Türkiye neden sağcı?

Hüsnü Mahalli: Devlet insanların sağcı olmasını ve öyle kalması için gereken her şeyi yaptı, yapıyor ve bunun için her yola başvuruyor.

16 yıldır AKP’ye oy verenlerin tümü olmazsa ezici çoğunluğu sağcı.
Bir dönem AKP’ye destek veren ‘evet ama yetmez’cilerin büyük bölümü solcu ama ruhları sağcı.
MHP ve Saadet’e oy verenler sağcı.
İyi Parti’ye oy verenlerin yarısından fazlası sağcı.
HDP’lilerin en az yarısı genel tanım içinde solcu.
CHP’de hemen hemen herkes solcu.
Solcular daha çok evrensel söylem ve inançlarla kendi yaşam biçimlerini şekillendirmeye çalışır ve toplumun öyle olmasını isterler.
Sağcılar din ve milliyetçilik ekseninde çok daha bireyci yani kişisel çıkarlarının dürtüsüyle hareket ederler.
Peki devlet sağcı m?
Kesinlikle evet.
Devlet insanların sağcı olmasını ve öyle kalması için gereken her şeyi yaptı, yapıyor ve bunun için her yola başvuruyor.
AKP bunun için ağırlıklı olarak eğitim konusunda yoğunlaşıyor.
Dini unutmadan.
Ama bu yetmez.
Türk devleti 1924-2018 yılları arasında 33 kez vergi affı çıkarmış.
Canı isteyen istediği kadar vergi kaçıracak sonra da af çıkınca kurtulacak.
Kaçıranlar da kaçırmaya devam edecek.
Türk Devleti 1948-2018 yılları arasında 14 kez imar affı çıkarmış.
Her seçim öncesinde devlet malı üzerinde yapılan kaçak gecekondulara verilen tapular hariç.
Yani insanlar gidecek devletin toprağında ev, bina ya da fabrika dikecek sonra da orası onların malı olacak.
Tek kelimeyle süper avanta.
Bedavadan zengin olmak buna denir.
Geri kalan insanlar geri zekalı.
Çevre ve Şehircilik Bakanı Özhaseki 23 Nisan’da ‘Türkiye’de 36 milyona yakın binanın yüzde altmışının devletle ihtilaflı olduğunu’ söylemişti.
İnanılmaz bir şey.
Şimdiye kadar çıkarılan 14 imar affına rağmen bu kadar problemli bina varsa demek ki bu memlekette binaların yüzde doksanı problemli ya da farklı oranlarda kaçak.
Nasıl olmuş?
Belediyelerin göz yutmasıyla.
Tamamen duygusal!
Peki başka ne aflar var?
1922-1999 yılları arasında genel ya da belli bir konuya yönelik çıkarılan genel ya da kısmi afların sayısı: 52.
İşte bu nedenle işlenen suçların türü ve sayısı hızla çoğalıyor.
Suç işleyenlerin bir bölümü nasıl olsa yakında af çıkar ben de çıkarın düşüncesiyle suç işliyor, içeri giriyor ve sonra da çıkıyor.
Üniversite öğrenciler için durum farklı değil.
Çalışmayan, kaytaran, başarılı olmayan ve sonra da okulundan atılan öğrenciler çıkarılan af yasalarıyla okullarına dönüyor ve çok düşük ortalamalarla mezun ediliyor.
Gelişmiş ülkelerde benzeri olmayan bir uygulamadan dolayı üniversitelerimiz dünya sıralamasında yok.
Örnekleri çoğaltabiliriz.
Devlette ve toplumda çok ciddi bir sosyal, kültürel ve ahlaki sorun var.
Gelişmiş ülkelerin hiçbirinde devlet bu tür af yasaları çıkarmaz.
Gelişmiş ülkelerin hiçbirinde insanlar devlet af çıkaracak diye vergi kaçırmaz, kaçak bina yapmaz, bunun için rüşvet vermez, rüşvet almaz, okuldan kaytarmaz, trafik suçu işlemez, hırsızlık yapmaz, tecavüz etmez ve daha benzeri  adi hiçbir işe kalkışmaz.
Ya da bunların hiçbirine gerek duymaz.
Başta İsveç, Danimarka, Norveç olmak üzere bir çok Avrupa ülkesinde durum bu.
Bu ülkelerde suç işleyenlerin büyük bölümü oralara giden yabancı kökenliler ama zamanla onlar da ‘normalleşiyor’.
Örneğin Avrupa’daki Türkler.
Orada ‘normal’ araba kullanırlar ama Türkiye’ye gelince trafik canavarı kesiliyorlar.
Havasında suyundan!
Uzun hikaye ama özünde devlet-toplum ilişkisinde bir sorun var.
AKP bunu bildiği için çok rahat iktidar oldu ve devam ediyor.
AKP iktidarda kaldığı sürece bu ilişkiyi çok daha yozlaştıracak ve toplumu kendi kriterlerine göre şekillendirecek.
Kimse şikayet etmesin.
Yukarda özetlemeye çalıştığım devlet-toplum ilişkisinde sağ ideolojilere uygun oportünist, çıkarcı, avantacı ve yalaka insanların sayısı sürekli artar.
Tersinden baktığımızda bu ilişkinin amacı bu tür insanların sayısını çoğaltmaktadır.
Türk devlet sisteminin ve bu devleti şimdiye kadar yöneten partilerin ve askeri iktidarların çok başarılı olduklarını itiraf etmeliyiz.
Kendimizi kandırmayalım: Birey olarak hepimizin suçu var.
Suça ortak olmak, suça yardım ve yataklık etmek, göz yummak ve suçluyu alkışlamak.
1987’de ne demişti Turgut Özal: ‘Benim memurum işini bilir’.
İşini bilen memur ve insanlar yaratan devlet çok daha iyisi becerir.
Sonuç ortada: Made İn Turkey.
AKP uzaydan gelmedi, 70 yıllık siyasal, sosyal, kültürel ve belki de genetik bir sürecin sonucudur.
Yani Türk toplumun en hakiki üretimidir.
GDO’lu yem ve hormonlu su ile beslenen ve güneş ışığı görmeyen tavuklardan asla organik yumurta alamazsınız.
Şimdi oturup bir düşünün.
Ne mi yapmalı?
Cuma günü birazını anlatmıştım.
Teşhisi doğru yapın.
Sonrası kolaylaşacak.