Hareketlenme

Hüsnü Mahalli; CHP ve İYİ Parti’nin AKP’nin Suriye tezkeresine destek vermesi işin çok daha tuhaf tarafı. Her zaman yazıyorum ve yazmaya devam edeceğim: Türkiye’de yaşanan TÜM sorunların dolaylı-dolaysız tek nedeni AKP’nin kanlı Arap Baharı sonrasındaki dış politikasıdır.

Önce Irak Cumhurbaşkanı Berhem Salih, Esad’ı aradı peşinden Esad, Ürdün Kralı Abdullah ve önceki gün BAE Başkanı Muhammed Bin Zayid ile telefonla görüştü. Arap medyasına göre sırada Mısır Cumhurbaşkanı Sisi ve başka Arap liderler var. Sonrasında bazı Avrupa ülkelerinin Şam’daki elçiliklerini yeniden açacağı konuşuluyor. Ama esas sürpriz kapalı olan ABD’nin Şam’daki büyükelçiliği Twitter hesabından açıklama yaparak üç gün önce gece nöbetinden evine dönen Suriyeli askerleri hedef alan terör saldırısını dolaylı da olsa kınaması.

10 yıl önce Suriye’de başlayan saldırıların baş aktörü ABD şimdi kendisinin Türkiye, Katar, Suudi Arabistan ve benzeri ülkelerle birlikte neden olduğu teröründen şikayetçi.

Umarım bu tavrını sürdürür.

Peki ABD bunu neden yaptı?

Çünkü Suriye-Ürdün sınırına yakın askeri üssüne önceki gün 5 SİHA ile saldırı düzenlendi. Amerikan istihbaratı bu saldırıların devam edeceğini düşünüyor.

Suriye eksenli bölgede ilginç gelişmeler yaşanıyor ve yaşanacak.

Bu gelişmelerin tümü Ankara’yı dolaylı-dolaysız yakından ilgilendiriyor.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ABD ve Rusya’yı hedef alan açıklamaları sonrasında yandaş medyanın “Suriye’de yeni operasyon tellallığı” şimdilik havada kaldı.

CHP ve İYİ Parti’nin AKP’nin Suriye tezkeresine destek vermesi işin çok daha tuhaf tarafı.

Her zaman yazıyorum ve yazmaya devam edeceğim:

Türkiye’de yaşanan TÜM sorunların dolaylı-dolaysız tek nedeni AKP’nin kanlı Arap Baharı sonrasındaki dış politikasıdır.

Yani Suriye’ye müdahalesidir.

Tezkere bu işin görünürdeki en masumane yanıdır.

AKP on yıldır muhalefetin ve medyanın denetiminden uzak Suriye’de tehlikeli işler yapıyor.

Çoğu zaman da ABD ve müttefikleri bazen de Rusya’nın onayıyla.

İlginç bir politika.

BOP’da Eş-Başkan olmak bu işin küçük bir detayıdır.

Rus medyasına göre Moskova “olası bir operasyon konusunda” Ankara’yı uyarmış.

Arap medyasına göre de Washington ise Ankara’ya “Rusya ile Suriye’de kapışırsanız ne biz ne de NATO yardımınıza gelmeyiz” demiş.

İçeride herkesin sinir kat sayısını tırmandıran AKP dışarıda ABD ve Rusya başta olmak üzere herkesle kavgalı.

Amerikalılar Ankara’nın S-400 sonrasında Moskova’dan yeni silah alma girişimlerine çok kızıyor.

Ruslar Ankara’nın İdlib ve genel olarak Suriye politikasına tepkili ve İdlib konusunda hazırlıklar yapıyor.

AB ülkelerinin derdi demokrasi, insan hakları, Kürt sorunu, Demirtaş ve Kavala.

Elbette Kıbrıs ve Yunanistan da var.

Mısır ise bu iki ülkeyle her alanda işbirliğini geliştirmenin çabası içinde.

Mısır çöllerinde güneş enerjisinden üretilecek elektrik Kıbrıs ve Yunanistan üzerinden Avrupa ülkelerine iletilecek.

Doğal gaz konusunda da üçlü işbirliği planları yapılıyor.

Peki Ankara ne yapıyor?

Cumhurbaşkanı Erdoğan doların rekor üzerine rekor kırdığı günlerde 3 ülkeyi kapsayan Afrika turuna çıktı. İktidara geldiği günden bu yana Erdoğan yaklaşık 30 Afrika ülkesine gitti.

Angola, Togo ve Nijerya’yı ziyaret eden Erdoğan bu ülkelerin liderleriyle Türkiye’nin yapacağı ekonomik ve mali yardımlar dahil bir çok konuyu konuştu.

AKP yönetiminde Ankara Afrika’da ABD, Rusya, Fransa, İsrail ve eski sömürge ülkeleriyle rekabet halinde.

Elbette FETÖ’cılarla mücadeleyi unutmadan.

Erdoğan gittiği her Afrika ülkesinde FETÖ’culara karşı ortak mücadeleyi konuşuyor. Son turunda Erdoğan üç ülkenin liderleriyle yapılan ortak zirvede “FETÖ’nün terör örgütü olarak nitelendiği’ bir bildiri yayınlanmasını sağladı.

İyi de Fetö Afrika’da değil ABD’de yaşıyor ve Fetö’cuların büyük bölümü AB ülkelerinde barınıyor.

Bu ülkeler de Ankara’nın NATO’daki “stratejik müttefiği”!