loading
close
SON DAKİKALAR

Sedat Peker’in 'çok güzel hareketler' atağı

Can Ataklı
Tarih: 02.01.2023
Köşe: Günlük Yazılar
Kaynak: Can Ataklı - Korkusuz

Can Ataklı; Ülkü Ocakları eski Başkanı öldürülüyor ne MHP’den ne iktidardan ses geliyor.

Bİ SORALIM BAKALIM

Ülkü Ocakları eski Başkanı öldürülüyor ne MHP’den ne iktidardan ses geliyor

Yılın bitmesine çok az kala korkunç bir cinayet işlendi.

Ülkü Ocakları’nın eski Genel Başkanı Sinan Ateş, arkadaşı Selman Bozkurt ile Ankara’nın Çankaya ilçesinde bir apartmandan çıktıkları sırada, motosikletli kişinin silahlı saldırısına uğradı.

Saldırıda Sinan Ateş başına isabet eden kurşunla ağır yaralanırken, Selman Bozkurt da omzundan yara aldı.

Başından yaralanan Sinan Ateş olay yerine gelen ambulansla hastaneye götürülmesine rağmen kurtarılamayarak hayata veda etti.

Ancak Sinan Ateş’in katledilmesinden sonra çok şaşırtıcı bir sessizlik oldu.

6’lı masadaki liderler Ateş’in öldürülmesine tepki gösterirken başta Ülkü Ocakları’nın hamisi olan MHP ve Genel Başkanı Devlet Bahçeli’den tek satırlık açıklama bile gelmedi.

Aynı şekilde iktidar kanadı da bu cinayete sessiz kalmayı tercih etti.

Konunun en yakın takipçisi olması gereken İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve yardımcıları da hiçbir açıklama yapmadılar.

Neden?

Ülkü Ocakları gibi MHP’nin etkin gücü olarak bilinen bir kuruluşun eski başkanının suikasta kurban gitmesi iktidar kanadını neden hiç ilgilendirmedi acaba?

Aslına bakarsanız bu cinayetle ilgili ilk andan beri zihinlerde ciddi kuşkular var.

Öldürülen Sinan Ateş, 2020-2021 yıllarında Ülkü Ocakları’nın başkanlığını yürütüyordu.

MHP ile ilişkileri o dönem çok yakındı.

Ancak daha sonra MHP’nin uyguladığı siyaseti eleştiren Sinan Ateş, hem başkanlıktan hem üyelikten ayrılmıştı.

Son zamanlarda İYİ Parti’ye daha yakın davranıyor ve İYİ Parti’li milletvekilleriyle ilişki içinde görülüyordu.

Uğradığı suikastla ilgili MHP’den hiç tepki gelmemesi hem şaşırtıcı hem de hayli kuşkulu değil mi?

Normal koşullarda seçime gidilen bir süreçte işlenen böyle bir cinayetin herkesi ayağa kaldırması gerekir.

Hele AKP ve koalisyon ortağı MHP’nin yeri göğü inletmesini beklerdi herkes.

Sessizlik “Artık bizden değildi, ne olursa olsun” düşüncesinden mi kaynaklanıyor yoksa işin içinde başka bir şey mi var?

Katil zanlısı olarak sabıka kaydı hayli kabarık olan çok genç birinin yakalanması da zihinlerde “Yine benzer oyunlar mı oynanıyor?” sorusunu sorduruyor.

Bu cinayet belki şimdi pek konuşulmuyor ama önümüzdeki dönemde bununla ilgili tuhaf gelişmeler yaşanacağı endişesi yaratıyor bende.

Bir kenara yazalım da dursun; bakalım, görelim.

HOŞUMA GİDEN ŞEYLER

Sedat Peker’in “çok güzel hareketler” atağı

Açıklamaları ile iktidarı hayli güç durumda bırakan ancak Birleşik Arap Emirlikleri’ne yapılan ağır baskılar sonucu dijital ortam yasağına maruz kalan Sedat Peker, “çok zeki” hamleler yapıyor.

Peker son bir haftada iki kez tweet attı ve bir dakika içinde sildi.

Böylelikle dijital yasaktan kendini kurtarıyor.

Ancak belli ki tweetleri atmadan önce bazı kişileri uyarıyor, bunlar anında RT’lerle tweetin dağılmasını sağlıyor ancak tweet ana sunucu Peker’in hesabı anında silindiği için kimse bu hesaba girip bu tweeti göremiyor.

Böylelikle Peker, “Ben tweet atmadım, hesabıma girilmiş, ama ben görür görmez kaldırdım” diyebiliyor.

Peker son olarak bir suikasta kurban giden Ülkü Ocakları eski Başkanı Sinan Ateş için bir tweet attı ve beş on saniye içinde de sildi.

KOMİK

O kadar telaşlanma Ahmet Hakan, Reis’in hizmetlerini görüyordur

Bizzat AKP Genel Başkanı Erdoğan’ın canlı yayında “Ahmet Bey gerekeni yapıyor” diyerek övdüğü Hürriyet’in Genel Yayın Müdürü ve köşe yazarı Ahmet Hakan, yine CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’na ayar vererek göze girmeye çalışmış.

Dünkü köşesinde “Biri Kılıçdaroğlu’na şunları söyleyebilir mi?” başlıklı bir yazı döşenen Ahmet Hakan, Kılıçdaroğlu’nun “Ben söylüyorum, iktidar yapıyor” sözlerini eleştirmiş bu göze girme çabasında.

Neymiş “‘Loading halkım loading’ videosu güzelmiş, etkiliymiş, fakat halkımız arasında ‘loading’ kelimesindeki espriyi fark edeceklerin oranı yüzde 4 bile değilmiş. ‘Loading’ kelimesini doğru dürüst telaffuz edeceklerin oranı ise daha düşükmüş.”

Yani bir anlamda “göbeğini kaşıyan adamlar” benzetmesi.

Bence Ahmet Hakan hiç merak etmesin, halk “loading” kelimesini telaffuz edemese bile onun ne anlama geldiğini pekala anladı.

Ama Ahmet Hakan’ın göze girme çabası bununla bitmemiş.

Kılıçdaroğlu’na ayar verirken diyor ki: “’Adayınız kim?’ diye sorulduğunda şöyle demiş: ‘Adayımızı niye merak ediyorsun? En çok garipsediğim olay bu.’ Söyleyin kendisine: Hiç garipsemesin. Zira halkın yüzde 99.9’u bunu merak ediyor. (Belli ki Ahmet Hakan sıkı bir araştırmacı)

Sonra devam etmiş: “‘Ben söylüyorum, iktidar yapıyor. İşte görüyorsunuz: Ben EYT dedim, iktidar yaptı’ söylemi, ilk üç gün desteklendi. Ama artık yeter. Bu söylemle devam edilirse milletin yüzde 70’i, ‘O halde böyle devam etsin. Sen söyle, iktidar yapsın’ diyebilir.”

Allah kimseyi bu hale düşürmesin.

ÜZÜLDÜM

Ruhat Mengi’nin feryadı

Gazeteci, yazar, televizyon programcısı olarak pek çok başarılı işe imza atmış olan Ruhat Mengi son günlerde çok dertli.

Gerçekten çok inançlı bir hayvansever olan Mengi yaşadığı sitede kedi ve köpeklere yönelik düşmanlıktan bezmiş.

Her gün çok sayıda kediyi kendi çocukları gibi koruyan, kollayan ve besleyen Ruhat Mengi “bilinmeyen” kişilerin bütün kedilerini topladığını ve ortadan yok ettiğini adeta ağlayarak anlattı.

Mengi, “Beykoz belediyesi sokak hayvanlarına yönelik şiddetini artırıyor. Çevremde 20 kadar kedi vardı. Kedileri tek tek yakalamak pek mümkün değildir. Muhtemelen zehirleyip sonra topluyorlar, belediye hakkında suç duyurusuna bulunacağım” dedi.

BUNU YAZMAK GEREK

Anketlerle kafa karıştırma numaralarına başladılar

Anketler için biraz daha zaman var.

Erdoğan son yaptığı atakların sonucunu görmek için en azından ay ortasını bekleyecektir.

Karadeniz doğalgazı, asgari ücrete yapılan zamlar, EYT’nin çözülmesi, memur ve emekli maaşlarının anketlere nasıl yansıdığı görmek için bir süre bekleyecektir.

Ancak tam tahmin ettiği gibi Erdoğan’ın puan kazandığını ileri süren saray yazarları anketleri köpürtme ve kafa karıştırma numaralarına başladılar bile.

Son anketlerden birini, Optimar şirketi yapmış.

Araştırmada “Cumhurbaşkanlığı için kime oy verirsiniz?” sorusu sorulmuş.

Buna göre Erdoğan yüzde 43.7 çıkmış.

AKP için tek aday gösteren şirket 6’lı masa için 3 aday göstermiş.

Erdoğan’ın karşısına Kılıçdaroğlu, İmamoğlu ve Yavaş çıkarılmış.

Kılıçdaroğlu’nun oyu yüzde 12.4 olarak verilmiş.

Bunu “bir ya da iki puan farkla”Mansur Yavaş ve Ekrem İmamoğlu ile Meral Akşener izliyormuş.

Anketi “güya” değerlendiren saray yazarları “Erdoğan Kılıçdaroğlu’na 30 puan fark attı” demişler.

Nasıl kafa karıştırdıklarını görüyorsunuz değil mi?

Bir tarafta tek aday, diğer tarafta dört aday.

Üç adayın toplamı 45’’i buluyor. Bu oran Erdoğan’ın yüzde 43.7’sinden daha fazla.

Demek ki Optimar, anketi yaparken muhalefeti dört aday yerine tek aday olarak gösterse sonuç farklı olacak.

Ama akıllı! saray yazarları, “Erdoğan 30 puan önde” algısı yaratmaya çalışıyor.

Şimdi gelelim işin gerçeğine.

Birinci gerçek şu: Erdoğan en iyi ihtimalle bile ilk turda yüzde 50’yi bulamıyor.

Eğer Erdoğan gerçekten öndeyse fark 30 puan falan değil, fark üç adayın toplamı olarak bakıldığında Erdoğan 2 puan geride.

43.7 ile 45’i toplayalım, 88.7 ediyor. Yani en az yüzde 10 daha oy var.

İkinci gerçek şu: İkinci turda Erdoğan’ın karşısına tek aday çıkacak.

Erdoğan’ın ikinci turda yüzde 6.3+1 daha oy bulması gerekiyor.

HDP faktörünü de eklediğimiz zaman Erdoğan’ın bu tabloya göre seçimi kazanması mümkün değil.

Ama şunu da söyleyeyim; Şimdilik bazı değerlendirmeler için erken sayılabilir. Gerçeğe yakın tablo son atakların seçmende ne etki yaptığı “güvenilir ve inanılır” bir anket şirketinin araştırmalarını açıklamasından sonra görülecektir.

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları