loading
close
SON DAKİKALAR

Ekrem İmamoğlu Beykoz'dan seslendi; bu kürsüde Alaattin Köseler Başkanımız olmalıydı, Bir gün de olsa, birkaç gün de olsa, Başkanımızın eksikliğini hissettirmeyeceğiz!

Ekrem İmamoğlu Beykoz'dan seslendi; bu kürsüde Alaattin Köseler Başkanımız olmalıydı, Bir gün de olsa, birkaç gün de olsa, Başkanımızın eksikliğini hissettirmeyeceğiz!
Tarih: 03.03.2025 - 00:00
Kategori: Yerel

TBB ve İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, 27 Şubat’tan bu yana gözaltında tutulan Beykoz Belediye Başkanı Alaattin Köseler’in eşi Firdevs Köseler’i iftardan önce Beykoz’daki evinde ziyaret etti.

TBB ve İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Belediye Başkanı gece yarısı operasyonuyla, hukuksuz bir biçimde gözaltına alınan Beykoz halkıyla yağmur altında buluştu. 

İktidarın; Beykoz Belediye Başkanı Alaattin Köseler, Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat ve Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer üzerinden kendilerine zulüm çektirdiğini vurgulayan İmamoğlu, “Geçen yılın bu aylarıyla, bu yılın bu ayları, yani Aralık, Ocak, Şubat arasındaki Büyükşehir Belediyemizden sosyal destek isteyenlerin sayısı, tam iki katına çıktı. Yani insanlar evinde aşı yok, işi yok, umutsuz; çocuklar ve gençler, artık bugünkü tutum ve tavırlardan usandı. Adaletsizlikten usandı. Ekonominin kötülüğünden usandı. Milletçe dünyanın birçok gelişiminden uzak kalıyoruz. Etrafımız ateş topu. Yeni bir dünya düzeni kuruluyor. Yeni bir dünya inşa ediliyor. Teknolojide, ülkelerin kendi tutum ve tavırlarında yeni bir dünya inşa edilirken, bizde ise bir akıl, kendi koltuğunu koruma adına zalimlik yapıyor” dedi. 

Milletin tüm bu sıkıntıların farkında olduğuna dikkat çeken İmamoğlu, “Milletimiz şunu biliyor; orada bir haksızlık, hukuksuzluk var diye bu zulüm çektirilmiyor. Burada bu zulüm, haksızlık var diye, hukuksuzluk var diye çektirilmiyor. Niye biliyor musunuz? Yapılmasının tek sebebi var: Koltuğunu kaybetme korkusu. Koltuğunu kaybetme korkusu. Bu korkunun anlamı ne biliyor musunuz? Halkın önüne gelecek olan ilk sandık ne yapacak biliyor musun? Bunları evlerine gönderecek, evlerine. Evlerine gönderecek. Millet, bunlardan usandı. Bu zulmü sona erdirecek olan kahramanlar, sizlersiniz” diye konuştu. 

Sondakika, Türkiye Belediyeler Birliği (TBB) ve İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, 27 Şubat’tan bu yana gözaltında tutulan Beykoz Belediye Başkanı Alaattin Köseler’in eşi Firdevs Köseler’i iftardan önce Beykoz’daki evinde ziyaret etti. Daha sonra Beykoz Belediye Meclisi üyeleri ile Beykoz Belediyesi Yalı Kütüphanesi’nde bir araya gelen İmamoğlu; CHP TBMM Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır, CHP Genel Başkan Yardımcıları Gökan Zeybek, Sevgi Kılıç, CHP Yüksek Disiplin Kurulu Başkanı Turan Taşkın Özer, CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik, PM üyeleri, milletvekilleri ve ilçe belediye başkanlarının da aralarında bulunduğu yaklaşık 1000 vatandaşın katılımıyla, Beykoz Belediyesi çadırında iftar yaptı.

“BU KÜRSÜDE, BU AKŞAM, ALAATTİN KÖSELER BAŞKANIMIZIN OLMASI GEREKİRDİ”

Orucunu açtıktan sonra kısa bir selamlama konuşması yapan İmamoğlu, özetle şunları söyledi:

“Bu kürsüde, bu akşam, Alaattin Köseler Başkanımızın olması gerekirdi. Onun sizi selamlaması gerekirdi. Ona buradan sevgilerimizi, saygılarımızı gönderiyoruz. Gerçekten üzücü bir biçimde şu anda aramızda değil. Hatta özgür değil. Ne yazık ki gözaltında ve bu uygulamanın ne anlama geldiğini de saat 20.30’da Beykoz Belediyesi'nin önünde vatandaşlarımızla konuşarak, orada anlatacağım. Ramazan sofrasına bu mevzuyu dahil etmek istemiyorum. Ama onu orada konuşacağım. Sizleri oraya davet ediyoruz. Buyurun gelin dertleşelim, halleşelim, hukukun, adaletin herkese lazım olduğunu orada konuşalım. Ben, bu vesileyle, bu masada sadece şunu söyleyeceğim. Bu ülkede ve dünyanın hiçbir yerinde, mazlumların zalimlerin zulmüne kurban gitmemesi adına en üst seviyede çalışacağımıza hem insanlık adına hem memleket adına zalimlere fırsat vermemek için en yüksek gayreti göstereceğimize söz veriyoruz. Allah, bu güzel insanları, bu yurdum insanlarını zalimlerin zulmünden korusun. Memleketimin her insanına en yüksek adaletli günleri nasip etsin. Geleceğin çok güzel olmasını dileyerek, herkesin bereketli sofralarda buluşmasını, yoksulluğun, yokluğun değil, zenginliğin konuşulduğu bir ülke olduğumuza hak ettiğimize inanarak, en yakın zamanda o günleri yakalamamızı diliyorum ve Yaradan’a dua ediyorum; Allah yolunuzu, yolumuzu açık etsin. Sofranızın bereketi bol olsun.”

BEYKOZ, BAŞKANINA SAHİP ÇIKTI

Başarır, Kılıç, Çelik, İmamoğlu ve beraberlerindeki heyet, iftarın ardından, yağmura rağmen Beykoz Belediyesi önünde toplanan vatandaşlarla bir araya geldi. Coşkulu kalabalığa Çelik ve İmamoğlu birer konuşma yaptı. “Dünyanın en güzel ülkesindeyiz, dünyanın en güzel şehrindeyiz ama bu ülkeye, bu cennet vatana, bu güzel şehre yakışmayan hususlar için ne yazık ki milletçe tepkimizi gösteriyor ve bir araya geliyoruz” diyen İmamoğlu, şunları söyledi:

“NEYİN ZULMÜNÜ ÇEKTİRİYORSUNUZ? NEYİN DERDİ VAR SİZDE?”

“Burada bu akşam, ev sahibi olarak çıkıp, size güzel bir konuşma yapsa, Ramazan’ınızı tebrik etse, mübarek Ramazan ayının güzelliklerinden bahsederek, bu geceyi burada başka bir vesileyle Alaattin Köseler Başkanımızla yapsak, ne güzel olurdu; öyle değil mi? Ama ne yazık ki, uzun zamandır yaşadığımız kötü uygulamalar yüzünden bu şehrin, Beykoz'un evladı, doğma büyüme Paşabahçeli, 65 yaşında, Beykoz'un çok sevdiği ve son seçimde de vatandaşımızın yüksek tercihi ve desteğiyle belediye başkanı seçilen Alaattin Köseler Başkanımız, değerli dostumuz… Sevgili vatandaşlarım, Ramazan ayının güzel duygularıyla ve gerçekten içimiz yanarak ifade ediyorum; sabahın 04.00’ünde, bir evin kapısına dayanarak, bizim polisimizi de alet ederek ne yazık ki, o eve girip arama yaparak, o insanı, kanunsuz bir biçimde tutuklama cihetine giden, gözaltına alan o akıl… Bakın sabah 4. Yarın, yani bu gecenin sabahında, sabah 04.00’te, 4 gün dolacak. Eğer aceleniz var idiyse, bu insanlara o saatten beri gözaltında tutarak, neyin zulmünü çektiriyorsunuz? Neyin derdi var sizde?”

“BU EVRAK GEÇERSİZ. AMA İSTİYORSANIZ, KENDİMİZ TESLİM EDERİZ’ DİYECEK KADAR DA DELİKANLI DAVRANIYOR ALAATTİN BAŞKANIMIZ”

“Bakın bu insanlara bu iş yapılmaz, yapılamaz. Alaattin Köseler'e yapılan bu zulüm, sevgili Başkanımıza yapılan bu baskı, bu adaletsiz uygulama, bu hukuksuz uygulama, söyleyeyim, Aslında Beykoz halkına yapılıyor, Beykoz halkına ders verilmeye çalışılıyor. Bu belediyeye bir hafta önce, bir akşam vakti, bir evrakla geliniyor ve o evrakla buradan dosyalar isteniyor. Bakılıyor ki; oradaki barkodu okutulduğunda dosyanın karşılığı yok. Bakılıyor ki; orada imzası geçen ismin, gerçek anlamda o evrakta imzası yok. Tabii bu evrakla dosya alınmaya gelince, Belediye Başkanımız, ‘Bu evrak geçersiz. Ama istiyorsanız, ben yine getirir, bırakın dosyayı burada istemeyi, kendimiz teslim ederiz’ diyecek kadar da delikanlı davranıyor, delikanlı davranıyor. Ama o akşam istediğini alamayan akıl, hiddetle, şiddetle, heyecanla, stresle, öfkesini çıkartmak adına bir başka operasyona geçiyor. Sevgili dostlarım, biz bu işleri yutmayız. Bakın; bizim cesaretimizi, zalimlik var ya zalimlik, ölçemez, ölçemez. Bizim cesaretimizi, baskıyla hiç kimse ölçemez. Biz cesaretimizi bir avuç insandan ya da bir kişiden alanlar değiliz. Biz, cesaretimizi milletten alıyoruz, sizden alıyoruz.”

“BİZ, BULUNDUĞUMUZ KOLTUĞU MİLLETİMİZİN NAMUSU KABUL EDERİZ”

“Sevgili hemşehrilerim; mübarek Ramazan ayı bizlere diyor ki, ‘Paylaşın.’ Mübarek Ramazan ayı bizlere diyor ki, ‘İyilik yapın. Bir kişinin eksiği varsa eğer, sizde var ise, onu tamamlayın. Yoksulun yanında olun. İhtiyacı olanın yanında olun’ diyor. Az önce İl Başkanımızla, burada bulunan milletin seçtiği Beykoz Meclis üyelerimizle konuştum. Her birisi ‘Bu süreçte, vatandaşın tek bir ihtiyacını bile eksiltmeden görevimizi tam yerine getireceğiz. Bir gün de olsa, birkaç gün de olsa, Alaattin Köseler Başkanımızın eksikliğini hissettirmeyeceğiz. Çünkü biz, bulunduğumuz koltuğu milletimizin namusu kabul ederiz. Onun hakkını vermeye hazırız, vereceğiz’ dedi meclis üyesi arkadaşlarımız. Bizdeki görev bilinci, bizdeki göreve milletin namusu, emaneti, bakışı, işte bizim hizmetimizin esasıdır. Sevgili hemşehrilerim; Ramazan ayında, bütün İstanbul'da ve bütün Türkiye'de, en fazla konuşulan şey, yoksulluk. Öyle değil mi? Ekonomi yerle bir. Öyle değil mi? İnsanların çaresizliğini siz de duyuyorsunuz. Öyle değil mi?”

“GEÇEN YILIN BU AYLARINA GÖRE İBB’DEN SOSYAL DESTEK İSTEYENLERİN SAYISI, TAM İKİ KATINA ÇIKTI”

“Bakın size bir örnek vereyim. Geçen yılın bu aylarıyla, bu yılın bu ayları, yani Aralık, Ocak, Şubat arasındaki Büyükşehir Belediyemizden sosyal destek isteyenlerin sayısı, tam iki katına çıktı. Yani insanlar evinde aşı yok, işi yok, umutsuz; çocuklar ve gençler, artık bugünkü tutum ve tavırlardan usandı. Adaletsizlikten usandı. Ekonominin kötülüğünden usandı. Bakın milletçe dünyanın birçok gelişiminden uzak kalıyoruz. Etrafımız ateş topu. Yeni bir dünya düzeni kuruluyor. Yeni bir dünya inşa ediliyor. Teknolojide, ülkelerin kendi tutum ve tavırlarında yeni bir dünya inşa edilirken, bizde ise bir akıl, kendi koltuğunu koruma adına zalimlik yapıyor. Hukuksuz bir düzenin var olmasıyla ilgili adımlar atılıyor. İtibarsızlığımız büyüyor. Başımız öne eğiliyor. Milletçe, her birimiz, bunun bedelini öldürüyoruz. Millet ödüyor bunun bedelini. Ekonominin, adaletin olmadığı yerde iyi olma şansı var mı? Onun için sevgili hemşehrilerim, büyük bir mücadelenin içerisindeyiz.”

“ÇEKTİRİLEN ZULMÜN TEK SEBEBİ VAR: KOLTUĞUNU KAYBETME KORKUSU”

“Alaattin Köseler Başkanımız ve arkadaşları, belki şu an gözaltında. Beşiktaş ve Esenyurt Belediye Başkanımız, ne yazık ki haftalardır, aylardır hapiste. Bakın; 110-120 gün sonra iddianamesi yazıldı Esenyurt'un. Bu sıkıntıları bize çektiriyorlar. Ama milletimiz, bunun farkında. Milletimiz şunu biliyor; orada bir haksızlık, hukuksuzluk var diye bu zulüm çektirilmiyor. Burada bu zulüm, haksızlık var diye, hukuksuzluk var diye çektirilmiyor. Niye biliyor musunuz? Yapılmasının tek sebebi var: Koltuğunu kaybetme korkusu. Koltuğunu kaybetme korkusu. Bu korkunun anlamı ne biliyor musunuz? Halkın önüne gelecek olan ilk sandık ne yapacak biliyor musun? Bunları evlerine gönderecek, evlerine. Evlerine gönderecek. Millet, bunlardan usandı. Hep birlikte mücadele edeceğiz sevgili hemşehrilerim. Hukuksuzluğa karşıda mücadele edeceğiz. Direncimizi ortaya koyacağız.”

“BU ZULMÜ SONA ERDİRECEK OLAN KAHRAMANLAR, SİZLERSİNİZ”

“Önümüzde, Cumhuriyet Halk Partisi'nin almış olduğu tarihi bir karar var. Ön seçim kararı var. Bizim üyelerimiz, yüz binlerce üyemiz, sandığa gidecek, kendi cumhurbaşkanı adayını sandıkta tercih edecek. Bu bir devrimdir. Bunun adı, demokrasi devrimidir. Bu demokrasi devriminin anlamı ne biliyor musunuz? Bu devrim, en çok bugünün o iktidarını korkutuyor. Sebebi ne biliyor musunuz? Orada her şey iki dudağın arasında. Biz ise diyoruz ki, ‘Biz, sandığı milletimizin ayağına getiriyoruz.’ Çünkü diyoruz ki, ‘Millet ne derse, o olur.’ Çünkü diyoruz ki, ‘Millet büyüktür kardeşim, millet büyüktür. Ve egemenlik kayıtsız şartsız milletindir’ diyoruz. İşte bu sözler, bu tutum ve tavır, bunları korkuttuğu için, bu zulümleri çektiriyorlar. Ama yılmayacağız, kararlı olacağız ve hep birlikte başaracağız. Var mıyız? Alaattin Köseler Başkanımızın yanında mıyız? Allah, bunları ıslah etsin. Allah, bunlara akıl versin. Millet, bunların aklını sandıkta başına getirsin. Dualarınız kabul olsun. Ramazan ayınız mübarek olsun. Hepinizi çok seviyorum. Bu zulmü sona erdirecek olan kahramanlar, sizlersiniz. Yolunuz açık olsun. Dayanışmamız devam edecek. Direncimiz devam edecek. Ne diyoruz? Kurtuluş yok tek başına… Ben de diyorum ki; kurtuluş yok, tek başına; haydi, hep beraber sandık başına.”

Kaynak : istanbulgercegi.com

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları