DİSK: İşçilerin haklarını gasp edenlere, grev yasaklarına hayır!
DİSK Genel Başkanı Kani Beko, Kristal-İş sendikası grevinin 'ertelenmesi' ile ilgili basın açıklamasında bulundu.
DİSK Genel Başkanı Kani Beko, Kristal-İş sendikası grevinin 'ertelenmesi' ile ilgili basın açıklamasında bulundu. Mevcut Anayasanın 54. maddesinde yer alan ve Türkiye işçi sınıfının 1961'den beri anayasal güvence altına alınmış olan grev hakkı fiilen tümüyle ortadan kaldırılmış durumda olduğunu belirten Kani Beko'nun açıklaması şöyle:"Milli güvenliği bozma” gerekçesiyle "erteleme” adı altında zaten
sınırlı olan grev hakkının gasp edilmesi hükümet tarafından gelenek haline
getirilmiştir.
2003 ve 2004'te Lastik-İş'in lastik ve Kristal-İş'in cam, 2005'te T.
Maden-İş'in maden, 2014'te Kristal-İş'in cam ve T. Maden-İş'in maden
işkollarında; Birleşik Metal-İş'in 2015 ve 2017'de metal işkolunda, sonrasında
Banksis'in banka ve şimdi de bir kez daha Kristal-İş'in cam işkolundaki
grevlerini engellemeye yönelik kararlara imza atan AKP iktidarı, işçi sınıfının
grev hakkını tamamen ilga etmektedir.
12 Eylül 1980 askeri cuntasından beri sadece toplu sözleşme görüşmelerinde
uyuşmazlık olması halinde tanınan grev hakkı, bugün darbecilerin verdiği
yetkilerle toplu sözleşme uyuşmazlıklarında dahi kullanılamamaktadır. Hak
grevi, dayanışma grevi, genel grev gibi diğer grev türleri ise zaten neredeyse
unutturulmuştur. Şimdi ise mevcut Anayasanın 54. maddesinde yer alan ve Türkiye
işçi sınıfının 1961'den beri anayasal güvence altına alınmış olan grev hakkı
fiilen tümüyle ortadan kaldırılmış durumdadır.
"Milli güvenlik” her yasak için kullanılan keyfi ve soyut bir
bahanedir. İşverenlerin sınırsız kar hırsı "milli” bir mesele değildir.
Türkiye'de çalışma yaşamındaki "güvenlik” sorunu, işçilerin Anayasal
haklarını kullanmalarıyla değil kitlesel işçi ölümleriyle açığa çıkmaktadır.
Geçtiğimiz yıl 1970 işçi çalışırken yaşamını yitirmiştir.
İşçinin evine götüreceği ekmeği, işverenin ve Yüksek Hakem Kurulu'nun
insafına bırakmak için uydurulan "milli güvenlik” bahanesinin hiçbir
inandırıcılığı yoktur.
İşçi sınıfına kiralık işçiliği ve taşeron köleliği dayatanların, kıdem
tazminatına göz dikenlerin, grev haklarını gasp edenlerin, patronların cebini
ise teşviklerle, kamu kaynaklarıyla dolduranların kimin güvenliğini sağladığı,
kime hizmet ettiği açıktır.
İşçi sınıfının haklarına göz koyanlara, grev yasakçılarına hayır diyen DİSK,
cam işçisinin yanında olduğunu ve Kristal-İş Sendikası ile tam bir dayanışma
içinde bulunduğunu kamuoyuna ilan eder. "
Vişne Haber Ajansı
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları