Can Ataklı; Atatürk Havalimanı AKP’nin malı mı? Peki Erdoğan tarafından kapatılan Atatürk Havalimanı bir miting ve gösteri alanı mı?
Bİ SORALIM BAKALIM
Öncelikle İstanbul Valisi’ne sormak istiyorum?
İstanbul’da gösteri veya miting yapılabilecek yerler neresi?
Cevabı biliyorum aslına.
Çünkü bugüne kadar muhalif kesimler bir miting yapmak istediklerinde valilik hemen miting yapılabilecek alanları gösteriyor.
Bunların en bilinenleri Maltepe ve Yenikapı’daki dolgu alanlar, Kadıköy İskele Meydanı, Bakırköy Özgürlük Meydanı, Sultanahmet Meydanı.
Örneğin Taksim’de ne miting ne gösteri yapmak yasak.
Sadece dinci örgütlere açılıyor Taksim, onların da izin alma gibi bir dertleri yok.
Peki Erdoğan tarafından kapatılan Atatürk Havalimanı bir miting ve gösteri alanı mı?
Valilik listesinde bildiğim kadarıyla burası yok.
Ama Erdoğan bu alanda ne isterse yapabiliyor.
Önümüzdeki cumartesi günü Atatürk Havalimanı yine bir mitinge sahne olacak.
Erdoğan, Gazze’deki katliama tepki göstermek için tüm Türkiye’den yurttaşları Cumhuriyet Bayramı’ndan bir gün önce bu alana çağırdı.
Şimdi 81 ilde hummalı bir çalışma var.
Otobüsler kiralanıyor, vatandaşlara çağrı yapılıyor, kumanyalar, yol harçlıkları hazırlanıyor.
Şimdi tekrar sorayım;
İstanbul Valisi, Erdoğan’dan gelen talimat dışında her hangi bir partiye, kuruluşa, derneğe, vakfa Atatürk Havaalanı’nda miting yapma izni verir mi?
Bilmiyorum.
Ama bu sorunun cevabını bir süre sonra öğreneceğiz.
Çünkü Doğru Parti İstanbul İl Başkanlığı, 10 Kasım Cuma günü Atatürk’ü anmak için Atatürk Havaalanı’nda bir miting yapmak istiyor, bunun için Valiliğe izin dilekçesi verdi.
Partinin genel başkanı Rifat Serdaroğlu dün yazdığı bir yazıda izin dilekçesinin hikayesini şöyle yazdı;
Doğru Parti İstanbul İl Başkanlığı tarafından, 24 Ekim 2023 günü saat 13.30’da 454598 Evrak numarası ile “Atatürk Havalimanı’nda 10 Kasım 2023 cuma günü saat 13.00- 17.00 arasında devletimizin ve cumhuriyetimizin kurucusu aziz Atatürk için bir anma mitingi yapmak istiyoruz” diye müracaat edildi.
Yazıyı hazırlarken, gün ve saat şu an 24 Ekim 2023 Saat 16.55!
İstanbul Valiliği’nden Doğru Parti İl Başkanvekili Sayın Sedat Özkan arandı.
Sedat Başkan’a, “Müracaatınızı aldık ve ‘DHMİ Atatürk Havalimanı Başmüdürlüğüne’ gönderdik, çünkü yetki onlarda. Eğer izin verirlerse, lütfen bize bilgi verin, güvenliği biz Vilayet olarak sağlarız!” denildi! Yarın konunun peşine düşeceğiz.
İstanbul’da, Vali en yüksek devlet memuru değil mi?
Her isteyen devlet dairesi, istediği yerde miting düzenleme izni verebilir mi?
Valinin izin vermediği miting yapılabilir mi? Miting anında, bir katliam yaşanırsa sorumlusu DHMİ Bölge Müdürü mü olacak?
Atatürk Havalimanı, AKP’nin malı değilse, aynı iznin Doğru Parti’ye de verilmesi gerekir.
Gazze’deki katliam için izin veren DHMİ (Devlet Hava Meydanları İşletmesi), aynı yerde Türk Devletinin ve Cumhuriyetimizin Kurucusu Büyük Atatürk için de izin vermek zorundadır...
Doğru Parti’nin müracaatı şu gerçeği Türk milletine açık-açık anlatacaktır.
Şimdi ben de merakla bekliyorum.
Valilik topu Devlet Hava Meydanları İşletmesi’ne atmış.
Bakalım sonuç ne olacak?
ÜZÜLDÜM
1960’lı yılların efsane aşçısı Necip Usta adıyla tanınan Necip Ertürk uzun yıllardır yaşadığı ABD’nin Atlanta kentinde hayata gözlerini kapadı.
Bir dönem Türkiye’nin olduğu kadar dünyanın da en ünlü aşçılarından biri olarak tanınan Necip Usta 1931 yılında doğduğu Bolu Mengen’den 1950 yılında yanındaki bir tahta bavulla yola çıkıp İstanbul’a gelmişti.
Mesleğini yapabilmek için binbir zahmete katlanan ama kendini tanıtan Necip Usta o dönemin en ünlü oteli olan Tarabya Oteli’nde baş aşçı olmuştu.
Dönemin İstanbul sosyetesi Necip Usta’nın yemeklerini yemek için Tarabya Oteli’ne akın ederdi.
Adı dünyada da duyulmaya başlayan Necip Usta yurtdışına transferle giden ilk aşçı olmuşu.
Hilton oteller zinciri, Necip Usta’ya büyük paralar vererek ABD’ye götürmüştü.
ABD Başkanı baba Bush, efsane Müslüman boksör Muhammed Ali; Necip Usta’nın daimi müşterilerindendi.
Ustaların ustası olarak bilinen Necip Ertürk’ün yazdığı 4 yemek kitabı, Türkçe dışında birçok dile çevrilmişti.
Ne yazık bir dönem Türkiye’yi ve Türk yemeklerini dünyaya tattıran ve sevdiren bu büyük usta için Türkiye’de hiçbir şey yapılmadı.
Ölümünden sonra en azından Bolu’da bir anıtının yapılması ne güzel olur.
Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan’ın bu vefayı göstereceğine inanıyorum.
MERAK ETTİĞİM ŞEYLER
Merkez Bankası’nın başına getirilen Gaye Erkan, 5 Ekim günü TBMM’de bütçe plan komisyonu üyelerine bir sunum yapmıştı.
Erkan bu sunumunda masasında çeşitli fonlardan gelen milyar dolarlık yatırım teklifleri olduğunu söylemişti.
Merkez bankası başkanı “Hangi ülkelerden bu teklifler, Körfez ülkelerinden mi?” sorusuna “Ben 22 yıldır ABD’de çalıştığım için genellikle teklifler oradan geliyor” cevabını vermişti.
Yandaş medya bu sözler üzerine hemen “ABD ve Londra’daki fonlar Türkiye’ye yatırım yapmak için heyecanla bekliyor” manşetleri atmıştı.
Şimdi sormak istiyorum:
BİRİNCİSİ; Merkez Bankası’nın yapısı mı değişti? Türkiye’de yatırım yapmak isteyen fon ve kuruluşlar Merkez Bankası’na mı başvurmaya başladı. Koskoca hazine bakanlığı dururken ne zamandan beri başvurular buraya yapılıyor artık?
İKİNCİSİ; Gaye Erkan’ın bu açıklamasından bu yana 20 gün geçti. Merkez Bankası Başkanı o dosyaları hala önünde mi tutuyor, bunlar ne zaman hayata geçirilecek?
ÜÇÜNCÜSÜ; Eğer gerçekten bu tür başvurular varsa ve heyecan yarattıysa neden hiçbiri hakkında açıklama yapılmıyor?
ŞAKA GİBİ
Tarih 17 Ocak 2023’ü gösteriyordu.
Erdoğan yine bir kabine (hükümet demiyorlar biliyorsunuz) toplantısından sonra müjde vermişti.
Demişti ki: “Müjde veriyorum, heyecanlanmayın... Otoyol ve köprü hizmetlerinin fiyatlarında yıl boyunca artış olmayacak.”
Önceki gün yani 24 Ekim 2023 günü Karayolları Genel Müdürlüğü, köprü ve otoyol fiyatlarına zam yapıldığını açıkladı.
Hani yıl boyunca zam yoktu?
Erdoğan’ın bir sözü daha böylelikle yerine getirilmemiş oldu.
Aslına bakarsanız alıştık artık.
Hepsini saymayayım, yine önceki gün verilen bir başka sözden dönüldüğünü görmedik mi?
Erdoğan 1 Şubat 2023’te “NATO’nun genişlemesiyle ilgili süreci, gelişmeleri yakından izliyoruz. İsveç, boşuna uğraşma! Sen, benim mukaddes kitabım Kuran’ın yakılmasına, yırtılmasına ve senin koruma görevlilerinle birlikte bunun yapılmasına müsaade ettiğin sürece, biz sizin NATO’ya girmenize evet demeyiz” demişti.
Aynı Erdoğan önce haziran ayındaki NATO toplantısında “İsveç’in NATO’ya girişin onaylayacağı” sözünü verdi, önceki gün de ilgili kararnameyi Meclis’e gönderdi.
NOT: AKP iktidarı döneminde ilk kez kamuoyunun tepkisi ses getirdi ve Erdoğan yapılan bu zammı geri çekti.
Gerçek bir laik olduğu gibi çok samimi bir inançla dini vecibelerini de yerine getiren bir sanayici dostum aradı.
Dedi ki “Bu cuma günü, Diyanet cuma hutbesinde muhtemelen yine Atatürk’ten hiç söz etmeyecek, benim de buna karşı bir önerim var” dedi.
Sanayici dostum “Cumhuriyetin 100’üncü yılından önceki bu son cuma günü ben, ailem ve yakınlarım cuma namazından sonra Atatürk’ü bize verdiği için Allah’a şükür namazı kılmaya karar verdik. Bu kararımızı olabildiğince çevreye de yaymaya çalışıyoruz. Keşke bir kampanya açılsa ve bu cuma camilerde herkes bu şükür namazını kılsa” diye ekledi.
Açıkçası benim çok hoşuma gitti bu fikir.
Cuma namazına, dinciler gibi gösteriş için değil gerçekten samimi inançları doğrultusunda giden herkes cuma namazından sonra bir de Atatürk için şükür namazı kılsa ne güzel olur.
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları
