Mısır 8 İhvan liderine idam cezası verdi
Can Ataklı; Erdoğan Sisi’nin bu dileğini yerine getirirken Mısır’da da “platform olayları” diye bilinen 2021 kalkışmasında tutuklanan 8 İhvan lideri idam cezasına çarptırıldı. Kararda 37 sanığa müebbet, 6 sanığa 15 yıl, 7 sanığa da 10 yıl hapis cezası verildi.
ANALİZ
Ya abi biz başka ülkede mi yaşıyoruz?
Emekliler önceki gün yapılan Kabine toplantısından sonra Erdoğan’dan bir müjde bekliyordu.
Olmadı.
Ama onun yerine Erdoğan başka bir müjde verdi.
Sadece emekliler değil, herkes Erdoğan’ın konuşması sayesinde “her anlamda milletin refah seviyesinin katlanarak yükselmiş olduğunu” öğrendi.
Bakın Erdoğan ne dedi; “Emekli maaşını 66 liradan 10 bin liraya, nereden nereye... Asgari ücreti 184 liradan 17 bin liraya çıkarmış, her anlamda milletimizin refah seviyesini katlayarak yükseltmiş bir hükümet olarak çalışanlarımızın ve emeklilerimizin bugünkü sıkıntılarına gözlerimizi kapamamız mümkün mü?”
Sadece bununla yetinmedi Erdoğan Türkiye’nin dünyada eşine az rastlanır bir büyüme içinde olduğunu da söyledi.
O cümleleri de şöyle; “Aziz milletim, Türkiye bugünüyle birlikte geleceğini de şekillendirecek tarihi bir ekonomik dönüşümden geçiyor. Açıklanan her veri ekonomimizin güçlü temeller üzerinde yükseldiğine işaret ediyor. Geçtiğimiz yıl maruz kaldığımız asrın felaketi 6 Şubat depremlerine ve seçime rağmen ekonomimiz yüzde 4 buçuk gibi dünyada eşine az rastlanır bir oranla büyümeyi sürdürdü. İstihdamdaki başarı hikayemizi geçtiğimiz yıl 855 bin yeni istihdam artışıyla sürdürdük. İşsizlik oranını yüzde 9,4 ile son 10 yılın en düşük seviyesini ifade eden tek haneli rakamlara düşürdük.”
Her şey bu kadar güzelse biz neden her gün biraz daha yoksullaşıyoruz öyleyse?
Hani samimi olsun diye “Abi biz hangi ülkede yaşıyoruz” demek geliyor içimden.
Erdoğan ve yönetimi Türkiye’nin hızla yoksullaştığını bilmiyor mu?
Bal gibi biliyor tabii ama artık yapacak bir şeyleri kalmadı.
Böyle olunca Erdoğan rakam oyunları ile halkı yanıltıyor.
Bir dönem uygulanmış olan emekli maaşları ve asgari ücreti örnek göstererek “Neredeeeeen nereye geldik” diye övünüyor.
Ama gerçek bu değil ki.
Bu yazının içindeki tabloyu dikkatle inceleyin.
Bu tabloya göre Erdoğan’ın iktidara geldiği 2002’de 225 dolar olan asgari ücretin bugün 543 dolara çıktığı görülüyor.
Rakamsal olarak büyük başarı bu aslında.
Ancak bir de hemen yanındaki enflasyon oranlarına bakın.
Gerçek orada görülüyor.
En başa da gitmeyin, AKP döneminde enflasyon oranlarının tek haneye düştüğü yıllar da var.
O yıllarda asgari ücret ortalama 350-400 dolar seviyelerinde.
Şimdi asgari ücretin dolar karşılığı 500 doların üzerinde ama enflasyon 5-6 kat artmış.
Böyle bir enflasyona dolar bile dayanamaz ki.
Erdoğan maaş ve ücretlere ne kadar zam yaptığını açıklarken hepimizin belini büken enflasyona kimin nasıl yol açtığını da söylemeli.
Öyle “Pandemi vardı, deprem oldu, sel oldu” sözleriyle bahane aramak doğru değil.
Hemen her ülke, belki son depremdeki kadar olmasa da her yıl çeşitli beklenmeyen olaylar nedeniyle beklenmeyen maddi yüklerin altına giriyor, yani Türkiye dünyada tek değil bu konuda.
YENİ ÖĞRENDİM
Mısır 8 İhvan liderine idam cezası verdi
Mısır’da Sisi’nin yönetime gelmesinden sonra “Bu bir darbedir” diyen Erdoğan bu ülkeyle adeta düşman haline gelmişti.
Bu düşmanlık 9 yıl sürdü, Amerika’nın ısrarlı baskıları sonucu Erdoğan bu tavrını bitirdi ve Mısır’a kadar giderek Sisi ile kucaklaştı.
Erdoğan’ın düşmanlığının asıl nedeni darbe değil, Mısır’da İhvancıların tasfiye edilmesiydi.
Mürsi ile birlikte İhvan hareketini yüceltmeyi ve İslam dünyasında lider konumuna gelmeyi planlayan Erdoğan Sisi’nin yönetime gelmesi ile derin bir hayal kırıklığına uğramış bu da düşmanlığa yol açmıştı.
Ancak şimdi işler değişti.
Erdoğan Sisi’nin iş başına gelmesinden sonra Türkiye’ye kaçan ve vatandaşlık alan İhvan lider ve üyelerini vatandaşlıktan çıkardı, Türkiye’de yaptıkları işlere son verdi ve Türk pasaportlarını da iptal etti.
Erdoğan Sisi’nin bu dileğini yerine getirirken Mısır’da da “platform olayları” diye bilinen 2021 kalkışmasında tutuklanan 8 İhvan lideri idam cezasına çarptırıldı. Kararda 37 sanığa müebbet, 6 sanığa 15 yıl, 7 sanığa da 10 yıl hapis cezası verildi.
Hayat nasıl da değişiyor değil mi?
KOMİK
Bu adam Türkçe deyimleri bilmiyor
AKP Genel Başkanı Erdoğan’ın İstanbul’a aday yaptığı Murat Kurum üst üste yaptığı gaflarla gündeme geliyor sık sık. Kılıçdaroğlu’nun “Kağıthane” yerine dil sürçmesi sonucu “Kağıttepe” demesini yıllarca alaya almıştı AKP’liler şimdi bir Murat Kurum’a baksınlar.
Murat Kurum dün Memur-Sen’de konuşurken şöyle dedi; “31 Mart’tan sonra da bizi arayanlar hiçbir zaman algıda, reklamda bulamayacak. Bizi arayanlar milletin yuvalarını yaparken bulacak.”
Yuvasını yapmak deyimini bilmiyor herhalde Murat Kurum.
Çünkü bu deyim şu anlam geliyor: Birinin hakkından gelmek, hak ettiği ceza ya da cevabı vermek.
Murat Kurum demek ki kazanırsa İstanbul halkının hakkından gelecek ve hak ettiği cezayı verecek.
CANIMI SIKAN ŞEYLER
İmamoğlu ne diyor sosyal medya trolleri ne anlıyor
Halk TV ekranında İsmail Küçükkaya “Araştırmacılara göre kadınlar AKP’ye daha çok oy veriyor” diyor.
İmamoğlu da “Evet doğrudur ama kadınlar demeyelim, ev kadını statüsünde olanlar biraz daha fazla oy veriyor” diye karşılık veriyor.
Bütün mesailerini İmamoğlu’nda hata bulmaya hasreden troller hemen “İmamoğlu ‘ev kadınları statüsü’ diyerek aklınca AKP’ye oy veren kadınları aşağılamaya kalkıyor, ayırımcılık yapıyor” diye sosyal medyayı ayağa kaldırdı.
“Boş” bile denemeyecek faaliyetler bunlar.
Ama bu saçmalıklar şunu gösteriyor; AKP’de çok ciddi bir panik var. İstanbul’u kaybettikleri korkusuna kapılmış durumdalar. Bunun bütün Türkiye’ye yansımasının endişesi içindeler.
BUNU YAZMAK GEREK
AKP iktidara geldiğinde çalı fasulye 75 kuruştu
Ekonomi uzmanlarının sevdiğim bir sözü vardır.
Şöyle derler, “Birini kandırmak istiyorsanız hemen istatistiklere başvurun.”
Çünkü rakamlarla oynamak kolaydır, hele konuyu bilmeyenler istatistikler karşısında söyleyecek laf bulamaz çoğu kez.
İşte Erdoğan da bunu yapıyor.
“Nereeeeen nereye” diyerek başladığı konuşmalarda maaş ve ücretlere yaptığı zamları, yoksula, dar gelirliye verdiği paraları anlatıyor.
Rakamsal olarak bunlar doğru olabilir ama geçerli ve gerçekçi değildir.
Çünkü rakamlara başvurunca bazılarını saklar bazılarını da çok parlatabilirsiniz.
Bugün bir fotoğrafla basit bir örnek vermek istiyorum.
Marketlerde bir kilo çalı fasulyenin fiyatı 149 lira 95 kuruş olmuş, yani 150 lira.
Erdoğan’ın iktidara geldiği 2002 yılında fasulyenin fiyatı 75 kuruş.
O halde biz de “Neredeeeen nereye” diyelim.
150 lira neredeee 75 kuruş neredeeee?
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları