Bravo CHP
Hüsnü Mahalli: Türkiye’nin büyük sarsıntılar yaşama ve ağır yaralar taşıma gücü kalmamıştır.
AKP’nin iktidara geldiği 2002’den bu yana ilk kez CHP kendi gündemini kendisi yarattı.
Erdoğan herhangi bir konuda bir şeyler söylüyor CHP lideri Kılıçdaroğlu ona yanıt vererek tartışmaya katılıyor.
Özetle gündemi hep Erdoğan yaratıyor.
İlk kez tersi oldu ve CHP lideri Kılıçdaroğlu İYİ Parti atağı ve dün de Karamollaoğlu görüşmesiyle hiç kimsenin beklemediği anda ve tahmin etmediği bir konuda atağa geçerek herkesi şaşırttı ve iktidar cephesini çok zor duruma düşürdü.
Zekice, akıllıca ve stratejik bir kararla.
Bahçeli ve AKP kanadının tepkisi bunu kanıtlıyor.
1- CHP kendi seçmeninin sarsılan hatta kaybolan güvenini yeniden kazandı.
2-CHP başta İYİ Parti olmak üzere muhalefet partileriyle birlikte mücadele etme niyet ve iradesini ortaya koyup kanıtladı.
3-CHP bu iki kazanımıyla kendisine oy vermeyen insanları düşünmeye itti.
4-CHP benzer bir iki adımla insanların güvenini kazanacak ve ‘ CHP güven vermiyor’ diyerek önceleri kararsız kaldıkları için çoğu zaman AKP’ye oy veren seçmenleri kazanabilecek.
Gelelim diğerlerine;
Başta İYİ Parti olmak üzere tüm muhalefet partileri ön yargılarından kurtulmalı, işbirliğinin sınırlarını zorlamalı ve birlikte hareket ederek topluma ‘Hep birlikte kazanacağız’ mesajını vermeli.
Unutulmamalıdır ki; bu amaç sağlanmadığı sürece 24 Haziran’da AKP iktidarına son verilemez.
Bunun da tek koşulu var:
‘Herkes birbirine ve topluma karşı açık, net ve samimi olmalı.
Yani herkes kendi ön yargılarından vazgeçerek düşman bellediği karşı tarafa doğru gerekli ve hızlı adımları atmalı.
Yaşanan süreç halkı aldatmayı kaldırmaz.
Halka yalan söylemenin, onu kandırmanın ve ona kazık atmanın bedeli çok ağır olur.
Partiler ve onların liderleri için değil Türkiye’nin geleceği ve varlığı için.
Türkiye’nin büyük sarsıntılar yaşama ve ağır yaralar taşıma gücü kalmamıştır.
Türkiye’ye bu acıları yaşatan partilere ‘proje partileri’ liderlerine de ‘özel üretim’ denir.
Sonrası da çok önemli değil.
Böylesi ağır ithamla yaşamına devam edecek parti ve liderlerin bundan böyle hesap vermesinin hiçbir önemi kalmayacak. Çünkü AKP kazanırsa gerçek anlamda bir siyaset olmayacak ve herkes kaderine razı olarak yavaş yavaş ‘ölmeyi’ kabullenecekler.
Yalan söylemenin, ikiyüzlü olmanın, bildik huylarından vaz geçmemenin ve son olarak halka kazık atmanın vebali çok ağırdır.
İnsan vicdanında ve Allah katında.
İyi iş yapanların arkasında iyi olan bütün insanlar olur.
Yakında her şey net anlaşılır.
Herkesi sizin adınıza yakından takip ediyorum.
Türkiye ve insanlarının kurtuluşu için samimi mücadele edenlere hep birlikte sahip çıkıp destekleyeceğiz. Kim daha fazla samimi ise ona verilen destek çok daha fazla olacaktır. Yanlış yapana da çok net ve en sert ifadelerle ‘yanlış yapıyorsun’ diyeceğiz.
Bu işte duygusallık yok. Partizanlık hiç olmamalı.
24 Haziran Türkiye’nin kader seçimi olacak.
AKP kazanırsa bundan böyle konuşulacak ya da yapılabilecek hiçbir şey kalmıyor.
Muhalefet kazanırsa bütün veri ve detaylarıyla yeni bir Türkiye’nin yolu açılmalı.
Hiç kimse başkasını dışlayamaz.
Etnik, mezhepsel, siyasal, sosyal ve kültürel farklılıklarımız ne olursa olsun bu ülke hepimizin.
Ortak bilinç yani yurtseverlik bunu gerektirir.
Buna ‘yan yana, birlikte ve kardeşçe yaşamak’ denir.
Seçim öncesinde ve kazanılacak zaferden sonra.
İçeride ve dışarıda tuzak kurup Türkiye’nin üzerine çullanmak için pusuda bekleyen çok sayıda düşman var.
Birçoğu da kendi içimizde.
Onlara ‘dur’ demenin ve oyunlarını bozmanın tek yolu var:
Farklılıklarımıza rağmen birlikte sandığa gidip oy kullanmaktır.
Kime mi?
Ortaya çıkınca onu da işaret ederim.
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları