Tarih:
25.12.2016
TÜİK ani zenginleşmemizi anlatacak
Çiğdem Toker: TÜİK Başkanvekili Mehmet Aktaş, bu hafta içinde milli gelir revizyonunu anlatacak. 'Ülke ekonomisi küçülürken, tüketim harcaması düşerken, nasıl oluyor da milli gelir artabiliyor?' sorusuna ne yanıt gelecek, göreceğiz.
Biliyorsunuz değil mi?
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) sayesinde, bir gecede yüzde 20’ye yakın zenginleştik. Kurum’un iki hafta önce ulusal hesaplarda yaptığı “güncelleme” ile:
720 milyar dolar olan milli gelir, 861 milyar dolara,
9 bin 257 dolar olan kişi başına gelir ise 11 bin 14 dolara yükseldi.
TÜİK’in revizyonu, sadece milli gelir değil, öteki verilerin üstüne de masalsı bir yıldız tozu serpti.
Öylesine sihirli bir yıldız tozu ki bu, sadece milli gelirimiz değil, cari açık, bütçe açığının milli gelire oranı, tasarruflar, her şey daha olumlu hale geldi.
Üstelik bütün bunlar, tüketim harcamaları azalır, Türkiye ekonomisi küçülürken gerçekleşti...
Haliyle bu “yaman çelişki” güvenilirlik tartışmasını da beraberinde getirdi.
Zira TÜİK herhangi bir kurum değil.
Benzetme yapmak gerekirse; devletin bütün dünyaya açılan ve hiçbir saatte perde takılmaması gereken bir penceresi.
Ekonomi daralırken ilan edilen bu gelir artışı, kurum olarak TÜİK’i tartışmaya açtı.
Bu tartışmaların etkisiyle olsa gerek, Kurum yaptığı hesap değişikliğini anlatmaya karar verdi.
TÜİK Başkanvekili Mehmet Aktaş, bu hafta içinde milli gelir revizyonunu anlatacak.
“Ülke ekonomisi küçülürken, tüketim harcaması düşerken, nasıl oluyor da milli gelir artabiliyor?” sorusuna ne yanıt gelecek, göreceğiz.
Sonuçları paylaşacağım.
Gemilere Türk bayrağı teşviki ama...
Sahibi Türk olduğu halde direğine yabancı bayrak çeken tekne, kotra gemi sayısı 5600’müş.
Buna karşılık Türk bayraklı-Türk sahipli tekne sayısı ise 4500. Konu, geçen perşembe TBMM Plan Bütçe Komisyonu’nda torba kanunla gündeme geliyor. Memura emekli ikramiyesi, işletmelere, yatırımcılara teşvik düzenlemeleri tasarıda, sıra bu konuya geldiğinde hararetli bir tartışma yaşanıyor.
Torba kanunla getirilen düzenlemeye göre, yabancı bayraklı Türk sahipli gemi, Türk bayrağına geçerse ondan vize harcı alınmayacak.
Bitmedi.
Yurtdışındaki yabancı bayrak çekmiş yolcu gemileri ile yat, kotra, tekne ve gezinti gemileri; Türkiye’deki gerçek ve tüzel kişilere bedelsiz verilirse her türlü vergiden muaf olacak. Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Ahmet Selçuk Sert, bu maddelerin amacını anlatırken, Türk sahipli yabancı bayraklı gemilerin üç nedenle zafiyet yarattığını söylemiş:
- Deniz güvenliği
- Türk bayrağının itibarı
- Gelir kaybı
Sert’in verdiği bilgiye göre toplamda 16 milyon bir gelir kaybı göze alınmış ancak karşılığında denetim zafiyeti ortadan kalkacakmış.
Gelir görün ki, bu gerekçe ne eski Maliye Bakanı Zekeriya Temizel’i ne de CHP İzmir milletvekili Musa Çam’ı ikna etmiş.
Temizel diyor ki: “Bu nasıl iştir? Şu andan itibaren, yurtdışından birileri sürekli olarak Türkiye’deki insanlara gemi bağışlasalar bunların hepsi tek kuruş vergi ödemeden gelecekler buralara bağlanacaklar. Peki, bizim zavallı tersaneler ne olacak? Ne olacak bizim tersaneler?”
Çam da ilginç bir konuşma yapıyor:
“Büyük bir muafiyet getiriyoruz biz bununla. Bu kadar büyük bir muafiyet getirince insanın ister istemez aklına başka şeyler geliyor. (...) Cumhurbaşkanı’nın çocukları bu işleri yapıyor, Başbakan’ın çocukları bu işleri yapıyor ve ister istemez diyoruz ki: Adrese teslim bir düzenleme midir bu 13-14’üncü maddeler? Benim aklıma onu getiriyor yani. Dolayısıyla, neden... Ağustos ayındaki varlık vergisiyle ilgili konular düzenlenirken yine getirilmişti, çıkarıldı; şimdi yine bu torba kanuna monte edilmiş. Çok doğru bulmuyorum yani bu düzenlemeyi.”
SİCİL NOTU
3. havalimanına akaryakıt limanı
3. havalimanının ilk etabı Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın bir sonraki doğum gününe (26 Şubat 2018) yetiştirilmeye çalışılıyor. İGA A.Ş, yapişlet- devret modelli bu projeyi yürüten ve beş şirketin bir araya gelerek kurduğu “görevli şirket”in adı.
Şirket ortaklarından Limak’ın sahibi Nihat Özdemir, bir süre önce havalimanının en önemli ihtiyacının akaryakıt ve tedariki olduğunu açıklamıştı. İGA ortakları, şimdi de aynı adı taşıyan bir akaryakıt şirketi kurdu. Cengiz İnşaat, Mapa İnşaat, Kolin İnşaat, Limak İnşaat, Kalyon İnşaat’ın eşit paylarla katıldığı İGA Havalimanı Akaryakıt Hizmetleri A.Ş. adlı şirketin sermayesi 100 bin TL.
19 Ekim 2016 tarihli Ticaret Sicili gazetesinde yayımlanan kararın “Amaç ve konu” başlığında şöyle yazıyor: “Her türlü hava aracı için petrol ürünleri, madeni yağlar ve gresler ile petrol kimyası ürünleri kimyevi maddeler ve boyalarının yurtiçi ve yurtdışına satımı, ithali ihracı ve deniz vasıtalarıyla boru hatlarıyla naklini yapmak ve yaptırmak”.
İGA Akaryakıt, uçakların ihtiyacı olan akaryakıt için havalimanı içinde depolar ve enerji santralları da kuracak. “Yakıt çiftliği” adı verilen bu tesisler için bölge sakinlerinin ne düşündüğünü merak ediyoruz.
TMSF’nin şirketleri
Mali büyüklüğü, parasal değeri saptanamayan bir meta satılır mı?
Bir malın değeri bilinmeden satışa çıkarılırsa bunun anlamı nedir. CHP Genel Başkanı Yardımcısı Çetin Osman Budak sormuş bu soruyu.
Konu, Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu’nun (TMSF) kayyım olarak görevlendirildiği 694 şirket.
Budak, bu şirketlerin 596’sı için satış sürecinin başlatıldığını ancak şirketlerin mali büyüklüğünün hâlâ açıklanmadığını söylüyor.
Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli, TMSF yönetimine geçen şirketlerle ilgili soru önergesini yanıtlamış. Ama cevabın özeti “Çalışmalar sürüyor”.
Yani şirketlerin mal varlığı, sermaye büyüklüğü, istihdam durumları gibi verilerin temin edilmesiyle ilgili çalışmalar henüz tamamlanmamış.
Budak ise aradan üç ay geçtiğini ve bu kadar sürede bunların derlenememesinin büyük eksiklik olduğunu anımsatıyor. TMSF’ye geçen bu şirketlerle iş yapan firmaların ciddi sıkıntı içinde olduğunu vurguluyor.
Çiğdem Toker - Cumhuriyet
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları