Peki bu fotoğraf nerede çekildi?
Can Ataklı; Bekçi-hırsız-İyi Parti kurşunlanması olayında bana çok garip gelen şeyler.
ACAİP YAZILAR
Bekçi-hırsız-İyi Parti kurşunlanması olayında bana çok garip gelen şeyler
Cuma günü sabaha karşı siyaset sahnesine bomba gibi düşen bir olay yaşadık.
İyi Parti’nin İstanbul İl Merkezi’ne sabaha karşı 04.30 sıralarında ateş açıldı.
O sırada binada kimse bulunmadığı için yaralanan olmadı.
İki cam deliği ışında başka maddi hasar da görülmedi.
Ancak doğal olarak önce İyi Partililer sonra da bütün muhalefet liderleri sert mesajlar yayınladılar.
Hemen il merkezine koşan genel başkan Meral Akşener zehir zemberek bir açıklama yaptı.
Üstü kapalı olarak bir gün önce kendisine “benim adım Tayyip soyadım Erdoğan, dikkatli olacaksın” diyen AKP genel başkanını hedef aldı.
“Hiçbir şeyden korkmuyoruz, bizi bu yöntemlerle sindiremezsiniz” diye haykırdı Akşener.
Bu tür olaylarda hep serinkanlı davranmaya çalışırım.
Çünkü siyaseten sıkıntılı anlarda benzer olaylar hep yaşanır.
Bu tür sözde saldırıların aslında bir anlamı yoktur.
Mafyanın böyle korkutma, uyarma eylemleri olur ve sonuç da alır, ama siyaset sahnesinde bunlar hiçbir işe yaramaz.
Ayrıca bir süre sonra olayın gerçek faili de ortaya çıkar ve umulmadık sonuçlara yol açar.
İşte bu olayda da benzer bir şey yaşadık.
Muhalefetin eleştirilerinin yanı sıra iktidar partisinin sözcüleri de olayı kınama mesajları yayınladı.
Ancak iktidar sözcüleri ağız birliği etmişçesine “Böyle bir olayı partimizin aleyhine kullanmaya kalkmak doğru değildir. Sonra mahcup olursunuz” söylemine yer verdiler.
Nitekim akşam saat 17.45 sıralarında İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’dan açıklama geldi.
İyi Parti’ye ateş eden kişi yakalanmıştı.
Haberi duyduğum an “Bakalım arkasından ne numara çıkacak” diye geçirdim içimden.
Yarım saat kadar sonra ikinci açıklama geldi.
Bakın olay neymiş güya; İyi Parti’nin il merkezine bakan bir yerde bir inşaat varmış. Sabaha karşı birkaç kişi burada hırsızlık yapmaya kalkmışlar. Bir bekçi de durumu görüp müdahale etmiş, hırsızlar biraz direnince silahını çıkarmış ve uyarı atışı yapmış, bu sırada iki kurşun il merkezine isabet etmiş.
Vay be!
Gerçekten güzel numara.
Peki o bekçi herhangi bir kameraya yakalanmamış mı?
O bekçi olaydan hemen sonra karakola gidip durumu rapor etmemiş mi?
Bütün gün televizyonlar bangır bangır “İyi Parti’ye silahlı saldırı” haberleri verirken o bekçi bunu hiç duymamış mı, hemen ortaya çıkıp “Durum böyleyken böyle” diye neden açıklama yapmamış?
Bu olayın ucuz bir tezgah olduğu çok ortada bana göre.
Seçime doğru bir muhalefet partisine silahlı saldırı haberinin büyük yankı yapacağı biliniyor.
Başta o partinin genel başkanı olmak üzere bütün muhalefetin ayağa kalkacağı biliniyor.
Kamuoyunun da bu olaya tepki göstereceği biliniyor.
En önemlisi burada pek çok kişinin iktidarı sorumlu tutacağı da biliniyor.
Ama sonuç çok adi bir olay olarak çıkınca herkesin madara olacağı da biliniyor.
Başka sözüm yok.
MEARK ETTİĞİM ŞEYLER
Peki bu fotoğraf nerede çekildi?
Kemal Kılıçdaroğlu’nun bir fotoğrafı dün sosyal medyada yerden yere vuruldu.
Adeta linç yiyen Kılıçdaroğlu bir tweet atarak özür diledi.
Konu basit; Kılıçdaroğlu neresi olduğunu bilmediğimiz bir yerde fotoğraf çektirmiş.
Yanında Canan Kaftancıoğlu da var.
Yerler halı ama herkes ayakkabılı.
Yerde iki de küçük halı duruyor.
Hereke’nin ipek halılarını andıran iki halı bunlar.
Ama bu tür küçük halılar seccade olarak da kullanılıyor.
Eleştirenler Kılıçdaroğlu’nu seccadeye saygısızlık yapmakla suçluyor.
Fitili AKP’li Hamza Dağ ateşlemiş.
Ondan sonrası malum, trollerin işi artık.
Anlamadığım şu; Bu fotoğrafın nerede çekildiğini yazan kimse yok.
Doğru, yerde seccade olarak tanımlanabilecek iki küçük halı var.
Ama herkes ayakkabılı, demek ki burası bir cami değil, mescit değil.
O iki seccadenin yerde işi neydi?
Belli ki Kılıçdaroğlu da sorunu çözememiş, fotoğrafın nerede çekildiğini söylemeden hemen bir özür tweeti atmış.
Şimdi merakla bekliyorum; O fotoğraf nerede hangi nedenle çekildi, içeri neden ayakkabı ile girildi ve iki seccade niye yerdeydi?
Yoksa seccade değil de küçük süs halısı mı onlar?
ACAİP YAZILAR
Doğru mu bilmiyorum, ama….
Bu CAPS’i sosyal medya hesaplarımdan birinde gördüm.
Gerçekten böyle bir yorum yazıldı mı bilemiyorum.
Ama böyle düşünecek insanların var olduğuna inanıyorum.
Çünkü; bu gerçek olmasa bile benzer bir olay gerçekten yaşanmıştı.
Hayli geçti üzerinden, bir keresinde Rize’de iftar saatini hatırlatan top atışı bir iki dakika erken patlatılmıştı.
Bu nedenle birçok kişi orucunu erken bozmuştu.
Rize Müftülüğü yaptığı açıklamada “Tedbiren Rizelilerin bir gün fazladan oruç tutması gerektiğini” bildirmişti.
Ertesi gün Almanya’dan müftülüğü arayan bir kişi “Hocam ben de Rizeliyim, şimdi benim de bir gün fazla oruç tutmam gerekiyor mu?” diye sormuştu.
O soruyu soran, Finlandiya’daki oruç saatinin uzunluğunu anlatan mesaja da böyle bir yorum yazar hayda hayda..
SOSYAL MEDYADAN
İkisi 1 Nisan şakası üç pazar fıkrası
Ünlü 1 Nisan günü yazı günüm olmadığı için yazı yazamadım.
Dolayısıyla şaka da yapamadım köşemde.
Ama dün bana yaptılar.
Ankara’dan Kadri Ergin “Abi müjde, UEFA Sevilla’nın cezalı futbolcu oynattığını saptamış ve Fenerbahçe’yi hükmen galip ilan etmiş, yani Fenerbahçe tur atladı” dedi sevinçle.
YouTube konuşmamı yeni bitirmiştim ve yayının başında herkesi “Aman bugün 1 Nisan sakın şakalanmayın” diye uyarmıştım.
Ama ilk anda ben şakayı yuttum.
Uyanmam bir dakika sonra oldu.
Yıldırım Tuna bir gün gecikmeli de olsa iki 1 Nisan şakası fıkrası göndermiş.
Hemen okuyalım o zaman;
ÇOK GÜLDÜM
1 Nisan
Hayatım hamileyim, Baba oluyorsun..!
Aa.. Bugün 1 Nisan.. Şaka yapıyorsun, bu bir nisan şakası değil mi?..
Ayy, o kadar hazırlandım ama yakaladın beni mikrop.. Hemen anladın tabii, ama hamile olduğum doğru da babası sen değilsin.
Oto galeri
Gecenin pek de ilerlemiş bir vaktinde polisin biri, ikinci el araba satan bir otomobil galerisinin önündeki üzeri açık arabalardan birinde oturan iki yaşlı kadını görünce meraklanmış. O saatte galeri de kapalı. El feneriyle yaklaşmış kadınlara.. “Bu arabanın içinde ne yapıyorsunuz hanımlar?..” diye sormuş merakla.
“Bu otomobili bugün satın aldık.. Nerdeyse iki misli de para verdik, o bizim.” diye cevap vermiş teyzelerden biri,
“ Tamam o zaman niye sürüp evinize gitmiyorsunuz?..”
“ Biz araba kullanmayı bilmiyoruz ki..”
Polisin iyice tepesi atmış. “O zaman niye aldınız bu arabayı hanımlar?”
Birinci teyze “Mahallede hep konuşuyorlardı ona kandık..” demiş üzüntülü bir ses tonuyla, “Sakın oradan otomobil almayın, insaf falan yok bunlarda, yaşlı-genç kim olduğunuza bakmadan acayip geçiriyorlar demişlerdi..!”
Şakadan anlayan eş
Kadın aniden eve gelip kocasını en yakın arkadaşı ile yatakta yakalayınca adam “1 Nisaaannn..!” diye bağırarak yataktan fırlamış.. Kadın ilk çok şaşırmış tabii ama sonra yerlere yatmış gülmekten,
“Ay kan ter içindesiniz, bana numara yapmak için kim bilir ne kadar yorulmuşsunuzdur” demiş karnını tuta tuta gülerek, “ Off.. Hadi giyinin, bi çay koyayım da beraber içelim.”
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları