İdlib 82. vilayet
Hüsnü Mahalli: Bu bölgede kimin eli kimin cebinde belli değil ve her an her yerde bir sürpriz var.
Derin nefes alın ve sevinin: İdlib’de savaş olmayacak.
Sakın ‘Bize ne’ demeyin çünkü İdlib Türkiye’nin 82. vilayeti gibi!
Önceki akşam Soçi’de bir araya gelen Erdoğan ve Putin İdlib ile ilgili bir anlaşma imzaladılar.
Putin, Esad adına Erdoğan ise bölgede bulunan silahlı gruplar adına imza attı.
Tahran’da bu gruplar adına ateşkes isteyen Erdoğan Soçi’de yine o gruplar adına Putin’i ikna etti.
Peki ne olacak?
1-Rusya ve Suriye ordusu İdlib’e yönelik operasyon yapmayacak.
2-İdlib çevresinde silahtan arındırılmış bölge kurulacak ve Türk askeriyle Rus askeri bu bölgeyi denetleyecek.
3-İdlib ve çevresinde bulunan Cihatçı gruplardan orta ve ağır silahları alınacak. Bunu da Türkiye yapacak.
4-İdlib’de bulunan 50-60 bin militanı Türkiye ikna edecek.
Arap medyasına göre sayıları 15 bin olan yabancı militanlar Türkiye’ye yerleştirilecek.
5-Tüm bunlar kısa bir süre içinde yapılacak ve İdlib sorunu çözülecek. Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu dün ‘İdlib’e daha fazla Türk askeri gönderilecek’ dedi.
Özetle İdlib artık yüzde yüz Türkiye’nin sorunu.
Bu konuyla ilgili olarak Arap ve dünya medyasında her gün onlarca haber ve makale okuyorum.
En sevimsiz olanı Türkiye 24 Ağustos’ta girdiği Cerablus ve geçen Mart’ta girdiği Afrin’e kadar uzanan Suriye topraklarından ve şimdi de İdlib’den çekilmeyecek ve bu bölgenin tümünü kendi kontrolünde tutmaya çalışacak.
Bunun için de Türkiye bu bölgelerde hastane, okul, yol, su, elektrik ve benzeri altı yapı ve hizmet alanlarına büyük miktarda para harcıyor ve buralardaki camileri onararak imamlara din eğitimi veriyor.
Acaba Türkler dini kendi original dilinde öğrenmiş Suriyeli Arap imamlara ne öğretiyor?
Belki de Hilafet ve Saltanatın şartlarını!
ÖSO ve bölgede bulunan onlarca grubun komutan ve militanlarının Türk medyasına yansıyan konuşma ve yazılarına bakılırsa Türkiye bölgede bulunan 60 bin kadar militanın ve onların ailelerinin tüm gereksinimlerini karşılıyor.
Ağır silahlar dahil.
Şimdi benzer durum İdlib’de bulunan 50-60 bin cihatçı için geçerli.
Cerablus’tan İdlib’e kadar uzanan 250 kilometrelik sınır hattının güneyinde Suriye ve Rus ordusu bulunduğuna göre militanların tek çıkış yolu Türkiye.
Yani her şeyleri Türkiye’den.
Nereye giderlerse gitsinler ya da nereden gelirlerse gelsinler Türkiye üzerinden gelip gidiyorlar.
Özetle niyeti ne olursa olsun Türkiye, Suriye bataklığından ya da iyimser tanımıyla Suriye sorunundan kolay kurtulamayacak.
7 yıl yetmedi bundan sonraki maliyet çok daha ağır.
NATO ülkesi olarak Türkiye’nin en büyük düşman Rusya ile çok önemli askeri bir anlaşma imzalaması başka bir konu!
Son Soçi anlaşmasıyla İdlib ve Kuzey Suriye’de rahatlayan Rusya ve Suriye orduları şimdi Fırat’ın doğusuna yönelecek.
Cumhurbaşkanı Erdoğan Soçi’de ‘En büyük tehlike PYD’ dedi.
İran Cumhurbaşkanı Ruhani Tahran Zirvesi’nde ‘ Sıra yakında Fırat’ın doğusuna gelecek’ demişti.
Tahran’a göre ‘Irak’a komuşu Suriye’nin kuzey doğusunda bulunan Amerikalıları kovmak Irak’ta etkili olan komşu İran’ı çok rahatlatır’.
Fırat’ın doğusunda NATO üyesi ABD, İngiltere, Fransa ve İtalya’nın binlerce askeri bulunuyor.
PYD’yi silahlandırıp destek veriyorlar.
Cumhurbaşkanı Erdoğan BM toplantıları sırasında Newyork’ta Trump ile görüşmeye çalışacak. Bugün de Ankara’da otuz kadar Amerikalı işadamı ile görüşecek.
Erdoğan’ın iş adamlarına ve Trump’a ne diyeceği bilinmez ama Türkiye’nin İsrail ile barışma çabası içinde olduğu da konuşuluyor.
ABD ve Avrupa’daki Yahudi lobisi ve sermayesini yeniden kazanarak içerdeki mali krize çare aranıyor.
Peki Cumhurbaşkanı Erdoğan ve yandaş medyanın geçen mayıs ayı ve sonrasında İsrail, Yahudiler, Siyonizm ve Yahudi lobisine yönelik çok ağır söylemi ne olacak?
Gördüğünüz gibi bu işler çok karışık!
2011 sonrasında Ankara ne yaptıysa yanlış yaptı ve öyle devam ediyor.
Detaylar çok daha karmaşık ama benim endişem Türkiye kolay kolay bu işlerden kurtulamayacak.
Belki de kurtulmak istemiyordur!
Bu bölgede kimin eli kimin cebinde belli değil ve her an her yerde bir sürpriz var.
Çünkü;
1– Bölgede çok sayıda yerli ve yabancı karanlık oyuncu var.
2– ‘Gaflet, dalalet ve hatta hıyanet her yerde’.
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları