Can Ataklı; Artık güç gösterilerine karşı tepki koymaya başladılar!
HOŞUMA GİDEN ŞEYLER
Bugün iki gazeteciden ve bir TV şovmeninden üç tepki sunmak istiyorum sizlere.
Birincisi Fatih Altaylı ile RTÜK Başkanı arasında geçen tartışma.
Habertürk’te program yapan Fatih Altaylı, iki gün önce deprem bölgesine konteyner göndermek için yardım kampanya düzenlemek istediklerini ancak RTÜK’ün bunu engellediğini duyurmuştu.
Bunun üzerine RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin alel acele bir açıklama yapmıştı.
Açıklama şöyleydi: “Fatih Altaylı her zamanki gibi sorumlu davranmayıp araştırmadan manipülasyon peşinde. Duyarlı yayıncılarımız tarafından ayrı ayrı yardım kampanyası yapılması yerine daha güçlü bir destek için ortak hareket edilerek birlikte kampanya yapma kararı alındı. Biz de RTÜK olarak bunu destekledik. Kampanya detayları önümüzdeki günlerde duyurulacaktır.”
İyi de bir televizyonun bağış kampanyası açmasından RTÜK Başkanı’na ne?
Niye karışıyor?
Neymiş bazı televizyonlar ortak yayınla deprem bölgesi için yardım toplayacakmış, o halde Habertürk de bunun içinde olmalıymış.
Güç sarhoşluğuna bakar mısınız?
RTÜK Başkanı, kimin nasıl yardım kampanyası düzenleyeceğine de mi karışacak artık?
Ama işe bakın ki karışıyor, bütün televizyonların tek sahibi gibi davranabiliyor.
Çünkü RTÜK Başkanı’nın bir korkusu yok, arkası saraya dayanıyor, onun kılıcıyla medyayı istediği gibi kesip doğrayabiliyor.
Ancak bu kez sert bir cevap almış Fatih Altaylı’dan.
Habertürk programcısı önceki akşamki programında “İsteyen istediğini söyler, biz kimseye pabuç bırakmayız” demiş.
Saraya göbekten bağlı bir kanalın programcısının RTÜK Başkanı’na (her ne kadar isim vermeden de olsa böyle posta atması güç imparatorluğunun çatırdama sesleri gibi geliyor bana.
İkinci olayın kahramanı ise yine sarayın emirlerinden pek çıkamayan TV100’ün programcısı Candaş Tolga Işık.
Adalet Bakanı’na soru sormak istemiş Işık, ancak bir cevap alamayınca sorusunu Twitter üzerinden sormuş.
Paylaşımda Bozdağ’ı etiketleyen Candaş Tolga Işık şöyle yazmış: “Sayın Bakan, size ulaşmaya çalıştım ama asla yanıt alamadım. O halde buradan sorayım: Hırsız müteahhitler, mühendisler, yapı denetim şirketi yetkilileri yurt dışına kaçsın diye mi bekliyoruz? Şu ana kadar hakkında işlem yapılan kaç kişi var?”
Bunun üzerine bakanın danışmanı, Işık’ı aramış.
Bakın Işık o aramayı nasıl anlatmış; “Adalet Bakanı’nın danışmanı Bilal isimli biri aradı WP’dan, “Kardeşim sen nasıl tweet atıyorsun…” deyince, “Yavaş üslubunuzu düzeltin benimle böyle konuşamazsınız” dedim. “Hiç üslubumu da düzeltmiyorum” deyip diklenince kapadım. Devletin geldiği hale bak!”
Üçüncü kişi ise sarayın militan ve tetikçi kanalı atv’de din programı yapan Nihat Hatipoğlu.
Bu televizyon şovmeni de Erdoğan’ın depremle ilgili “kader” sözünü eleştirerek “Bilime inanmayan, uymayanlar başımıza gelene kader diyemez” dedi.
Aslında her üç televizyon ünlüsü de bu iktidarın nasıl bir güç sarhoşluğu içinde olduğunu ve devleti ne hale getirdiğini çok iyi biliyorlar.
Ancak gerek kurumsal nedenlerle gerekse belki de sert polemiklere girip başlarını derde sokmamak için seslerini çok yükseltmiyorlardı.
Ancak görünen o ki, artık AKP’nin ceberrut tavrına karşı yer yer iç isyanlar çıkmaya başladı.
Mecburen de olsa sarayın hizmetinde olmak durumunda olanlar bile bu bayrağı hafiften sallamaya başlamışsa Erdoğan ve adamlarının oturup düşünmeleri gerek.
DİKKATİMİ ÇEKEN ŞEYLER
Bu fotoğraf Kahramanmaraş’tan.
TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası Kahramanmaraş Şubesi’nin binası.
Etrafındaki neredeyse bütün binalar yıkılmış.
Bu binanın ise camlarında kırık bile yok.
Peki niye?
Çünkü bu bina kuralına göre yapılmış.
Yapanlar da iktidarın adeta nefret ettiği “Her iyi şeyin karşısına çıkıyorlar, her şeyi baltalamaya, yıkmaya çalışıyorlar, hain bunlar” diye yaftaladığı bir sivil toplum kuruluşunun üyeleri.
Aslında başta iktidar olmak üzere herkesin ders alması gereken bir durumdur bu.
KAFAMI BOZAN ŞEYLER
Her şeyin anormal pahalı olduğunu biliyoruz tabii ki.
Ama bazı pahalılıklar var ki insan şaşmadan edemiyor.
Şarap-rakı gibi çok pahalı içkilerin olmadığı bir hesap pusulasına bakar mısınız?
Tabii “parası olup da giden varsa kim ne karışır” sözü doğrudur.
Ama merak ediyorum, bu hesapta görülen Tomahawk’ı yiyen kişi acaba o yediği tek porsiyon etin bedelini deprem felaketine uğrayanlara göndermiş midir?
Göndermediyse bile bu yazıyı okur okumaz göndersin lütfen.
ÖNERİ
Yaşı biraz ilerleyenler ister istemez daha nitelikli yaşamak için çareler arıyorlar.
İşte hepsinin yaşı 60’ı geçmiş bir okul arkadaşları grubundan aldığım bir öneriler listesini sizlere de sunuyorum.
Gençler “Beni ilgilendirmiyor daha” diye sakın es geçmeyin, bir gün size de lazım olacak, şimdiden aklınızda kalsın:
HER ZAMAN KONTROL EDİN
AZALTIN
GIDA İHTİYACI
UNUTMAYA ÇALIŞIN
MUTLAKA OLMALI
EKSİK OLMASIN
ALTI TEMEL ŞEY
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları
