loading
close
SON DAKİKALAR

Reisi’nin ölümünü merak eden Bahçeli Sinan Ateş’i hiç mi merak etmez?

Can Ataklı
Tarih: 22.05.2024
Köşe: Günlük Yazılar
Kaynak: Can Ataklı - Korkusuz

Can Ataklı; Anıtkabir’e gitmeyen adam için neden yas tutacakmışız.

ANALİZ

Anıtkabir’e gitmeyen adam için neden yas tutacakmışız

İran’ın cumhurbaşkanı Reisi garip bir helikopter kazası sonunda öldü.

İktidarımız çok üzüldü.

Tıpkı Suudi Kralının ölümünden sonra olduğu gibi hemen “milli yas” ilan ettiler.

Dün Türkiye’deki bütün bayraklar yarıya indirildi.

Eğlence programları, konserler iptal edildi.

Tamam komşumuzdur, bu ülkenin en üst düzey yöneticisidir, hayata veda etmiş, Allah rahmet eylesin.

Milli yas da neyin nesi?

Neden?

Ölen bu adam Türkiye’ye geldiği zaman Atatürk’ü ziyaret etmiyor.

Suudi kralı da öyleydi.

Bu tür Müslüman ülkelerin liderleri Atatürk’ün adını ne ağızlarına alırlar ne de ziyaret ederler.

Neymiş, kendi dini inanışlarına göre mezar ziyareti yokmuş.

Bizim iktidarımız bu saçma sapan gerekçeye her seferinde boyun eğer.

Oysa Türkiye’ye yapılan resmi ziyaretlerin en temel kurallarından biri Anıtkabir ziyaretidir.

Her ülkenin bu tür ritüelleri, resmî törenleri vardır.

Ama bazı Müslüman ülkeler bu kurala uymamayı adet haline getirmiştir ve iktidarımız da buna ses çıkaracak gücü kendinde bulamaz.

Kendini inançlı gören kimileri “Bu ülkelerde mezar ziyareti yok, neden saygı duymuyorsunuz?” diye sorabilir.

Daha keskin olanlar ise hemen “Sizin derdiniz İslamiyetle, her fırsatta saldırmaya çalışıyorsunuz” derler.

Ama şunu herkes bilmeli.

Anıtkabir “mezar” değildir.

Dikkat edin Anıt Kabir diye yazılmaz, Anıtkabir diye yazılır.

Burası bir mezar, bir türbe değil, Türkiye Cumhuriyeti’nin en önemli anıtıdır.

İranlılar Suudiler bu farkı görmek istemezler ve utanmadan “mezar bahanesini” ileri sürerler.

Tabii asıl dertleri Atatürk’ün fikir ve görüşleridir.

Atatürk’ün yaptığı devrimleri içlerine sindiremezler bir türlü.

Gelelim konunun ikinci tarafına.

İran Cumhurbaşkanı kendi halkının katledilmesi için emir veren birkaç yetkiliden biri.

İslam devrimi adı altında ülke yönetiminin ele geçirilmesinden sonra binlerce kişi idam edildi, işkenceden geçirildi.

İşte bu Reisi kimlerin infaz edilmesi gerektiğine karar veren isimlerden biriydi.

Geçmişi bırakın aha yeni yaşanan Mahsa Amini olayında yüzlerce kişinin katledilmesine neden olmuş bir isimdi.

Bir Türk vatandaşı olarak böyle biri için “milli yas” tutmaya sanıyorum benim gibi milyonlarca kişinin vicdanı da ahlâkı da el vermez.

MERAK ETTİĞİM ŞEYLER

İHA’larla elbette övünelim ama cılkını da çıkarmayalım

İki gündür yandaş medya ve iktidar temsilcileri damat Selçuk Bayraktar’ın İHA’larını övmek için seferber oldu.

İran cumhurbaşkanını taşıyan helikopter düştükten sonra kurtarma ekipleri bir türlü enkazın yerine bulamamışlar bunun üzerine Türkiye’den yardım istemişler, Erdoğan da hemen Bayraktar’ın Akıncı İHA’larını bölgeye göndermiş, o İHA’lar birkaç saat içinde enkazın yerini saptamış.

Çok güzel.

Kendini dev aynasında gören İran’ın, kendi cumhurbaşkanlarını bile bulmaktan aciz olmaları ve yardıma Türkiye’nin koşması hepimizi mutlu eder.

Ama merak ettiğim bir şey var.

2023 yılının son haftasında Irak sınırındaki Hakurk ve Metina’da karakollarımız saldırıya uğramış 12 askerimiz şehit olmuştu.

Milli savunma bakanlığı yaptığı açıklamada bölgede sisin hakim olduğunu bu nedenle İHA’ların görüş alamadığını belirterek “Teröristler bundan yararlanarak karakolumuzun çok yakınına kadar sızdılar” demişti.

İran’daki helikopter kazası da sis nedeniyle oldu.

Peki nasıl oldu da siste görüş alamayan Akıncı İHA’ları enkazın yerini belirleyebildi?

Tabii arama sırasında sisin etkisi biraz azalmış olabilir.

Ancak eğer gerçekten İran’a yardım edilmek istendiyse neden sis olduğunda da görüntü alabilen Aksungur İHA’ları kullanılmadı da Akıncı gönderildi?

Sanki asıl amaç bu bahane ile damat beyin İHA’larının reklamını bir kere daha yapabilmek miydi acaba?

CANIMI SIKAN ŞEYLER

Bu hatayı düzelttirmek o kadar zor değil

Açıkçası benim daha önce dikkatimi çekmemişti, bu nedenle hep böyle miydi yoksa yeni mi oldu tam bilmiyorum.

Konu Google’a “Atatürk yazdığınız” zaman ekrana ilk gelen görüntü ve bilgi.

Google’a göre Atatürk “Eski Türkiye Cumhurbaşkanı” olarak görülüyor ilk sayfada.

Tabii ardındaki bilgilerde Atatürk’ün milli kurtuluş savaşı verdiğini ve Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu olduğu elbette yazılı ama ilk görülen cümle rahatsız edici.

Birkaç gündür kamuoyunda buna tepki var ve binlerce kişi bireysel olarak Google’a başvuruda bulunuyor.

Herkese aynı cevap veriliyor otomatik olarak; “Başvurunuz alınmıştır, gerekli değerlendirme yapılacaktır.”

Oysa bunlara hiç gerek yok.

CİMER Başkanı Fahrettin Altun arayacak Google’ı, çağıracak Türkiye müdürünü ve “değiştirin kardeşim şunu” diyecek.

Bu kadar basit.

Ama nedense yüzbinlerce kişi çırpınırken iktidar kılını bile kıpırdatmıyor.

ŞAŞIRDIM

Reisi’nin ölümünü merak eden Bahçeli Sinan Ateş’i hiç mi merak etmez?

İran cumhurbaşkanı Reisi’nin bir helikopter kazasında ölmesi MHP genel başkanı Devlet Bahçeli’yi hayli üzmüş.

Bahçeli’ye göre bu ölüm olayı küresel bir gerilimin tırmanmasına neden olmuş.

Şöyle demiş Bahçeli; “Allah’tan rahmet niyaz diliyor, İran’a baş sağlığı diliyorum. Kaza mıdır sabotaj mı bilemem ama iç yüzünün en kısa sürede açıklığa kavuşması bölgesel huzur adına zorunluluktur. Reisi’nin ölümü aydınlatılmalı. İsrail’in rolü ve ABD’nin nerede durduğu berraklaşmalı. Türkiye İran’ın yanındadır. Akıncı İHA’lar sevk edilmiş ve Türkiye her türlü desteği sağlamıştır.”

İsrail ve Amerika’nın bir rolü var mı, bunlar ortaya çıkar mı bilemiyoruz ama Bahçeli’nin bu hassasiyeti çok şaşırtıcı.

Çünkü Bahçeli Reisi’nin ölümünün altındaki gerçeği ortaya çıkarmaya çalışıyor ama partisinden isimlerin de adının geçtiği Sinan Ateş cinayeti ile ilgili hiçbir merakı ve kaygısı yok.

Ne tuhaf değil mi?

KOMİK

CNN Türk hava atarken başını derde soktu

Pazartesi günü size komik bir haberden söz etmiştim.

CNN Türk kanalı Amerika’da Sezgin Baran Korkmaz’la bir röportaj yayınlamıştı.

Hürriyet gazetesinin internet sayfası ise haberi “Kaçak SBK’yı CNN Türk buldu” başlığı ile yayınlamıştı.

Ben de dalgamı geçerek “Bulmak falan yok, adam Türk yürüyüşüne katılıyor, yanında AKP’li yetkililer ve milletvekilleri de var” diyerek yazmıştım.

Ayrıca CNN Türk’ün muhabiri Korkmaz’ı aslında fark etmemişti bile, SBK CNN Türk’ün canlı yayın yaptığını görünce kendisi gidip adeta yayını basarak konuşmuştu.

Ama bu hava atma hevesi CNN Türk’ün başını derde soktu.

RTÜK Başkanı bir açıklama yaparak SBK’nın aranan bir kişi olduğunu belirterek “Sezgin Baran Korkmaz’ın bir televizyon kanalının Amerika Birleşik Devletleri’nden yaptığı canlı yayındaki konuşması, RTÜK uzmanları tarafından incelemeye alınmıştır. Kamuoyuna saygıyla duyurulur” dedi.

Durun bakalım bu nedenle CNN Türk’e ceza da verecekler mi?

Ne komik ülkeyiz biz böyle.

Bİ SORALIM BAKALIM

Nereden çıktı bu şarap festivali?

İmamoğlu biliyorsunuz 40 küsur gazeteciyi yanına alıp Roma’ya gitti ve 2027’de İstanbul’da yapılacak Avrupa Oyunlarının belediyeyi ilgilendiren protokolünü imzaladı.

Erdoğan İmamoğlu’nun bu gezisini eleştirmek için bakın ne demiş;

“Kimse kusura bakmasın; belediyelerin görevi, kamusal alanda içkiyi özendirici işler yapmak, gazetecileri özel uçaklar tutup şarap festivallerine götürmek değil, insanları alkol belasından uzak tutmaya çalışmak olmalıdır. Biz bunların hiçbirini masum adımlar olarak değerlendirmiyoruz.”

İyi de şarap festivali de nereden çıktı?

Geziye Ertuğrul Öztürk katılmasa bir akşam yemeğinde şarap içildiğini bile öğrenemeyeceğiz.

Ayrıca ister Türkiye’de ister yurtdışında bir lokantada içki içmek ne ayıp ne yasak.

Anladığım kadarıyla çapsız danışmanları Erdoğan’a İmamoğlu’nun Roma’ya neden gittiğini söylemek yerine “Efendim bunlar şarap içmişler” diye bilgi vermişler.

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları