçi
sayısında 363 bin azalma gerçekleşmiş oldu
KADIN VE GENÇ İŞSİZLİĞİ ÜRKÜTÜCÜ BOYUTLARDA
Kadın ve genç işsizliği geçen yılın aynı döneminde göre artış göstermektedir. Kadın işsizliği yüzde 15,1, genç işsizliği ise yüzde 20,8’e ulaşmıştır. Veriler işsizliğin en çok kadınları etkilediğini ve kadınların bütün işsizlik türlerinde erkeklerden daha fazla işsiz kaldıklarını göstermektedir. Ağustos 2018 TÜİK verilerine göre genç kadın işsizliği yüzde 26,4 olarak açıklanmıştır. Tarım dışı genç kadın işsizliği yüzde 33’e yaklaşmıştır. Özellikle genç ve kadın işsizliği ile ne eğitimde ne istihdamda (NEET) olan gençlerin oranı yüksekliğini korumaktadır. Ne eğitimde ne istihdamda olanların oranı geçen yıla göre yüzde 0,6 puan artış göstererek yüzde
28,6’ya ulaşmıştır.
Ağustos 2018 döneminde yüksek öğrenim işsizliği yüzde 14 olarak açıklanmıştır. Yüksek öğrenim işsizliği son 1 yılda 62 bin kişi artmıştır."
İŞSİZLİĞE KARŞI ÖNERİLER
Rapora göre DİSK-AR'ın işsizliğin azaltılması ve istihdamda kalıcı ve güvenceli artış sağlanması için önerileri ise şöyle:
-Çalışanların sorumlu olmadıkları krizin sonuçlarından korunması için toplu işten çıkarmaların yasaklanmasını ve yargı iznine bırakılmasını istiyoruz.
- İstihdam artışlarında kamunun payı dikkate değerdir. Kamu istihdamının artırılması, kamuda eğreti ve güvencesiz çalışma biçimleri yerine, kadrolu ve güvenceli istihdam artışının sağlanması yaşamsal önemdedir. Kamu girişimciliği ve hizmetleri istihdam yaratacak şekilde yeniden ele alınmalı ve kamuda personel açığı derhal kapatılmalıdır.
- İş başında eğitim adı altında çırak, stajyer, kursiyerlerin ve bursiyerlerin ucuz işgücü deposu olarak kullanılması uygulamasına son verilmelidir.
- “Herkesin çalışması için, herkesin daha az çalışması” ilkesi doğrultusunda haftalık çalışma süresi gelir kaybı olmaksızın 37,5 saate, fazla mesailer için uygulanan yıllık 270 saat sınırı, 90 saate düşürülmelidir.
- Uluslararası çalışma normları doğrultusunda herkese en az bir ay ücretli yıllık izin hakkı tanınmalıdır.
- Uluslararası Çalışma Örgütü ILO’nun “insana yaraşır iş” yaklaşımı temelinde herkese güvenceli ve nitelikli işler sağlanmalıdır.
- Sendikal hak ve özgürlüklerin kullanımı güvence altına alınmalı, sendikal barajlar kaldırılmalı, herkesin sendika hakkını özgürce kullanabilmesi için gerekli yasal düzenlemeler yapılmalıdır.
- Toplum yararına çalışma programları kapsamında çalıştırılanlar daimî işçi statüsüne geçirilmelidir.
- İşsizlik Sigortası Fonunun amaç dışı kullanımına son verilmeli ve yararlanma koşulları özellikle kriz dönemlerinde kolaylaştırılmalıdır.
- Ücret Garanti Fonu kapsamı genişletilmesi işçilerin 6 aylık her türlü işçilik alacağı garanti kapsamına alınmalıdır.
- Kadın istihdamının artırılması ve işsizliğinin azaltılması için işgücü piyasalarındaki cinsiyetçi uygulamalara son verilmeli, ev içi bakım emeği devletin gereken nitelikli, yaygın ve ücretsiz bakım hizmetlerini sağlaması ile kadının üzerinden alınmalıdır.
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları