loading
close
SON DAKİKALAR

Açıklamayı okuyunca gezinin ne kadar bilimsel olduğu anlaşılıyor

Can Ataklı
Tarih: 23.02.2020
Köşe: Günlük Yazılar
Kaynak: Can Ataklı-Korkusuz

Can Ataklı: Türkiye’nin buraya bir bilim heyeti göndermesi aslında pek güzel bir fikir.

HOŞUMA GİDEN ŞEYLER

Ben Kapitalizmim, canınıza böyle okuyorum

Bugün sizlere dünyanın en etkili birkaç iktisatçısı arasında gösterilen ve 2001’de Nobel İktisat Ödülü’nü kazanan Joseph Stiglitz’in Eşitsizliğin Bedeli adlı kitabından bir bölüm sunmak istiyorum.

Oy oranlarına baktığımızda Türkiye’de yüzde 65’in üzerinde sağ görüş olduğu anlaşılıyor.

Sağ’ın ekonomik anlamdaki karşılığı kapitalizmdir, biraz daha azgını ise faşizmdir.

Peki sağı simgeleyen kapitalizm bırakın tüm zamanları, son 15 yılda dünyada ve ülkemizde neler yaptı?

İşte kapitalist bir ülkenin Nobel’li yazarının gözüyle kapitalizm;

Merhaba… Ben Kapitalizm!

Küçük kızlarınızı Barbie bebeklerle büyüttüm, “Bugün sizden estetik operasyon için para istiyorlar” diye neden şaşırıyorsunuz!

Çıkarlarım uğruna kocaman bir moda endüstrisi yarattım!

İstediğimi de elde ettim; 17 yaşındaki kızların çoğu dış görünüşlerinden rahatsız.

Ben Kapitalizmim! Bir kadının bir moda dergisini 15 dakika karıştırması kendi vücudunu beğenmemesine yetiyor!

Ben Kapitalizmim ve bakış açınızı öyle bir değiştirdim ki, hırsız bir CEO’nun hayat hikayesi sizin için “Azim ve başarı hikayesi” olabiliyor.

 

Ben Kapitalizmim ve ortalama bir insanın günde 5.5 saat TV izlediği, kitap okumadığı, tiyatro ve sinemaya çok az gittiği bir toplumda alaşağı edilmek gibi bir kaygım yok!

Ben Kapitalizmim ve Steve Jobs tabii ki çok önemli biriydi, ancak yüzde 1’inizin ihtiyacı olan makineleri 3. Dünya ülkelerinde, ucuz işçilerle üretmekte çok başarılıydı…

Elbette bütün kapitalistler birer “aziz” gibi konuşacaklar, tıpkı Bill Gates gibi, 150 milyon dolarlık 66.000 metrekare bir evde yaşayan bir aziz!

Ben Kapitalizmim ve benim yüzümden ortalık miras kavgaları yüzünden kanlı bıçaklı olmuş akrabalarla dolu. Her yıl 20 milyon çocuk açlıktan ölürken siz bir koşu bandının üstünde fazla yağlarınızı eritmek için ter döküyorsunuz!

Ben Kapitalizmim ve benim yüzümden dünyada 600 milyon obez ve 1.4 milyar aç insan var!

Ben Kapitalizmim ve Starbucks için kahve üreten bir çiftçinin oradan bir bardak kahve satın alabilmesi için 3 gün çalışması gerek!

Ben Kapitalizmim ve Uzak Doğu’da 6-12 yaş arası kızlar 200 dolar gibi komik bir paralarla seks kölesi olarak satılıyorlar.

Ben Kapitalizmim ve “serbest piyasa ekonomisi” dünyanın en büyük yalanı.

Ben Kapitalizmim ve Amerikalıların yüzde 24’ü eğer milyarder olmaları için bütün ailelerini reddetmeleri gerekecekse bunu yapabileceklerini söylüyor.

Ben Kapitalizmim ve kadınlara sesleniyorum! Lütfen birer obje haline geldiğinizi aklınıza getirmeden Victoria’s Secret’a koşun. Victoria’s Secret ülkelerine Türkiye de eklendi, avuç içi kadar çamaşıra 80 dolar verince çok mutlu olacağınızı garanti ediyorum!

Ben Kapitalizmim ve 15 yaşındaki bir çocuğun iPad alabilmek için böbreğini sattığını duyunca zevkten dört köşe oldum!

Ben Kapitalizmim ve Madonna’nın sadece Londra’da 8 evi var, ortalama 600 evsize barınak olabilecek büyüklükte.

Ben Kapitalizmim ve Tayland’da Disney fabrikası için çalışan bir çocuğun Disneyland’e girecek parayı çıkarması için 55 gün çalışması gerek.

Afrika kıtası dünyanın altın rezervlerinin yüzde 90’ını elinde bulundurmasına rağmen, dünyada sadece 4 tane Afrikalı milyarder var.

Ben Kapitalizmim ve Afrika kıtasından her sene 8.5 milyar dolar değerinde pırlanta çıkıyor, kıtanın açlık sorununu çözmeye yetecek miktar…

Ben Kapitalizmim ve siz pırlantalara bayılırsınız, Hindistan’da 1 milyon kişi günde 1.2 dolar kazanarak o pırlantaları üretiyorlar.

Dünyayı sarışın kadınların güzel olduğuna inandırdım, bu yüzden Asya kıtasında 300 milyon kadın düzenli olarak beyazlatıcı sabun kullanıyor.

Ben Kapitalizmim ve sizin hayatlarına özendiğiniz Hollywood yıldızlarının yüzde 64’ü kokain bağımlısı.

Ben Kapitalizmim ve yılda 20 milyon çocuk açlıktan ölürken, siz aynı tişörtü haftada iki kez giymeye utanıyorsunuz.

ABD’de 7 milyon evsiz insanın olduğundan kimsenin haberi yok, çünkü TV’de gördüğünüz Amerikalıların hepsi havuzlu villalarda yaşıyorlar.

Ben Kapitalizmim ve yine başardım!

Bütün kadınları dolapları tıka basa dolu olduğu halde giyecek hiçbir şeyleri olmadığına inandırdım.

Dünya nüfusunun yüzde 50’si dünya kaynaklarının ve zenginliklerinin yüzde 1’ine sahip. Dünya nüfusunun yüzde 1’i dünya kaynaklarının ve zenginliklerinin yüzde 50’sine sahip.

Ben Kapitalizmim ve bankacılar benim evlatlarım.

Amerikalıların yüzde 85’i eğer ekonomik durumlarını iyileştirebilecekse faşist bir hükümeti seçebileceklerini söylüyor. İşte bu kapitalin gücü!

Sizi özgür bırakmayan, fikirlerinize sansür vuran, en sonunda polis kurşunuyla öldüren bir devleti kendi elinizle kurmanız ne tuhaf?

Sizin ağzınızı burnunuzu kırıp hapse tıkmaları için bir devlet kuracak parayı, kendi vergilerinizle sağlamanız ne kadar tuhaf?

FIKRA GİBİ

Açıklamayı okuyunca gezinin ne kadar bilimsel olduğu anlaşılıyor

Haberi ilk gördüğümde müthiş merak etmiştim.

AKP iktidarı bilimde Türkiye’yi ne kadar ileri götürdüklerini dünya aleme ilan etmek için Antarktika’ya bir bilim heyeti gönderiyordu.

Dünyanın en güneyindeki sadece buzdan oluşan Antarktika çok uzun yıllardır bilim insanlarının ilgisi çekiyor.

Burada pek çok ülkeden ilim insanları yılın belirli dönemlerinde çalışmalar ve araştırmalar yapıyor.

12 ay yaşamak mümkün değil burada çünkü kış ayları pek yaman geçiyor.

Bu nedenle havanın daha iyi olduğu, eksi 30’ların falan olduğu yaz dönemi tercih ediliyor.

Türkiye’nin buraya bir bilim heyeti göndermesi aslında pek güzel bir fikir. Ama gidenleri görünce bir an aklım karışmıştı.

Çünkü heyetin içinde Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin de vardı? Kendi kendime “Demek Fatma Şahin de bir bilim insanıymış, bak insan neler öğreniyor” demiştim. Derken Fatma Şahin’in Antarktika günlerini anlattığı bir haber okudum. Fatma Şahin’e “Antarktika çok mu soğuk?” diye sormuşlar.

Şöyle cevap vermiş;

“Kışın eksi 85’i buluyor. Allah’tan yanımıza biraz Antep fıstığı, İslahiye üzümü ve kırmızı Antep biberi almıştık. Bunlar soğukta içimizi ısıttı.” 

Bu gıdaları yemelerinin dışında özel kıyafetler de giydiklerini anlatmış Fatma Şahin ve “Bize özel olarak oraya göre milli gayretle tasarlanmış kıyafetler verildi. Bir örnek bu kıyafetler soğuğa ve iklim şartlarına göre malzemelerden üretilmiş. Ancak sıcak tutması ve terletmemesi için geliştirildiğinden aşırı ağır. İnsan içinde zor hareket ediyor. Antarktika’ya tam olarak uygun kıyafetler olduğu için penguenler gibi ağır ağır hareket edebiliyorsunuz” demiş.

Ne kadar istifade ettim bilemezsiniz.
Bir kere eksi 85 dereceye karşı Antep fıstığı, Islahiye üzümü ve Antep biberinin ne kadar iyi geldiğini öğrendik.

Ayrıca Antarktikada “birileri” soğuğa karşı iklim şartlarına uygun kıyafetler hazırlamış. Ne iyi etmişler. Yoksa dışarı üzerlerindeki tişörtlerle ve sıradan paltolarla çıkacaklarmış herhalde.

Gezinin ne kadar bilimsel olduğu bu açıklamalardan anlaşılıyor değil mi?

Sanırım yakında literatüre de geçecektir.

Geçmese bile iktidar sözcüleri “geçmiştir” açıklaması yaparlar.

ÇOK GÜLDÜM

Bu hafta üç pazar fıkrası

Pazarın değişmezi fıkraları elbette yine Yıldırım Tuna’dan geldi.

Birlikte okuyalım:

Çiftçiye denetim

Maliye müfettişi bir çiftliği denetlemeye gelmiş, haber verilmeden yapılacak denetimden rahatsız olan çiftçi “Tamam ama sakın şu çitin arkasına geçmeyin” diye uyarmış müfettişi.
“Nee?.. Nasıl?.. Nasıl?.. ” diye sinirlenmiş müfettiş, “Bana bak..!” demiş dişlerini sıkarak, “Bu kapı gibi yazı her yeri, her şeyi denetleyebileceğime dair Bakanlık müsaadesi.. Anladın mı?.. ”
Canı sıkkın, nazikçe başını sallayan çiftçi işine döndükten yarım saat sonra çitin arkasında, önde üstü başı paramparça “İMDAATT!” diye bağıran müfettiş, tam arkasında çiftçinin dev gibi ödüllü boğası koşmaktalar..

Çiftçi onlara şöyle bir bakmış “Belgeni göstersene ona..!” diye bağırmış, “ Bakanlıktan aldığın, demin burnuma soktuğun kapı gibi o belgeni..!”

Aşırı dikkat

Adam karısı ile kaldırımda yürürlerken karşı yönden gelen çok güzel bir kızla karşılaşmışlar. Kadın geçer geçmez “Bazı kadınları anlayamıyorum” demiş karısı, “Gümüş gerdanlık, iki bilezik, telkâri küpeler takmış, tırnaklarına Cutex oje sürmüş, kulak arkalarına Chanel 5 sıkmış, Yves Saint Laurent çantası var.”

Kocası “Hepsine nasıl dikkat ettin yahu?” demiş, “Şu kadınlardan korkulur.”
Karısı lafı yapıştırmış hemen: “Sen dikkat etmedin mi sanki?”
Adam “Yoo” diye karşılık vermiş, “Sadece uzun bacakları, küçücük poposu var, dolgun göğüsleri vardı ve yüzüğü yoktu!..”

Eee yani

Adam barda oturan kızın yanına gitmiş, “Size bir içki ısmarlayabilir miyim?” diye sormuş.
“Tipik bir çapkın davranışı. Sizin mutlaka bir kız arkadaşınız vardır” demiş kız hafif sinirlenerek.
“Yok” diye cevap vermiş adam, “Bir ay kadar oldu ayrıldık..”
“Ooo, üzüldüm” 
demiş kız, “O zaman bir kadeh viski alabilirim..”
Birlikte gece yarısına kadar sohbet etmişler, gece adamın evinde devam etmiş, kız sabaha karşı elbiselerini giyerken “Sorabilir miyim?” demiş, “Sevgilinizden neden ayrıldınız?”
Adam “Tabii sorabilirsin” demiş, “Karım vaziyeti çakmış, mecburen ayrıldık tabii..!”

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları