Can Ataklı; Zamanında Erdoğan’ın da savunduğu gibi “Farklı cinsel kimliği olanların da vatandaşlık hakları olduğu, kimsenin cinsel kimliği nedeniyle dışlanmaması gerektiği” söyleniyor.
ŞAKA GİBİ
Bankacı Temel Sağıroğlu, Halkbank’ta 32 yıl bankacılık yapmış binlerce konut kredisini hazırlayıp imzalamış bir uzman olarak “asrın en büyük konut projesi”ni değerlendirmiş.
Deneyimli bankacı, “Bu hesap tutmaz, konut için hak kazananların ödeyeceği borç asla bitmez” diyor.
Sosyal medyada yüzbinlerce kişi tarafından okunan bu yazıyı sizlere de sunmak istedim
Karar sizin.
32 yıl bankacılık yapmamış, binlerce TOKİ sözleşmesini hazırlayıp altına imza atmamış biri olsam bende bu teklife balıklama atlar bir ev sahibi olma hayalleri kurardım.
Bu nasıl bir aldatma eylemidir arkadaş.
İnsan böylesi bir kazığı kanlısı olduğu düşmanına bile atmaz.
İki günde 1.5 milyon üzerinde başvuru yapılmış. (Şimdi 3 milyonu geçti.)
Bu insanlar kendilerini ne gibi bir felaketin beklediğinden habersiz bir durumdalar.
Şimdi gayet basit ve anlaşılır bir şekilde sadece 1 yıl içinde TOKİ’ye ödeyeceğiniz para, 1 yıl sonunda ise TOKİ’ye kalacak olan borcunuzu anlatacağım.
Sizler artık kalan 19 yıl sonunda alacağınız evin size kaç liraya mal olacağını, aylık taksitlerinizin ne şekilde katlanarak büyüyeceğini tahmin edebilirsiniz.
Öncelikle taraflı tarafsız, yerli yabancı tüm ekonomistlerin en iyimser tahminleri ile Türkiye’nin 2023 yıl sonu enflasyon oranı tahminlerinin %60 ve üzeri olacağını hatırlatalım.
Bu memur maaşlarına 2023 yılında toplu sözleşme rakamları ile birlikte gelecek olan zam miktarının en az %50 olduğunu gösteriyor.
Diyelim ki talip olduğunuz ev Ankara’da
Evin sözleşme satış fiyatı 850 bin TL
Vade: 240 ay
Müracaatınız kabul edildi ve Kasım 2022 ayı itibarıyla bankaya sözleşme imzalamaya gittiniz.
Önce peşinat olarak 85.000 TL ödeyeceksiniz.
850.000 – 85.000 = 765.000 (TOKİ’ye kalan borcunuz)
765.000 ÷ 240 = 3.187 TL aylık taksit tutarınız ve ilk taksitinizi Aralık 2022 tarihinde ödeyeceksiniz.
Güzel değil mi?
Oh oh!
Devam edelim.
Aralık 2022 tarihinde de ilk taksitiniz olan 3.187 lirayı ödediniz.
765.000 – 3.187 = 761.813 TL (TOKİ’ye kalan borcunuz)
Geldik Ocak 2023 ayına yani 2. taksitinizi ödemeye
TOKİ sözleşmesi gereği her yıl Ocak ve Temmuz ayında aldığınız konutun satış fiyatı memura verilen zam oranı kadar arttırılıyor.
2023 yılı Ocak ayında memura verilecek tahmini zam oranı %25
Yani sizin evin kalan borcu da otomatik olarak %25 oranında artmış durumda.
Aralık 2022 tarihinde kalan toplam borcunuz: 761.813 TL
761.813 x %25 = 190.453 TL (Evin kalan borcuna eklenecek tutar)
2022 yılından kalan borç: 761.813 TL
2023 Ocak ayı eklenecek tutar: 190.453 TL
761.813+190.453 = 952.266 TL (Evin yeni fiyatı)
6 ay için ödeyeceğiniz yeni aylık taksit tutarınız: 3.984.TL
Gelen artışla evinizin yeni borcu 952.266 TL oldu
Geldik 2023 yılının Temmuz ayına
İlk ödediğiniz taksit ve 6 ay boyunca her ay 3.984 TL taksitle TOKİ’ye 27.091 lira daha para ödediniz.
Bir önceki dönemden 952.266 lira borcunuz kalmıştı
952.266-23.904= 928.362 lira borcunuz kaldı
Memur maaşlarına % 25 daha zam yapıldı
Otomatikman sizin yeni borcunuz ve taksitlerinizde böylece yeniden değişmiş oldu.
928.362 x %25= 232.090 TL
%25 artış ile 928.362+232.090 = 1.160.452 lira borcunuz oldu.
Yeni taksit tutarınız: 4.980 TL
2023 yılının Temmuz ayından 2023 yılının Aralık ayına kadar ödenecek olan taksit tutarı budur.
2022 yılının Kasım ayında imzaladığınız TOKİ sözleşmesi ile 850.000 TL’ye sahip olduğunuzu düşündüğünüz konuta ödenmiş, ödenmemiş toplam tutar ve güncel borcunuz Aralık 2023 itibarıyla;
Peşinat tutarı: 85.000 TL
Aralık 2022 taksit tutarı: 3.187 TL
2023 yılının ilk 6 ayında ödediğiniz taksit tutarı: 23.904 TL
2023 yılının ikinci 6 ayında ödeyeceğiniz taksit tutarı: 29.880 TL
Toplam ödenen tutar: 141.971 TL
Evi satın aldığınız fiyat: 850.000 TL
1 yılda ödediğiniz tutar: 141.971 TL
Aralık 2023 itibarıyla TOKİ’ye kalan borcunuz ve 2024 yılı ocak ayında, üzerine memur zammı kadar yeniden zam yapılacak olan konut ana borcunuz: 1.130.572 TL
Özetle;
TOKİ’den 850.000 liraya 20 yıl vadeli bir ev satın aldınız ve 1 yıl içinde 142 bin lira para ödedikten sonra borcunuz düşmediği gibi 280.572 TL daha artmış oldu.
Şaka falan değil ha…
Noktasından virgülüne, lirasından kuruşuna kadar doğru.
Bu bilgileri 32 yıl boyunca Türkiye Halk Bankası’nda görev yapmış, TOKİ adına binlerce sözleşme hazırlanmış ve altına yetkili imzası atmış bir bankacı olarak yazıyorum.
Oltaya takılmış bu leziz görünen yeme gidersiniz veya gitmezsiniz.
Bu tamamen size kalmış.
ÇOK GÜLDÜM
Aslına bakarsanız bir tür gerici ayaklanma gibiydi sözde LGBT karşıtı gösteri.
Tam bir nefret suçu işlendi.
Farklı cinsel kimliği olanlara tahammülsüzlük din de alet edilerek Allahuekber sesleri arasında dile getirildi.
LGBT’nin dayatıldığını söylüyor bu nefret içindeki kabalalık.
Oysa kimsenin böyle bir derdi yok.
Zamanında Erdoğan’ın da savunduğu gibi “Farklı cinsel kimliği olanların da vatandaşlık hakları olduğu, kimsenin cinsel kimliği nedeniyle dışlanmaması gerektiği” söyleniyor.
Özendirme falan tam bir palavra.
Pazar günü LGBT karşıtı gösteri yapılacağı saatlerde yağmur yağmaya başladı.
O sırada güneş de açtı.
Beylerbeyi’nde sahilde oturuyorduk, “Şimdi gökkuşağı çıkar” dedim yanımdakilere.
Tam o sırada Boğaz’ın üzerinde 7 renkli gökkuşağı belirdi.
Dalgaya düştüm fotoğrafı çekemedim, aklıma geldiğinde ise güneşin önüne bulut geldi ve gökkuşağı tabii ki kayboldu.
Ama biri çekmiş ve yayınlamış sosyal medyada.
Bu gökkuşağının Saraçhane’den görülmemesi olanaksız.
Ne bileyim yüce Yaradan orada nefret kusan kalabalığa “Saçmalamayın” diye işaret vermiştir belki de.
DİKKATİMİ ÇEKEN ŞEYLER
Halen Dubai’de olduğu ileri sürülen Sedat Peker’in basın danışmanı olarak bilinen Emre Olur, Arnavutluk’tan Türkiye’ye getirildi.
İçişleri Bakanı Soylu’nun “Bir soysuzu daha yakalayıp getirdik” dediği Emre Olur’un suçunun ne olduğu pek belli değil.
Çünkü Emniyet; açıklamasında, Emre Olur’un Tehdit, Suçu ve Suçluyu Övmek, Hakaret’, Suç İşlemek Amacıyla Kurulan Örgüte Üye Olmak, Basit Yaralama, Sesli, Yazılı veya Görüntülü Bir İleti ile Hakaret suçlarından aranan Sedat Peker suç örgütüne üye olduğu belirtiliyor.
Yani ortadaki tek suç Sedat Peker örgütü adındaki bir suç örgütünün üyesi olmak.
Bu iddiadan yola çıkarak hukuken ne yapılabilir bilemem.
Ama bence gelmesi iyi oldu.
Çünkü şu ana kadar Sedat Peker’in demokratik bir hukuk devletinde iktidarı bile devirecek açıklama ve iddialarına karşı hiçbir şey yapılmadı.
“Mafya liderini mi ciddiye alacağız?” mantığı ile iddialara hiç dokunulmadı.
Ancak şimdi durum farklı hale geldi.
Emre Olur’a bir suçlama yöneltilecek ve iddianame hazırlanacak.
Emre Olur da suçlamalara cevap vermek zorunda kalacak.
Böylelikle bir yılı aşkın süredir “Neden bu iddialarla ilgili bir şey yapılmıyor?” sorularımıza cevap bulma olanağı çıkacak ortaya.
Emre Olur kendini savunurken, Peker’in tüm iddiaları da gündeme gelecek ve kayda girecek.
Şenlik var yani.
YENİ ÖĞRENDİM
Ailemizden bir yakınımızın başına gelmese ben de bilmeyecektim.
Meğer Türkmenistan vatandaşlarının Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne girmeleri yasakmış.
Üstelik bunun için bir de kanun çıkmış.
Anlatayım;
Bir aile yakınımızın yanında hayli uzun zamandır çalışan bir Türkmen kadın var.
Bu kişinin Türkiye’de bulunması tamamen yasal, çalışma ve oturma izinleri var.
Aile yakınımız pazar akşamı tatil yapmak için Girne’ye gitmeye karar verdi.
Çok yakın bir arkadaşı ile birlikte kendisine can yoldaşlığı da yapan Türkmen kadını da “Onun da güzel bir deniz tatili yapması gerek” diyerek yanında götürdü.
Ancak Lefkoşe’ye indiklerinde KKTC gümrük polisi “Türkmenistan vatandaşlarının ülkemize girmesi yasak” dediler.
Türkmen kadın dün sabah ilk uçakla Türkiye’ye geri gönderildi.
Peki, KKTC bu yasağı neden koymuş ve bunun için bir de yasa çıkarmış.
Gerekçesini bilmiyorum, çünkü konuştuğum yetkililer de bilmiyorlar ama bu talebin Türkiye’den geldiğini söylediler.
Bir mantığı vardır belki ama ben bir iki noktaya dikkat çekmek istiyorum.
BİRİNCİSİ: Türkmen kadın her ihtimale karşı geçen hafta yabancılar dairesine giderek Kıbrıs’a tatil amaçlı seyahat edeceğini, kendi ülkesinden başka bir ülkeye uçup uçamayacağını teyit ettirmek istedi. Yetkililer hiçbir sorun olmadığı söylendi.
İKİNCİSİ: Lefkoşe bileti Türkmen kadının pasaportu ile alındı. Bileti satanlar “Türkmenistan vatandaşlarının KKTC’ye girmesi yasak, bu nedenle bilet satamayız” demediler.
ÜÇÜNCÜSÜ: Türkmen kadın elinde pasaportu ve biniş kartı ile pasaport polisinden geçerken de kimse kendisine bir uyarıda bulunmadı.
Bu zulüm neden çektirilir ki, böyle sorumsuzluk olur mu?
Türkmen kadının hem tatil hayali yattı hem de bir gece boyunca Lefkoşe Havaalanı’nın yolcu salonundaki koltuklarda beklemek zorunda kaldı.
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları
