Tarih:
15.01.2015
Evlenecekleri kızları katalogdan seçiyorlarmış!
Mustafa Mutlu; Recep Tayyip Erdoğan’a suikast yalanlarının gerekçesini tek tek anlatıyor Sabri Uzun...
Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanlığı görevini üç kez üstlenen Sabri Uzun’un yazdığı “İN” isimli kitap, haftanın en çok konuşulan konularının başında geliyor.Emniyette 40 yıl görev yapan bir istihbaratçının anlattıklarının ilgi görmesi de gayet doğal...
Çünkü Sabri Uzun “İN” isimli kitabında kamuoyunun merak ettiği birçok konuya açıklık getiriyor:
Deniz Baykal’a seks kaseti komplosunu kimlerin kurduğunu...
Gizli çekim yapılan evlerin kapısının nasıl açıldığını, kameraların nasıl ve kimler tarafından yerleştirildiğini...
Hrant Dink cinayetinin perde arkasını...
Recep Tayyip Erdoğan’a suikast yalanlarının gerekçesini tek tek anlatıyor Sabri Uzun...
Bunlar zaten fazlasıyla yazıldı; o yüzden ben biraz “magazinel” bir bölüme değineceğim.
Sabri Uzun, “Katolik Değil, Katalog Evliliği” bölümde Cemaat’teki evlilikleri anlatıyor... Sizin de heyecanla okuyacağınıza eminim:
***
“Katalogdan evlenmek kavramını ilk duyduğumda önce anlamamış, sonra çok şaşırmış, hemen inanmak istememiştim. Cemaat’te evlenme usulü böyleymiş.
Cemaat şakirtleri, askerliğini yapıp iş sahibi de olmuşsa, kendisinin ‘imamı’ olan kişi, o şakirdi bir ‘abla’ya gönderiyormuş... ‘Abla’, kendisine gönderilen erkek şakirde, elinde bulunan katologdan cemaat bağlısı kızların fotoğraflarını gösterip nereli olduğu, nerede çalıştığı, tahsil durumu, aile yapısı hakkında bilgi veriyormuş... Böylece kendisine sunulan seçenekler arasından şakirdin ‘tercih’ yapmasına yardımcı olunuyormuş...
Cemaat’teki genç kızlara da aynı şekilde, erkek şakirtlerin fotoğraflarının gösterilip gösterilmediğini, kızlara da tercih hakkı tanınıp tanınmadığını sordum...
Hayır, öyle bir şey yapılmıyormuş!
Cemaatçi erkeklerin, Cemaatçi kızlarla evlendirilmesinin tek amacı, ‘Cemaat Ailesi’ oluşturmak... Böyle bir evlilikle kurulan ailede erkeğin, gerçek anlamda ‘aile reisi’ olamayacağı açıktır. Kadının ‘ailenin annesi’ olması da tartışmalıdır.
Ailenin gerçek reisi Cemaat’tir.
Eşlerin üstünde, eşlerin iradesinin dışında başka bir otorite aileye hükmedecek ve hakim olacaktır.
Hitler de böyle yapmıştı...
‘Üstün Alman Irkı’nı yaratmak ve korumak için güçlü kuvvetli Alman erkekleriyle, boylu poslu Alman kadınlarını evlendirerek ‘üstün bir nesil’ yetiştirmeyi nedeflemişti.
Faşizm böyledir; hayatın her alanına müdahale eder... Şakirtlerin söz hakkını bırakın, özgürce eş seçme hakkı bile yoktur. ‘Kainat İmamı’, onların yerine düşünür, karar verir ve son sözü söyler...”
***
Yok, yok; laf olsun diye yazmıyorum... Gerçekten farklı ufuklar açacak bir kitap, İN! ‘İN’dekileri tanımak için mutlaka okunması gerekiyor...
İN
Türü: İnceleme
Yazan: Sabri Uzun
Yayıncı: Kırmızı Kedi Yayınevi
Baskı tarihi: 2014, Aralık
Sayfa sayısı: 359
Fiyatı: 22 lira.
***
‘Camileri yaktılar’ yalanına belgeli yanıt!
Recep Tayyip Erdoğan Başbakanlık yaparken, Atatürk başta olmak üzere bu ülkenin kurucularını kaç kez “din düşmanlığı” yapmakla, Kur’an’ı yasaklatmakla, camileri yakmakla ya da ahıra dönüştürmekle suçladı; saydınız mı?
Ben de saymadım ama internette yaptığım taramayla, farklı 17 tarih ve yerde buna kalkıştığını saptadım. Kuşkusuz bu sayı, çok daha yüksektir!
Önceki Üsküdar Müftüsü olarak bildiğimiz CHP İstanbul Milletvekili İhsan Özkes bu iddiaların üzerine gitti...
Meclis çatısı altında Başbakan’a defalarca sordu...
Soru önergesi verdi, “Hangi cami, hangi tarihte, hangi resmi yazıyla ahır yapılmıştır?” dedi...
Ancak Başbakan ve ekibi bu soruların hiçbirine yanıt veremedi.
Oysa bir cami bile ahıra dönüştürülmüş olsa bunun fotoğraf ve belgeleri, bütün yandaş gazetelerin birinci sayfalarını doldururdu.
***
İhsan Özkes yılmamış ve bütün bu yalanları sergilemek için ciddi bir araştırmaya girişmiş...
Camilerle ilgili tüm iddialara tek tek, hem de resmi belgelerle yanıt vermiş...
CHP de bu çalışmayı bir kitapçık haline getirmiş...
Ancak Tekin Yayınları, bu eserin çok daha fazla sayıda okura ulaşması için kitaplaştırılmasını sağlamış.
***
İhsan Özkes, Erdoğan ve arkadaşlarının, Kurtuluş Savaşı sırasında Yunan Ordusu’nun yakıp yıktığı camileri, sanki Atatürk ve arkadaşları yakıp yıkmış gibi göstermeye çalıştıklarını belirterek, şunları söylüyor:
“1922 yılında Bakanlar Kurulu’nun ilk toplantısında konuşan Mustafa Kemal Atatürk, Yunan çekilişi sırasında birkaç bin caminin yakılıp yıkıldığını belirtmiş ve ‘Bu camileri yenilemek görevimizdir. Bu hizmeti nutuk atmadan, gösterişe kaçmadan, siyasete alet etmeden yerine getirelim’ demiştir. Atatürk’ün 1 Mart 1923’te TBMM’de yaptığı konuşmada, “Efendiler! Geçen yıl içinde Vakıf Bakanlığı dini yapılar ve hayır kurumlarının onarım ve inşaatında oldukça önemli bir çalışma yapmıştır. Yapılan onarım içinde ülkemizin çeşitli yerlerinde olmak üzere 126 cami ile 31 medrese ve okul, 22 su yolu ve çeşme, 175 gelir getiren yer ile 26 hamam bulunmaktadır’ demiştir.”
***
Bu kitap keşke Atatürk’ün ya da İnönü’nün camileri ahıra çevirdiği yalanına inanan bütün zavallılara ulaştırılabilse...
DÜNDEN BUGÜNE CAMİ YALANLARI
Türü: Araştırma
Yazan: İhsan Özkes
Yayıncı: Tekin Yayınevi
Baskı tarihi: 2015, Ocak
Sayfa sayısı: 152
Fiyatı: 15 lira.
Mustafa Mutlu - Aydınlık
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları