İfadeye çağrılan sandık başkanlarına “Daha önce sandıklarda görev aldınız mı?” diye sorulmuş
Can Ataklı: Öğrendiğime göre bu nedenle ifadeye çağrılan sandık başkanlarına önce, “Daha önceki seçimlerde görev aldınız mı?” diye sormuşlar.
ÖNERİ
Dernek ve vakıflara kimlerin ne kadar bağış yaptığı açıklansın!
İktidarın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nı kaybetmesibazı gerçekleri öğrenmemize de neden oldu.
En başta bu belediyenin, iktidarın çok ciddi para kaynaklarından biri olduğu anlaşıldı.
Örneğin çok sayıda kişiye araç kiralanmış ve şoför tahsis edilmiş.
Bu kişilerin hiçbiri aslında belediyede çalışmıyor.
Eski bakanlardan 17-25 Aralık kahramanlarından Egemen Bağış bu isimlerin başında geliyor, daha doğrusu deşifre oldu.
Kim bilir daha kaç kişi var aynı durumda.
Yine binlerce kişinin hiçbir iş yapmadığı halde belediyeden maaş aldığı belirtiliyor.
Bu isimlerin ortaya çıkmasını önlemek için biliyorsunuz Ekrem İmamoğlu’nun belediye bilgisayarını kopyalatması mahkeme kararıyla durduruldu.
Gerçi İmamoğlu açtığında bütün gerçekleri görüyor ama kopya izni verilmediği için bunların şu anda kanıt olarak kullanılmasınınzor olacağı düşünülüyor herhalde.
Zaten bütün amaç zaman kazanmak. YSK’nın seçim kararı almasıbekleniyor heyecanla.
Bu takdirde seçimi kazanacaklarını ve gerçeklerin üstünü örtecekleriniplanlıyorlar anladığım.
Belediyenin el değiştirmesi ile ortaya çıkan bir başka gerçek de, tamamı dinci bazı vakıf ve derneklere yapılan çok büyük maddi yardımların olması.
800 küsur milyon lira yok Ensar, yok TÜRGEV, yok Okçular gibi vakıflarına aktarılmış.
Aynı şekilde bunlar ve benzeri bazı derneklere da parasal yardımlar yapıldığı gibi arsa, bina gibi taşınmazlar tahsis edilmiş.
Elbette kimse böyle bir kaynağın kesilmesini istemez.
AKP de istemiyor, istemeyecektir.
Tabii kaçınılmaz sona karşı da bir şey yapılamaz.
Seçim tekrarlanır tekrarlanmaz o ayrı bir konu olarak kalsın, son seçimlerle ortaya çıkan bu büyük usulsüzlüğün mutlaka üzerine gidilmesi gerekiyor.
Dernek ve vakıflar kamu yararına çalışan şeffaf kuruluşlar olmak zorunda.
Ama milletimiz çok yufka yürekli olduğu için yardım amaçlı vakıf ve derneklere nedense hiç ses etmez.
Bunun da ötesinde merak etmez, paraların kaynağını ve bunların nasıl harcandığını pek düşünmez.
Ama son seçimler anormal bağış ve yardım alan vakıfları ortaya çıkardığına göre, vatandaş olarak vakıf ve derneklerin kaynaklarını öğrenmek istemek hakkımız.
Bu nedenle öncelikle bu tür dinci vakıf ve derneklerin tüm hesaplarıincelenmeli.
Buralara kimler ne zaman ve ne kadar bağış yapmış herkese açıklanmalı.
Yapılan harcamalar ve diğer giderler şeffaf biçimde kamuoyunun bilgisine sunulmalı.
Gerçi dernek ve vakıflar bunu yapmak zorundalar zaten ama asla yapmıyorlar.
Bu şeffaflık sağlandığında, millet de yardım amaçlı vakıf ve derneklerin nasıl bir para ve mal varlığına sahip olduğunuöğrenecektir.
Buna karşı bu tür vakıf ve dernekler aldıkları yardım ve bağışlarıaçıklayabilir mi, buna cesaret edebilir mi, onu bilemem.
Ama şunu biliyorum; bu hesaplar günün birinde mutlakaaçıklanacaktır.
O zaman öğreneceğimiz gerçeklerin çok şaşırtıcı olacağını söylemem sürpriz olmaz.
CANIMI SIKAN ŞEYLER
Ne oldu bir anda şehitler gelmeye başladı
Son günlerde kime rastlasam aynı soruyu soruyor.
“Neden son günlerde şehit haberleri gelmeye başladı?”
Elbette herkes üzüntülü ve öfkeli.
Ama aynı oranda herkesin içinde bir de kuşku var.
Çünkü ne zaman ülke biraz sıkışsa, işler kötüye gitmeye başlasa şehit haberleri de gelmeye başlar.
Aslında terörle ilgili ne oluyor?
Her ne kadar iktidar sürekli olarak “terörle mücadeleden” söz etse de ne Güneydoğu’da ne de ne de ülkenin başka yerlerinde kayda değer terör eylemleri çoktandır görünmüyor.
Kamuoyu olarak terör saldırılarının detaylarını bilmiyoruz.
Örneğin 4 askerin nasıl şehit olduğu açıklanmadı; “Teröristlere yapılan operasyon sırasında” denildi sadece.
Bir yüzbaşımız şehit oldu bir binbaşımız ağır yaralı, Azez’de çatışmaçıktığı söylendi sadece.
Peki bir saldırı mı oldu, operasyon sırasında mı şehit verdik, bilmiyoruz.
Şehit verdiğimiz bu olaylarla ilgili nasıl bir inceleme yapılıyor, askeri hata var mı, sorumlulardan hesap soruluyor mu?
Çok tuhaf işler oluyor çooook.
ÇOK GÜLDÜM
A’nın önemi büyüktür
Sosyal medyada yayılan bu espriye pek güldüm gitti.
Sizlerle de paylaşmak istedim;
Ametal: Metal olmayan
Anormal: Normal olmayan
Apolitik: Politik olmayan
Asimetrik: Simetrik olmayan
Ahaber: Haber olmayan
DİKKATİMİ ÇEKEN ŞEYLER
İfadeye çağrılan sandık başkanlarına “Daha önce sandıklarda görev aldınız mı?” diye sorulmuş
İktidar, seçimleri iptal edebilmek için akla hayale gelmeyen her yola başvuruyor.
Yüksek Seçim Kurulu da AKP’den ne gelirse kabul ediyor ve inceliyor.
KHK’lılarla ilgili ikinci başvurunun reddedilmesi ise bana tamamen oyun gibi geliyor.
Aklımızla alay eder gibi bir şey bu.
KHK’lılarla ilgili talep kabul edilirse referandum da 24 Haziran seçimleri de tehlikeye düşüyor.
Ama maksat galiba; “Görüyorsunuz işte AKP’den gelen her şeyi kabul etmiyoruz” demek.
İktidar amacına ulaşmak için YSK ile de yetinmedi biliyorsunuz yargıyı devreye soktu.
Sandık kurulu başkanlarının usulsüz biçimde saptandığı da ileri sürüldü biliyorsunuz.
Öğrendiğime göre bu nedenle ifadeye çağrılan sandık başkanlarına önce, “Daha önceki seçimlerde görev aldınız mı?” diye sormuşlar.
“Evet” cevabını verenlere başka soru sorulmamış.
Çünkü amaç sandık başkanlarını cemaatle ilişkilendirip FETÖ’ye sokmak.
Eğer sandık başkanları daha önce de görev aldılarsa o seçimler de tehlikeyle girmiş olacak.
Nitekim ifadeye çağrılan 110 kişiden 43’ü hakkında FETÖ’cü denildibile.
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları