Barış Terkoğlu; Tanrıkulu’nun yanıtı sert oldu: “Bunu TR705 olarak yazıldığım listede TR326 olarak kodlanan şimdiki MİT Başkanı İbrahim Kalın’a havale ediyorum. Hadi sıkıysa ona da CIA ajanı de!”
Başkalarının ağaçlarındaki elmalar ne tatlı, yaprakları ne yeşil. Ya bizimki? İncil’de anlatıldığı gibi: “İsa eğilmiş, parmağıyla toprağa yazı yazıyordu. (Zina yapan kadın hakkında) Durmadan aynı soruyu sormaları üzerine doğruldu ve ‘İçinizde kim günahsızsa ilk taşı o atsın!’ dedi.”
Eski Emniyet İstihbarat Dairesi başkanı ve Yeni Şafak yazarı Bülent Orakoğlu, CHP Diyarbakır Milletvekili Sezgin Tanrıkulu’nu hedef aldı. Orakoğlu’na göre Tanrıkulu bir CIA ajanıydı. Delili mi? Wikileaks’in yayımladığı meşhur Stratfor belgeleriydi. Orakoğlu yazısında şu ifadeleri kullandı:
“‘Gölge CIA’ olarak bilinen Stratfor belgeleri yayımlanan ve ‘TR 705’ kodu taşıdığı için eleştirilere konu olan CIA ajanı Sezgin Tanrıkulu...”
Tanrıkulu’nun yanıtı sert oldu: “Bunu TR705 olarak yazıldığım listede TR326 olarak kodlanan şimdiki MİT Başkanı İbrahim Kalın’a havale ediyorum. Hadi sıkıysa ona da CIA ajanı de!”
Wikileaks belgelerini içeren iki kitabı, Sızıntı ve Mahrem’i Barış Pehlivan ile birlikte yazdık. Bu nedenle Orakoğlu-Tanrıkulu kavgasının ardından çok kişi bana sordu: Tanrıkulu doğru mu söylüyor, Stratfor belgelerinde MİT Başkanı İbrahim Kalın da var mı?
Bu soruya yanıtım “Evet” oldu.
Önce şuradan başlayayım...
Stratfor, 1996 yılında George Friedman tarafından kuruldu. Friedman, askeri ve istihbari kurumlara danışmanlık yaptı, eğitim verdi. Stratfor, dünyanın değişik yerlerinden kaynakları aracılığıyla istihbarat topluyor, abonelerine satıyordu. Müşterileri arasında CIA da olan Stratfor için yıllarca “Gölge CIA” yakıştırması yapıldı.
Stratfor’un da Friedman’ın da AKP medyasıyla garip bir ilişkisi var. Hem seviyor hem dövüyorlar. 15 Temmuz’da, cumhurbaşkanının uçağının haritasını anbean Stratfor yayımlamış, haklı olarak tepki çekmişti. Sabah gazetesi ondan şöyle bahsediyor: “George Friedman, yeni muhafazakâr (neo-con), İslam karşıtı ve İsrail yanlısı kimliğiyle biliniyor.” Öte yandan yakın zamanda bile MÜSİAD onu toplantılarına çağırıyor, kürsüde konuşturuyor. Resmi kurumların da davetlisi olmaya devam ediyor. Haliyle, Friedman’ın ve Stratfor’un Türkiye’de gelgitli ilişkisi olduğu kimseler hep merak uyandırdı.
Wikileaks, 27 Şubat 2012’de, “Küresel İstihbarat Dosyaları” adı altında, Temmuz 2004-Aralık 2011 tarihleri arasına ait, Stratfor’un iç yazışmalarını içeren, beş milyonun üzerinde e-posta yayımladı. Böylece Stratfor’un haber kaynakları deşifre oldu. Bunlardan biri gerçekten de İbrahim Kalın’dı.
Örnek olsun...
Belgelere göre Stratfor’un Türkiye uzmanı Reva Bhalla, 10 Mart 2010’da, Erdoğan’ın Başbakanlık ofisinde Kalın’la görüştü. Friedman’ın Kalın’dan, “Gülen hareketi ile aramızı düzeltmemize yardım et” ricasında bulunduğu, Kalın’ın bu isteği yerine getirdiği notlarda yer alıyor.
Öyle ki...
31 Mayıs 2010’da Stratfor Direktörü Friedman, istihbarat toplama gezisi için eşiyle Türkiye’ye geldi. Çifti, İstanbul’da gezdiren aracı ve şoförü İbrahim Kalın sağladı.
Stratfor’un Kalın ile ilişkisi öyle derindi ki...
Kalın, Türkiye’de Stratfor lehine haber de yaptırıyor ve bunu kuruma bildiriyordu. Stratfor belgelerinde yer alan Kalın’ın e-postası şöyle:
“Sevgili George ve Kamran, bazı medya kuruluşlarına Stratfor’un Türkiye ve Balkanlar hakkındaki raporunu haber yapmalarını söyledim ve ürettikleri haberlerin linklerini aşağıda gönderiyorum.
İbrahim”
İbrahim Kalın’ın Stratfor’un haber kaynağı olması Friedman’ı da mutlu ediyordu. Nitekim 14 Eylül 2010 tarihli e-postasında şunları yazmış: “Bu adam büyük bir kaynak... Bu adamla kurduğum ilişki ve yaptığım görüşme kesinlikle gizli kalmalıdır.”
Tanrıkulu’nun söylediği gibi... Kendisinin TR705 olarak yer aldığı listede, Kalın TR326’ydı.
Kuşkusuz o günkü Kalın ile bugünkü Kalın arasında pek çok fark var. ABD’de Georgetown Üniversitesi’nde ders veren Kalın, üniversitenin 2009 yılındaki “En etkili 500 Müslüman” listesini hazırlamış, listenin 13. sırasına FETÖ lideri Gülen’in adını yazmıştı. Bugün olsa eminim bunu yapmazdı.
17-25 Aralık’a kadar FETÖ’nün kapatılan gazetesi Today’s Zaman’da köşe yazarlığı yapan Kalın, elbette tercih şansı olsa bu geçmişini de değiştirirdi.
Ergenekon kumpasında sanıkların aleyhine duruşmada tanıklık yapan Orakoğlu, Stratfor’un haber kaynaklarını “CIA ajanı” diye torbaya attı ama... Eğer bu doğru olsaydı kuşkusuz İbrahim Kalın, devletin istihbarat örgütü MİT’in başında oturmazdı.
İncil’de anlatılan hikâyenin devamı şöyle: “Bunu işittikleri zaman, başta yaşlılar olmak üzere, birer birer dışarı çıkıp İsa’yı yalnız bıraktılar. Kadın ise orta yerde duruyordu. İsa doğrulup kadına sordu: ‘Nerede onlar? Hiçbiri seni yargılamadı mı?’ Kadın, ‘Hiçbiri, efendim’ diye yanıt verdi. İsa, ‘Ben de seni yargılamıyorum’ dedi. ‘Git, artık bundan sonra günah işleme!’”
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları
