Kadın çeker de çeker
Can Ataklı; O eteğe gireceğim diye göbeği içine çeker. Topuklu ayakkabılar yüzünden halayda, yağmurlu havada, yokuşta patinaj çeker, Güne gittiği gün hazımsızlık çeker.
ACAİP YAZILAR
Süper devletiz ama bakın Schengen Vizesi hangi bahanelerle verilmiyor
Bizim ülke bir garip ülke.
Çünkü başımızda müthiş bir iktidar var ve bu iktidar kendinin süper güç olduğunu anlatıyor vatandaşa.
Allah’ın lütfu bir lider sayesinde Türkiye, dünyanın en büyük güçlerinden biri haline geldi!
Düne kadar ceket iliklediğimiz ülkelerin önünde dik duruyoruz hatta ara sıra tokadı basıyoruz.
Söylemesi bedava tabii.
Ama inanan var, işin garibi o zaten.
Elin Almanı aldığı maaşın beşte biri ile Türkiye’ye gelip 20 gün tatil yapıyor, yiyor, içiyor gidiyor, bizimkisi onun harcadığını kazanmak için iki ay çalışıyor ama diyor ki: “Bu Almanlar var ya Almanlar bizi kıskanıyor.”
İnsan haliyle üzülüyor bu duruma “Nasıl olur da bunca yalana inanır milyonlarca insan?” diye.
Hesapta süper güç olduk ama nedense bunu başka ülkeler anlamıyor bir türlü.
Avrupa Birliği ise hiç anlamıyor.
Hele şu Avrupa Birliği’nin en küçüğü Yunanistan’ın haberi bile yok.
Yunanistan bizim vatandaşlarımıza vize verirken ne eziyetler çektiriyor biliyor musunuz?
Tabii sadece Yunanistan değil, hepsi de lafın gelişi Yunanistan bile dedim.
Adam Rodos’a gidecek ailecek.
Vize bürosundan cevap geliyor “Vize talebiniz kabul edilmedi.”
Neden?
Gerekçe şu; “Gidiş tarihinde okullar açılıyor, bu tarihte ne Rodos gezisiymiş bu?”
Bir başkası daha da garip.
Vize memuru adama sormuş “Yunan adalarına gidiyorsun ama neden karına vize almıyorsun?” diye.
Adamcağız şaşırıp cevap veremeyince vize başvurusu reddedilmiş
Almanlar bir yıllık banka hesaplarının dökümünü istiyor, Fransızlar bütün tapularınızı göstermenizi şart koşuyor, İspanyollar çok az kalma süresine izin veriyor, falan ilan.
İşte bütün bunlar aslında bir süper güç olmadığımızı, tam tersine itibarımızın giderek daha da ayaklar altına alındığını gösteriyor.
Peki ne oldu da özellikle Avrupa Birliği ülkelerinin ortak vizesi olan Schengen almak çok zorlaştı.
Erdoğan sığınmacı adı altında ülkemize girenlere ol keseden vatandaşlık dağıtıyor.
Üstelik bu kişilerin isimlerini değiştirmelerine de izin veriliyor.
Avrupa ülkeleri de bundan korkuya kapıldılar elbette.
Sınırlardan kaçak geçemeyen Afganlılar, Suriyeliler ve başkaları bu yolla akın akın Avrupa’ya gidecek.
Bu nedenle Schengen vizesi ilk çıktığında uygulanan “Hangi ülkeden vize aldıysan önce o ülkeden gireceksin” kuralı bile tekrar uygulanmaya başladı bazı Avrupa ülkelerinde.
Kimileri neredeyse haftalık vize vermeye bile başladı.
5 yıllık vize parası alıp bir yıl vize veren ülkeler de var.
İtiraz edildiğinde söylenen söz şu; “Bunu verdiğimize şükredin.”
Peki para iadesi? O yok tabii.
Türkiye’yi bu kadar itibarsız hale düşürenlerin yüksek perdeden “süper güç” naraları atmaları yok mu? İnanın içini nasıl acıtıyor biliyor musunuz?
KOMİK
Kadın çeker de çeker
Yine sosyal medyada gördüğüm hoş bir yazıyı sizlerle paylaşmak istiyorum
Türk kadını çekicidir;
İşe başlarken besmele çeker
Kendini naza çeker
Altını gümüşü kendine çeker
Alışverişte başı çeker
Yüz çifti olsa da vitrindeki o ayakkabıya iç çeker
Bekarken abisinden çeker
Evlenir, kaynanadan çeker
Yapılanları sineye çeker
Ama aldatılırsa korku filmi çeker
Kağıttan bigudi yapar fön çeker
Gecenin bir yarısı canı tatlı çeker
Hamarattır, mutfağa girdi mi ziyafet çeker,
Kibrit kutusu kadar peynirle açlık çeker
1 buçuk iskenderin yanına diyet içecek çeker
Anadır, doğum sancısı çeker
50 yaşında bile olsa evladının kulağını çeker
ATM’den parayı elini ekrana siper eder de çeker
Eninde sonunda annesine çeker
Sağlam laf sokar şimşekleri üzerine çeker
Başa çorap örer kenarına tığla zincir çeker
Kavga esnasında saç çeker
Hoşuna gitmeyen durumlarda “Cık cık cık” çeker
Cevaplardan çok soruya dikkat çeker
Demir eksikliği, vitamin eksikliği en çok da ilgi eksikliği çeker
Çoluk çocuğa karışınca çok şeyden elini eteğini çeker
Evlada kızdığında bilgisayarın fişini çeker
Eve geç gelen sıpayı sorguya çeker üstüne fırça çeker
Şifacıdır, sırta bardak çeker
Perdeleri sıkı sıkı çeker, yorganı da üstünüze çeker
Bulaşığa girişirken kolları dirseğe çeker
Elektrik süpürgesiyle vura vura ayakları kenara çeker
Dikkat, gölgesinden hızlı terlik çeker
O eteğe gireceğim diye göbeği içine çeker
Topuklu ayakkabılar yüzünden halayda, yağmurlu havada, yokuşta patinaj çeker,
Güne gittiği gün hazımsızlık çeker
Geç gelen kocaya zılgıt çeker
6’ncı hisle yapılan tüm ‘yaramazlıkların’ röntgenini çeker
Buket çiçek görünce iç çeker
Tek kaşı kaldırmak suretiyle ihtar çeker
Sabrı taşarsa bombanın pimini çeker
Dişle tır çekmek de neymiş, dişini tırnağına takar evin bütün yükünü çeker
Kıymetinin anlaşılacağı günü iple çeker.
HOŞUMA GİDEN ŞEYLER
Gelin tanımlamalarla kelime bulma oyunu oynayalım
Sessiz film oynamayı bilmeyen yoktur herhalde.
Bunun bir de “kelime bulma” versiyonu var.
Bir ara televizyonların birindeki eğlence programlarında yayınlanırdı.
İki takım oluşur.
Rakip takım anlatıcıya bir kelime söyler.
O da o kelimeyi farklı kavramlarla kullanarak anlatmaya çalışır.
İşte bu tür yarışmalarda insana “oha falan oldum” dedirtecek cevaplar da verilirdi.
Eski bir yazı gerçi ama komikliği her daim kalıcı.
Çok güleceksiniz:
Bulunacak Kelime: KADINBUDU
– Oğlum sen nesin?
– Erkek!
– Tersi?
– Kadın!
– Onun yeneni?
– Çıtır
Bulunacak Kelime: DiZ
– Pantolonu nereye giyeriz?
– Bacağa?
– Hah! Bacaklarımızın ortasında ne vardır?
– Ohaaa!
Bulunacak Kelime: ZEBANİ
– Allah’ın meleklerinden biri.
– Cebrail.
– İlk üç harfi Çizgili bir hayvanı çağrıştırıyor.
– Zebrail?
– Seni zebrail çarpsın inşallah!
Bulunacak Kelime: DUVAK
– Kadınla erkek birleşmeden önce, erkeğin kaldırdığı şey
– Ohaaa!
Bulunacak Kelime: TELEPATi
– Hani ben sana bir şeyi anlatmaya çalışıyorum ama sözle değil beyin, damgalarıyla falan…
– Ihıhıh ney diiii.. Teletabi…!
– Tamam, tele’si kalsın. Kedilerin eline ne denir?
– Buldum! Telepençe
– Offf beee bi kere de bil…
Bulunacak Kelime: LAMBADA
Ekip 1: Yandınız, bilmeniz mümkün değil
Ekip 2: Sen öyle san. Söyle bakalım Alaaddin’in cini nerede yaşar?
Lambada
Bulunacak Kelime: VAN GOGH (kulak tabu kelime)
– Abi bu kişi bir organını kesen bir sanatçı
– Bülent Ersoy
Gülmekten iptal edildi…
Bulunacak Kelime: UĞUR DÜNDAR
– TV’de program yapıyor hani yıllardır…
– Reha Muhtar? Ali Kırca?
– Yok, yok. Sarışın mavi gözlü
– Atatürk?
Bulunacak Kelime: KRAMP
– Hani futbolculara girer
– Krampon
Bulunacak Kelime: MISIR
– Keops nerede?
– Etiler!
– Allah cezanı versin Emre…
Bulunacak Kelime: OKUL
– Biz nereye gideriz her gün?
– Bara… Diskoya… Sinemaya… Kafeye… Bowlinge…
-Ayyy! Olmuyo bööle
-Başka şekilde anlat…
– Ailemiz bizi nereye gidiyor biliyor?
– Haaa… Okulaaa…
Bulunacak Kelime: ANNELER GÜNÜ
– Cennet kimin ayakları altında?
– Anne
– Tamam, hani onların özel bir günleri var, ne o?
– Adet…?
Bulunacak Kelime: KÖPEKBALIĞI
– Denizde ne olur?
– Dalgaa!
– Hayır ya öyle diil. Hani karada da var ‘hav hav’ der?
– Ha! Köpek.
– Onun denizde olanı?
– Deniz köpeği
ÇOK GÜLDÜM
Buyurun pazar fıkralarına
Bu hafta fıkralar tabii Yıldırım Tuna’dan geldi.
Haydi birlikte okuyalım.
Uçağı boş ver
Uçakta, adamın yanına boynunda incecik bir zincire bağlı minik bir altın uçak kolyesi olan, çok güzel bir kadın oturmuş.
Seyahat boyunca adamın gözleri neredeyse şaşı olacak derecede kolyede, kadın artık dayanamayıp “Minik uçak ilginizi çekti anlaşılan…” demiş sert bir ses tonuyla…
“Hayır” demiş adam, “Ama deminden beri indiği pisti inceliyorum, gerçekten müthiş…!”
CEO’nun fendi
Adam büyük paralar harcayıp özel bir hayvanat bahçesi açmış, giriş ücreti olarak kişi başına 100 lira koymuş ama bir kişi bile gelmeyince anında ciddi zarara girmiş, batacak, vaziyeti kurtarmak için bütün şirketlerin peşinden koştuğu ünlü bir CEO ile anlaşılmış,
“Girişleri hemen bedava yapın..!” diye emir vermiş CEO , denilen yapılmış, tabii tesis anında hınca hınç dolmuş, bahçe adeta insan almıyor,
“Şimdi kapıları kapatıp aslanları serbest bırakın!..” diye emir vermiş CEO, “Turnikeler koyun, çıkmak isteyenler adam başı 500 lira ödeyecekler..!”
Oluyor da böyle tabii
Adam trafik kazasında öldüğü duyulunca arkadaşları evine dolmuşlar…
“Yenge nasıl oldu bu iş?..” diye karısına sormuşlar…
“Parmağının üzerinden otobüs geçti…!” diye cevap vermiş kadın…
“Yahu o öldürür mü insanı?..”
“Oluyor işte…!” diye cevap vermiş kadın, “Tam çarptığında parmak burunda olunca oluyor…!”
Özlemiş işte…!
Adam uzun süre kaldığı iş seyahatinden dönmeden bir gece önce heyecanla karısını aramış, “Seni öyle çok özledim ki, seninle kötü, çok kötü bir şekilde aşk yapacağım…!” demiş hırıldayarak.
“Oooo…” diye cevap vermiş karısı, “Doğruları kavrayıp yeteneklerini abartmaktan vaz geçmene sevindim…!”
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları