Can Ataklı; Bahşişlere vergi konmuyormuş Vergilendirme kolaylaştırılıyormuş.
ACAİP YAZILAR
Temmuz ayı geliyor.
“Aman dikkat” diyeyim.
Tabii diyeyim de ne fayda.
Adam bütün silahlarını çekmiş, halkın üzerine kabus gibi çökmeye hazırlanıyor.
Yeni vergiler, yeni zamlar kapıda.
Dikkatli olacağız da nasıl olacağız?
Dikkatli olmanın, maruz kalacağımız darbeye bir çaresi yok ki.
Ama lafın gelişi işte, “aman dikkat” diyoruz hepsi bu.
Tamamını görmedik ama sızan yeni vergiler bile, fikir sahibi olmamıza yetiyor.
Aklınıza gelen ne varsa, vergi koyuyorlar sanki.
Ama biraz ferahlatayım sizi; vergide adalet sağlanıyormuş!
Öyle diyor Maliye Bakanı ile Cumhurbaşkanı Yardımcısı.
Yandaş medya da sanki vatandaşa hiç vergi gelmeyecekmiş gibi büyük şirketlere, çok kazananlara çok vergi geldiğini anlatıyor birkaç gündür ballandıra ballandıra.
Hoş ilk kez yaşamıyoruz bunu. Her vergi paketinden önce konuşulur, yazılır böyle.
Sonra bir bakmışız ki zenginlerin, anormal kazananların durumunda bir değişiklik yok ama bizim cebimiz yine delik deşik olmuş.
Adam garsonların, motokuryelerin aldığı bahşişlere bile göz dikmiş, gerisini anlayın artık.
Gerçi Maliye Bakanı düzeltmiş, demiş ki “Motokurye ve garsonlardan vergi alınacağı doğru değil.”
Ne olacakmış?
Meğer durum benzin zammında, yandaş medyanın yaptığı “benzine ayarlama” numarası var ya, tam da öyle bir şey.
“Motokurye gelirlerine, garsonların bahşişine yeni vergi yok, muafiyet getiriyoruz” diyor Mehmet Şimşek.
Sonra da ekliyor; “Motokurye faaliyetleriyle, bahşiş gelirlerinin vergilendirilmesini kolaylaştırıyoruz. Düzenleme ile motokurye faaliyetlerinden doğan ticari kazançlar basit usulde vergilendirilecek, bahşiş gelirleri normal ücret geliriyle ilişkilendirilmeyecek ve hizmet bedelinden ayrı gösterilerek KDV’ye tabi olmayacak.”
Ne güzel değil mi?
Vergi vermek kolaylaşacak, garsonlar ve motokuryeler mutlu olacak.
Nasıl da dar gelirli dostu değil mi bu Bakan?
Bahşiş gelirleri, ticari kazanç gibi değerlendirilmeyecekmiş, ayrı tutulacakmış, KDV’ye de tabi olmayacakmış.
Sanki daha önce bahşişlerden vergi alınıyormuş gibi anlatıyor adam.
Motokurye ya da garsonların aldıkları bahşişler nasıl belirlenecek peki?
Kuryeler ve garsonlar aldıkları bahşişleri beyan mı edecekler?
Ya da yanlarına birer Maliye elemanı mı takılacak?
Veya hizmet alanlar mı sorguya çekilecek?
Neresinden bakarsanız bakın tutarsız.
Bana öyle geliyor ki; garson bahşişi konusunu ortaya atıp diğer vergilerin vatandaşa kazık gibi girmesini gizlemeye çalışıyorlar.
Bİ SORALIM BAKALIM
Şirketleri ticaret sicili üzerinden iyi takip ettiğini bildiğim bir dostum aradı.
“Sana bir liste gönderdim, iyi bak” dedi.
Açtım listeye baktım bir sürü şirket ve bu şirketlerin sahip olduğu gemi isimleri.
“Kimin bu şirketler ve gemiler?” diye sordum.
“Orasını karıştırma. Ama sor bakalım Mehmet Şimşek ‘nereden buldun’ kanunu çıkarırsa, bu şirket ve gemilerin sahibi olan kişi ve ailesine ‘bunları nasıl aldınız?’ diyebilecek mi” diye cevapladı.
Dostumun “müstehzi” halinden, bu şirket ve gemilerin çok önemli bir aileye ait olduğunu tahmin ettim.
Listeye bir göz atın bakalım, içinizde belki bunların kime ait olduğunu bileniniz çıkar.
Bana da haber verin ama, yoksa meraktan çatlarım.
ŞİRKETLER (Tamamı 2002’den sonra kurulmuş)
1)Derin Denizcilik (2002)
2)Sefine Denizcilik Yalova,
3)ZealandShipping Hollanda,
4)Q Shipping Hollanda,
5)Castillo Real Estate Hollanda,
6)Baychart İstanbul,
7)Chart-it Hollanda,
8)Ceren Denizcilik İstanbul,
9)North Bulkers Panama,
10)Brother Navigation Marshal Adaları,
11)Zeytin Denizcilik İstanbul,
12)OGEM Marina,
13)Metro Gemi Acentalığı,
14)Eydo Denizcilik,
15)Çağrı Gıda İnşaat,
16)Su Bilgi Teknolojileri,
17)Sekmen Otomotiv.
GEMİLER (Hepsi 2002’den sonra alınmış)
1)MV Zealand Alexia (Dalo Z),
2)MV Zealand Almere,
3)MV Zealand Amalia,
4)MV Zealand Amsterdam,
5)MV Zealand Ariane (Sylyani Z),
6)MV Zealand Beatrix,
7)MV Zealand Delilah,
8)MV Zealand Juliana,
9)MV Zealand Maxima,
10)MV Zealand Rotterdam,
11)MV Breadbox Falcon,
12)MV Celtic Explorer,
13)MV Francisca,
14)MV Leah,
15)MV Meridiaan,
16)MV Nekton,
17)MV Samskip Akrafell,
18)MV Samskip Endeavour,
19)MV Samskip Innovator,
20)My Lady Dee, (47,5 m. Süper yat)
21)My Latitude, (45 m. Süper yat)
22)AK Abba,
23)AK Ceren,
24)AK Brother,
25)AK Phoenicia,
26)Pacific Ocean,
27)John F,
28)Golden Bay,
29)Sis,
30)Son 1.
KOMİK
Gerçeklik payı yüksek elbette ama aynı zamanda çok da komik.
Okuyalım;
- Sadece 40 derece sıcaklıkta Türkler serinlemek için kaynar çay içer.
- Bir Türk’e “uyudun mu?” diye sorarsanız, kimse yadırgamaz ve cevap beklenir.
- Türkler televizyon açıkken uyuyup, televizyon kapanınca uyanan ve “Niye kapattın? İzliyordum” diyen kişilerdir.
- Bir Türk’e “Yok!” dediğinizde, “Hiç mi yok?” diye sorar.
- Türk kadını, eve temizlikçi çağırıp, ayıp olmasın diye o gelmeden evi temizler.
- Zile basan bir Türk’e “Kim O?” diye sorarsanız, “Ben!” diye cevap verir.
SOSYAL MEDYA
Yıllarca anlattık, “Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi diye dayatılan yeni rejim bir ucubedir, Türkiye’ye çok yararı yoktur, acısını çok çekeceğiz” dedik.
Sonuç ortada, nereden nereye geldik, batağa nasıl battık, hepimiz yaşıyoruz işte.
Sosyal medyada gördüğüm bir görsel bu sistemin aslında ne olduğunu saatler boyu anlatmaktan daha net biçimde gözlere sokmuş.
Öyle değil mi?
ÇOK GÜLDÜM
Geçen hafta bayramın ilk günü ameliyat niteliğinde bir iğne operasyonu geçirdiğim için yazamamıştım.
Bu hafta pazar günü yine birlikteyiz.
Yıldırım Tuna dört fıkra göndermiş.
Gelin birlikte okuyalım;
Kız, erkek arkadaşını babası ile tanıştırmaya götürürken “Babama beraber yaşadığımızı sakın ama sakın söyleme!” diye tembih etmiş; “Üniversitede okurken hamile kalabileceğim düşüncesi onu çok korkutuyor.”
Evin önüne gelmişler, zili çalmışlar, kızın babası gülen bir yüzle kapıyı ardına kadar açmış, kızı içeri girmiş, delikanlı kapının önünde asker gibi kımıldamadan durmuş, “Evet?” demiş adam, “Sen içeri girmiyor musun?”
“Hayır efendim!” demiş delikanlı gergin bir şekilde, “Hiçbir zaman.. Asla!”
Öğretmen, veli toplantısında aileye “Oğlunuz sigara içerken yakalandı” demiş,
“Aman Tanrım!” demiş annesi, “Acaba nereden buldu?”
“En yakın arkadaşından aldığını söyledi.”
“Ciddi misiniz?” demiş babası mutluluk gözyaşlarına boğulurken, “Oğlum gerçekten bu ifadeyi mi kullandı?..”
Tavuk, şaşırtıcı derecede iri bir yumurta yumurtlayınca bütün haber ajansları o çiftliğe üşüşmüş,
“Harika...” demiş muhabirlerden biri, “Bir kiloluk bir yumurta. Bu duyulmamış bir şey.”
“Evet gerçekten” diye cevap vermiş tavuk, “Bir buçuk kiloyu hedefliyorum.”
Muhabir kümesin horozuna uzatmış mikrofonu, “Ve siz efendim, tebrikler. Sizin gelecekteki hedefiniz nedir?”
“Daha çok çalışacağız ve bulup bir şekilde indireceğiz” diye cevap vermiş horoz.
“ Neyi bulup indireceksiniz?”
“O şerefsiz devekuşunu!”
- Evlere güvenlik sistemleri kuruyorsunuz. Satışlarınız inanılmaz seviyede başarılı. Peki bunu nasıl beceriyorsunuz?
- Kapı kapı gezerim efendim. Eğer müşteri evde yoksa broşürümü ve kartvizitimi mutfak masalarının üzerine bırakırım!”
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları
