loading
close
SON DAKİKALAR

Keşke aramasaydı

Hüsnü Mahalli
Tarih: 25.04.2021
Kaynak: Hüsnü Mahalli - Korkusuz

Hüsnü Mahalli; Bölgesel denklemlerin de giderek zorlaştığı bir dönemde zor kararı Cumhurbaşkanı Erdoğan verecek. Erdoğan’ın Biden’la son görüşmesinden bu yana tam beş yıl geçti.

Tam üç ay sonra aradı.

Keşke aramasaydı.

Amerikan medyasına göre Başkan Biden; Erdoğan’ı “Yarın 1915 olaylarını soykırım olarak tanımlayacağım” demek için aramış.

Aramışken herhal hal hatır da sormuştur.

Kolay değil yıllardır tanışıyorlar?

Kasım’da ABD başkanı seçildikten bir ay sonra 9 Aralık’ta Erdoğan onun için “Biden ile yabancı bir isim değilim. Biden ile Obama döneminde gayet iyi tanışan birisiyim. Evime kadar gelmiş olan birisidir. Rahatsızlığımda beni evimde ziyaret etmiştir”.

Ama aynı Biden seçilmeden önce Erdoğan için ‘diktatör’ demiş ve ‘muhalefete destek vererek seçimlerde ondan kurtulmanın gereğinden’ söz etmişti.

Öncesi de var.

3 Ekim 2014’de “Bizim en büyük sorunumuz bölgedeki müttefiklerimizdi. Türkler, ki ABD’nin iyi dostu ve benim de cumhurbaşkanı ile arkadaşlığım eskiye gider, Suudiler, Birleşik Arap Emirlikleri… Onlar neler yapıyordu? Esad’ı devirmeye o kadar kararlıydılar ki, temelde taşeronlar vasıtasıyla Sunni-Şii savaşına giriştiler. Ne yaptılar? Yüz milyonlarca dolar para ve binlerce ton silahı, Esad’a karşı savaşan herkese akıttılar. Ama desteklenenler El Nusra, El Kaide, dünyanın farklı yerlerinden gelen aşırılıkçı, cihadçı unsurlardı. Ama şimdi herkes bir anda uyandı: Çünkü IŞİD olarak adlandırılan grup, ki bunlar temelde Irak’dan sökülüp atılan El Kaide’ydi, kendine Suriye’nin doğusunda yer buldu ve bizim erkenden terörist grup olarak ilan ettiğimiz El Nusra ile beraber çalıştılar. Ama biz kendi meslektaşlarımızı bunlara destek olmaktan alıkoymaya ikna edemedik”.

Dönelim telefon aramasına…

Beyaz Saray’dan yapılan açıklamada ‘’Başkan Biden Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile görüşmüş ve işbirliği alanlarının arttırıldığı ve anlaşmazlıkların etkili bir şekilde yönetildiği yapıcı ikili ilişkilere duyduğu ilgisini iletmiştir. İki lider, Haziran ayındaki NATO Zirvesi kapsamında, birçok ikili ve bölgesel konuyu görüşmek üzere bir görüşme yapma konusunda mutabık kaldı.” denildi.

Peki Haziran’da iki lider neyi konuşacak?

S-400, F-35, Amerikan yaptırımları, Zarrab ve Halk Bankası, FETÖ, Amerikan üsleri, NATO, Ege, Karadeniz, Irak, Libya, NATO, Türkiye’deki üsler, İran, İsrail, tüm detaylarıyla Suriye ve ABD’nin PYD/YPG desteği ve telefon aramasının nedeni olan Ermeni konusunun olası gelişmeleri…

Olay çok ciddi.

Her konuya 5 dakika zaman ayrılsa en az bir buçuk saat lazım.

Karşılıklı tercüme yapılacağı için üç saat demektir.

Biden’ın o kadar zamanı olacağını sanmıyorum.

Peki sonuç alınır mı?

Tek koşulla:

Erdoğan Biden’ın istediği her şeye “evet” derse o da Erdoğan’ın istediklerinin bir çoğunu karşılar.

Para dahil.

Bu durumda Rusya ne yapar?

Turist göndermeme olayında olduğu gibi Rus medyası diğer konularda da Putin’in tavır alacağından söz ediyor.

AKP tam bir çıkmazda.

AKP içeride ve dışarıda yolun sonuna geldi.

Ya 2011 öncesine döner ve herkesle barış ve dostluk içinde Türkiye’yi esenliklere çıkarır ya da yeni macera arayışlarıyla Türkiye’nin başını belaya sokar.

Bölgesel denklemlerin de giderek zorlaştığı bir dönemde zor kararı Cumhurbaşkanı Erdoğan verecek.

Erdoğan’ın Biden’la son görüşmesinden bu yana tam beş yıl geçti.

23 Nisan 2016’da Yıldız Sarayı Mabeyn Köşkü’nde altın varaklı koltuklarda bir araya gelen Erdoğan ve Biden tam iki buçuk saat görüşmüştü. Üstelik Biden randevusuna 1 saat 20 dakika geç gelmişti çünkü Başbakan Davutoğlu ile yemek yemişti.

O gün gazetecilerin görüntü almasına izin verilmemiş ve ortak basın toplantısı iptal edilmişti.

Bir ay sonra 26 Mayıs’ta Davutoğlu başbakanlıktan istifa etti yani ettirildi.

Geçen beş yılda bölgede ve dünyada çok çok şey oldu.

İçeride ise 15 Temmuz darbe girişiminden sonra devlet kurumlarında yaşananlar, 16 Nisan referandumu ve ona bağlı olarak tüm kurumların Erdoğan’a bağlanması, herkesi susturma hikayeleri ve ülkenin içinde bulunduğu siyasal ve ekonomik kaos.

Düzlüğe çıkmanın tek çaresi:

“Yurtta Sulh Cihanda Sulh”.

Başka türlüsü imkansız.

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları